"İslam coğrafyasında boykotlar uygulanıyor"
Diyanet-Sen Batman Şube Başkan Yardımcısı Salih Gültekin, İslam coğrafyasındaki Müslümanlara emperyalistler tarafından boykotlar uygulandığını belirtti.
Peygamberimiz zamanında olduğu gibi günümüzde de İslam coğrafyasındaki Müslümanlara emperyalistler tarafından boykotlar uygulandığını belirten Diyanet-Sen Batman Şube Başkan Yardımcısı Salih Gültekin, boykotların son bulması için Müslümanlara büyük görevlerin düştüğünü söyledi.
Diyanet-Sen Batman Şube Başkan Yardımcısı Salih Gültekin, tüm İslam coğrafyasında yarın gece idrak edilecek olan Miraç Kandili münasebetiyle önemli açıklamalarda bulundu.
Gültekin, Miraç olayından önce müşrikler tarafından Peygamberimize uygulanan boykotların günümüzde de emperyalistler tarafından tüm İslam coğrafyasındaki Müslümanlara uygulandığını vurguladı.
İslam coğrafyasında yaşanan zulümlerin son bulması adına Müslümanlara büyük görevlerin düştüğünü ifade eden Gültekin, Miraç Gecesi'nin iyi değerlendirilip Müslümanların kurtuluşu için dualar edilmesi tavsiyesinde bulundu.
Salıyı çarşambaya bağlayan gecenin Miraç Gecesi olduğunu anımsatan Gültekin, Miraç Kandili'nin tüm İslam âleminin birlik ve beraberliğine vesile olmasını diledi.
Miracın, Peygamberimizin göğe yükselişi ve Allah katına çıkışı olduğunu belirten Gültekin, "Mekkeli müşrikler İslam davetini engellemek için Müslümanlara karşı sosyal ve ekonomik boykot uygulamıştı. Tam boykot sona ermişti ki, bu sefer de Peygamber Efendimiz kendisini daima himaye eden amcası Ebu Talib’i ve en sıkıntılı zamanlarında destekçisi olan sevgili eşi Hazreti Hatice annemizi kaybetti. Peygamberimizin himayesiz kaldığını düşünen müşrikler, O’na reva gördükleri eza ve cefayı daha da artırdı. Allah Resûlü, İslam’ı tebliğ etmek için Taif’e gitti. Ancak orada da hakaretlere maruz kaldı. İşte teselliye en çok muhtaç olduğu böyle bir zamanda Cenâb-ı Hak, Habibini himaye ederek O’na İsrâ ve Miraç mucizesini lütfetti. Miraç olayı ayetle sabittir. Bu olay, İsrâ Suresi'nde geçmektedir. İsrâ, sevgili Peygamberimizin bir gece, Mekke’deki Mescid-i Harâm’dan Kudüs’teki Mescid-i Aksâ’ya yolculuğudur. Miraç ise Mescid-i Aksâ’dan en yüce makam olan Sidretül-Münteha'ya kabulünün adıdır." dedi.
Miracın ümmete üç hediyesi
Allah Resûlü'nün, Miraç'tan ümmetine üç büyük hediyeyle döndüğünü vurgulayan Gültekin, "Bu hediyelerin birincisi Peygamberimizin, 'Gözümün nuru' dediği beş vakit namazdır. Miracın bir diğer hediyesi 'Âmenerresûlü' olarak bildiğimiz ve her gün yatsı namazından sonra okuduğumuz Bakara Suresi'nin son iki âyetidir. Mirac'ın son hediyesi ise ümmet-i Muhammed’den Allah’a ortak koşmayanların günahlarının bağışlanacağı ve sonunda cennete girecekleri müjdesidir." diye konuştu.
"Günümüzde de Müslümanlara boykotlar uygulanıyor"
Miraç olayı gerçekleşmeden önce Peygamberimizin Müşrikler tarafından boykota uğratıldığını aktaran Gültekin, "O’na, ashabına, ailesine, akrabalarına boykot uygulanıyordu. Fakat günümüzde de aynı şekilde Müslümanlara, küfre, zulme karşı çıkanlara aynı şekilde boykotlar uygulanıyor. Yemen’de Müslüman oldukları için insanlar açlığa, yokluğa mahkûm ediliyor. Emperyalist güçler, gücü Müslümanım diyen o münafık krallardan alarak Yemen halkına, çoluk çocuk demeden boykot uyguluyor. Suriye’de, Filistin’de, Myanmar’da, Müslüman ülkenin birçoğunda aynen o boykotlar uygulanıyor." ifadelerini kullandı.
"Miraç Gecesi Müslümanlar için büyük bir fırsattır"
İslam coğrafyasında yaşanan zulümlerin son bulması adına Müslümanlara büyük görevlerin düştüğüne işaret eden Gültekin, şunları söyledi:
"Miraç Gecesi'ni vesile kılarak Müslümanlara dua etmeliyiz. Müslümanların birlik ve beraberliği, gaflet uykusundan uyanmaları ve zulümlerin bitmesi için bizler bu Miraç Gecesi'ni iyi değerlendirmeliyiz. Miraç Gecesi, Müslümanlar için büyük bir fırsattır. Müslümanlar bu gecede Rablerine ellerini açmalı, tövbe ve istiğfarda bulunmalıdırlar. Miracın bize verdiği en büyük ders, etrafı mübarek kılınan Mescid-i Aksâ'nın, Kudüs şehrinin mahzun olmasıdır. Siyonistlerce her gün Filistinli Müslümanlara bomba yağdırılması, onların öz yurtlarında garip hale getirilmeleri ve Kudüs’ün mahkûm olmasını anlamalı ve ona göre davranmalıyız. Birçok Peygamber, Filistin topraklarında, Kudüs’te mücadele vermiş insanlardır. Fakat ne yazık ki bugün Kudüs mazlumdur ve küfür tarafından santim santim işgal ediliyor." (Mehmet Fatih Akgül-İLKHA)