Çöp evde kedilerle birlikte yaşıyor
Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde çöplüğü andıran evinde kedilerle birlikte yaşayan yaşlı adam, elektrik ve suyu olmadığı için zor zamanlar geçiriyor.
Diyarbakır'ın Ergani ilçesine bağlı Kemertaş Mahallesi'nde ikamet eden 69 yaşındaki İsmail Yaman'ın evi, biriktirdiği kıyafet, poşet, naylon ve benzeri araç-gereçler nedeniyle adeta çöplüğü andırıyor.
Tepe 1. Sokak'taki taşlardan yapma eski bir evde elektik ve su olmadan yaşamaya çalışan Yaman, lokanta ve kahvehanelerde esnafın verdiği yiyeceklerle karnını doyuruyor.
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demir Yollarına (TCDD) bağlı olarak Elazığ'ın Maden ilçesinde yıllarca işçi olarak çalışan yaşlı adam, hayatı boyunca evlilik yapmadı.
Anne ve babasını kaybettikten sonra tek başına kalan Yaman, aldığı yaşlılık maaşıyla bazı temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor.
Tahtadan yaptığı merdiven yardımıyla evinin üst katına zar zor çıkan İsmail Yaman, kirli yatakların üzerinde soğukta uyumaya çalıştığını söyledi.
Yaşlı adamın, ahşap kirişle desteklenen bir odadaki tavanın çökme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı evde biriken taşları da dışarı çıkararak topladığı gözlendi.
Yaman, "Burada üşüsek üşümesek kim ne yapacak? Müracaat ediyoruz ama kimse gelip yapmıyor. 2-3 defa geldiler ama kimse bir şey yapmadı. Kardeşlerim Diyarbakır'da yaşıyorlar ama bana yardımcı olmuyorlar. Maden'de TCDD'de çalışırken paramızı alıp bu evi yaptık. Öyle olmasa burayı yapamazdık." dedi.
"Yaşlılık maaşı olmasaydı ne yapacaktım?"
Arkadaşlarının ve çevresindekilerin verdiği eşyaları evinde biriktirdiğini anlatan Yaman, şunları söyledi: "Bu eşyaları arkadaşlar bana verdiler. 'Sen Maden'de işçilik yapıyorsun.' dediler, ben de getirdim. Bana lazım olduğu zaman giyerim, lazım olmadığında da gider. Buradan ya çöplüğe gider ya da bir arkadaş giyer. Ne olacak? Yaşlılık maaşı alıyorum. Bu maaşla zor geçiniyorum. Yaşlılık maaşı olmasaydı ne yapacaktım? Piyasada iş yok. Eskiden iş vardı. Odun çekiyorduk, kırıyorduk. Ben devamlı Maden'de çalışıyordum. Burada hiçbir gün çalışmadım."
"Bu evin tamiratının yapılması lazım"
Cami ve benzeri yerlerden getirdiği suyu evinde kaynatarak duş alıp temizlenmeye çalıştığını dile getiren Yaman, "Kendime camiden su getiriyorum, burada sıcak edip yıkanıyorum. Su ve elektriğim bozulmuş. Hepsi bozulmuş. Devletten bir yardım istiyorum, yardım da vermiyor. Bu ev böyle olmaz, tamiratının yapılması lazım. Belediye gelsin, tadilatı yapsın. Yemeği burada yapıyorum. Bazen çarşıda, lokantada, kahvede yiyorum. Sağda solda yiyorum. Komşu ve akrabalarım bana bir şey vermiyorlar." ifadelerini kullandı.
"Huzur evine gitsem burası yıkılır"
Yaman, çarşıdan getirdiği ciğer ve sütle kedilerini beslediğini sözlerine ekleyerek, "Bu kedilere de Allah için bakıyorum. Her gün birkaç tabak ciğer alıp getiriyorum, burada onlara veriyorum. Müdür, hükümet binasından geldi, beni arabaya da bindirdi. 'Gel, sana yatacağın bir yer vereceğim.' dedi. Ben, 'Müdür bey, ben gelmem.' dedim. Huzur evine götürmeyi teklif etti, onu da kabul etmedim. Çünkü ben gitsem burası yıkılır. Evimin yıkılmasını istemiyorum." şeklinde konuştu.
Yaşlı adamın komşularından Erol Bozkurt, "İsmail amcaya bazen yemek götürüyorum. Gerçekten perişan haldedir. Evin alt katına hayırseverler tarafından kapı ve pencere takıldı. Eskiden çöpe dönen üst bölümde yaşıyordu, şimdi ise alt kattadır. Belediyenin bu evi yıkması gerekiyor çünkü yıkılma tehlikesiyle karşı karşıyadır." dedi. (Hamza Adiyaman - İLKHA)