TEKNOLOJİ SERVİSİ ÖZEL

Makine, Elektrik – Elektronik ve Bilgisayar mühendisliklerinin kesişim alanında faaliyet gösteren Mekatronik Mühendisliği hem dünyada hem de ülkemizde popülaritesini arttırmaya devam ediyor. İleri teknoloji konusunda yoğun çalışmalar yapan Karabük Üniversitesi’de ülkemiz için gurur kaynağı olacak nitelikte mekatronik alanı ile ilgili yeni projeler geliştiriliyor. Teknoloji Fakültesi Mekatronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Raif Bayır, Külliye Karabük’e geleceğin mesleği “Mekatronik Mühendisliği”ni anlattı.

“FARKLI TEMEL MÜHENDİSLİK BİLİMLERİNİ HARMANLAYAN VE İÇİNDE BARINDIRAN ÇOK YÖNLÜ BİR DİSİPLİN”

Mekatronik Mühendisliği’nin çok yönlü bir disiplin olduğunu belirten Prof. Dr. Raif Bayır; “Mekatronik bir disiplinler arası çalışmayı ifade eden Makine, Elektrik-Elektronik ve Bilgisayar mühendisliği bölümlerinin kesişim alanında faaliyet gösteren bir mühendislik dalıdır. Bu kesişim alanında yapılan çalışmalar mekatronik alanında yapılan uygulamalar olarak adlandırılmıştır. Hatta ben bu tip mühendisliklere ‘filiz mühendislik’ dalları diyorum. Sonuç olarak mekatroniğin ne içerdiğini söylemek gerekirse başta makine mühendisliği olmak üzere, elektrik – elektronik ve bilgisayar mühendisliği bilim dallarının kesişim alanında, teknolojik talep ve sorunlara çözüm getirmek amacıyla ürün veya süreçlerin tasarlayabilen ve gerçekleştirebilen yapabilen disiplinler arası bir mühendislik alanı felsefesi olarak tanımlanabilir.” şeklinde konuştu.

Mekatroniğin birçok farklı alan ve sektörle ortak çalışmaya müsait bir disiplin olduğunu kaydeden Bayır, günümüzde Mars’a gönderilen robottan, otomobillerde hız sabitleyicisine, insansız hava araçlarından, yutulabilir robotlara, ekmek pişime makinesinden fotokopi makinalarına kadar çok yaygın bir kullanım alanı olduğunu ifade ederek bu bölümün akıllı teknolojilere yön vereceği ve geleceğin şekillenmesinde önemli bir rol üstleneceğinin altını çizdi.

“ÜÇ BİLİM DALININ ORTAK DİLİNİ KONUŞABİLEN KİŞİ MEKATRONİK MÜHENDİSİDİR”

Bir sistem veya ürünün mekatronik olabilmesi için içerisinde bir kontrol birimi (bilgisayar, mikro işlemci, mikrodenetleyici), algılayıcı ve eyleyici olmalıdır. Ayrıca bu sistem amaca uygun kontrol gerçekleştirecek bir yazılımı barındırması gerektiğini savunan Prof. Dr. Bayır şöyle konuştu: “ Bu içerikte herkes ürün veya sistem geliştirebilir. Ancak bu üç bilim dalının ortak dilini konuşabilen kişi Mekatronik mühendisidir. Mekatronik mühendisliğinin en önemli üstünlüğü budur. Bu firmalara, bir ürün veya sürecin geliştirilmesinde doğru ve hızlı karar verilmesini sağlar. Mekatronik mühendisi, proje geliştirmede ve üretimde “kişiler arasına/önüne duvar örmez köprüler kurar.”

“BÖLÜM BÜNYESİNDE İNSANSIZ KARA VE HAVA ARAÇLARI, MOBİL ROBOTLAR GİBİ BİRÇOK ÖZGÜN PROJE VE ÇALIŞMALAR YAPILMAKTADIR”

Mekatronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Raif Bayır, üniversitemizde hem Mühendislik Fakültesi hem de Teknoloji Fakültesi olmak üzere iki Mekatronik Mühendisliği Bölümü’nün yer aldığını belirterek konuşmasına şu sözlerle devam etti; “Bu bölümler program olarak büyük benzerlik göstermesine rağmen Teknoloji Fakültesi daha çok uygulama ağırlıklı bir programa sahiptir. Bölümümüz 2009 yılında açılmış ve 2010 yılında öğrenci almaya başlamıştır. Bölümüz bünyesinde elektrikli araç ve teknolojileri, insansız kara ve hava araçları, mobil robotlar, otomasyon sistemleri birçok özgün proje ve çalışmalar yapılmaktadır.”

“ENDÜSTRİ 4.0 SÜRECİNDE BU ALANDA YETİŞEN MÜHENDİSLERİN KIYMET VE ÖNEMİ KESİNLİKLE ARTACAK”

Bir ürünün tasarımından üretim sürecine kadar her aşamasında mekatroniğin öneminin Endüstri 4.0 sürecinde giderek arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Raif Bayır şöyle konuştu: “Dünyanın ilgisi çok eskilere dayanırken ülkemizde bu alana olan ilgi 2000 yıllarda sonra artmaya başlamıştır. Birçok üniversitede bu alanda lisans, yüksek lisans ve doktora programları açılıyor. Gençlerimizin ilgisi de bu bölüme oldukça fazla. Mühendislik programlarına girişte uygulanan 240 bine girme şartının getirilmesinden sonra bile Mekatronik mühendisliği bölümlerini hala öğrenciler tercih etmektedir. Yeni sanayi devrimi Endüstri 4.0 ile bu alanda yetişen mühendislerin kıymet ve önemi kesinlikle artacaktır.”