İslam'ın gelmesiyle beraber kadınların özgürlüklerine kavuştuğunu belirten görme engelli kadınlar, Hazreti Muhammed'in kadınlara büyük değer verdiğini ifade ettiler.

Özgür olmanın Allah'a kul Resulüne ümmet olmaktan geçtiğini vurgulayan ve Müslüman bir bayan olarak gözleri görmediği halde ruhuyla özgür olduğunu dile getiren Adile Alptekin, "Gözümüz görmese de biz kalbimizle hissediyoruz. Bizim zaten en büyük aşkımız Allah ve Resulünün aşkıdır. Biz dünyanın hiçbir şeyi görmek istemiyoruz. Allah'a hamd olsun kalbimiz Peygamberimizle beraberdir. İnşallah O'da bize şefaat edecektir. Rabbim Müslüman bayanalar olduğumuz sürece bize değer verecektir. Cahiliye dönemlerinde bizler yaşasaydık halimiz ne olurdu o dönemlerde kızları diri diri toprağa gömüyorlardı. Allah'a hamd olsun ki bize Peygamber gönderdi. Peygamber efendimiz bizleri cahiliye karanlıklarında kurtardı ve bize kendisine kul olacağımız bir ömür verdi." dedi.

"Peygamber Efendimizin bize kazandırdığı özgürlüğü başka düşüncülere kurban etmemeliyiz"

İslamiyet'ten önce kadınların birer köle olduklarını ve hayat haklarının olmadığını dile getiren görme engelli Zeynep Özdaş ise İslam'la gelen hürriyetin başka hiçbir ideolojiyle gelemeyeceğini belirtti.

Özdaş, "Peygamber Efendimizin vesilesiyle kadınlar köle ve esir olmaktan kurtuldular. 'Cennet annelerin ayakları altında.' buyurarak ümmetin kadınlarının rahat bir hayata kavuşmalarını sağladı. Bizler de Peygamber Efendimizin bize kazandırdığı bu özgürlüğü başka düşüncülere kurban etmemeliyiz." dedi.

"Görmemek, duyamamak, konuşamamak engel değildir"

İnsanın bazı uzuvlarının olmayışı veya daha az işlev yapmasının engel olmadığını, kişinin Allah'la olan irtibatı noktasında engelleri ortadan kaldırdığını ve ruhunu özgür kıldığını vurgulayan Sebiha Öztürk, özgürlüğün İslam'da olduğunu belirtti.

Öztürk duygularını şöyle ifade etti: "Kadınlar gününde İslam'ın kadına verdiği değeri Kur'an ve Hadis çerçevesinde açıklama için bir araya geldik. Gözlerimizin görmemesinden dolayı elbette sıkıntı yaşıyoruz ama Rabim başka sıkıntılar vermesin, başka engel vermesin. Görmemek, duyamamak, konuşamamak engel değildir. Engeli önümüze koyan engel engeldir. Ben hiçbir zaman engeli engel saymadım. Çünkü Rabbimize hamd olsun görenler gözleriyle okurken bizler ellerimizle okuyoruz. Elimizle hissedip kalbimizle işliyoruz. Rabbim Müslüman âlemine nasip etsin."

Annenin İslam'daki değerinin büyüklüğünü anlatmak için kısa bir hikâye anlatarak sözlerine başlayan Arzu Alıcı, "İslam gelmeden önce cahiliye döneminde kızlar diri diri toprağa gömülüyordu. İslam dininin gelmesi ve cahiliye döneminin son bulmasıyla beraber kadınlar özgürlüğüne kavuştu. Resullullah kadınlara çok değer veriyordu. Rabbim bütün kadınlarımızın namusunu ve şerefini korusun." dedi. (Cemil Özdaş İLKHA)