• DOLAR 34.586
  • EURO 36.686
  • ALTIN 2902.723
  • ...
Yasalar Mahkuma Göre İşliyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
DİYARBAKIR - İslami hassasiyetlerinden dolayı 90`lı yıllarda camilerden toplanan ve ağır hapis cezalarına çarptırılan insanlara yapılan çiftçe standartlar bu kadar da olmaz dedirtiyor.

90`lı yıllarda gözaltına alındıktan sonra işkence altında boş kâğıtlara attıkları imzalarla müebbet hapis cezasına çaptığı belirtilen Ömer Faruk Aytan, geçtiğimiz günlerde Siirt`ten İzmir T Tipi Kapalı Cezaevine sürgün edildi. Diyarbakır`da ikamet anne Arabi Aytan ise son 2 yıl oğlunu görüşüne gidemedi ve geçtiğimiz günlerde hayata gözlerini yumdu. Mahkum Ömer Faruk Aytan, vefat eden annesinin taziyesine katılmak istedi, ancak "güvenlik" bahanesiyle reddedildi. Oysa aynı durumda olan Ergenekon tutuklularına 2 gün izin veriliyor.

Cezaevi Yolları İşkenceye Dönüştü
Yaşanan olaylar hakkında İlke Haber Ajansına açıklamalarda bulunan Hükümlü Ömer Faruk Aytan`ın babası İlyas Aytan, "Oğlum işkenceler altında imzalanan belgelere dayatılan iddialar ile cezalandırıldı. Yaşanan sevkler ile hem oğlum, hem de biz ikinci kez cezalandırıldık. Oğlum cezaevi süresince 7 defa hukuksuz bir şekilde başka cezaevlerine sevk edildi. Cezaevi yollarında 20 yıldır işkence çekiyoruz. Annesi de cezaevi yollarında yıpranarak çeşitli hastalıklara yakalandı ve oğlunun özlemiyle 20 gün evvel vefat etti" dedi.

Türkiye`de mahkumlara yönelik çifte standart uygulandığına vurgu yapan baba Aytan, "Oğlumun annesi vefat etti. Oğlumun annesinin taziyesine gelmesi için çeşitli mercilere başvurduk. Öncelikle İzmir T Tipi Kapalı Cezaevi Müdürlüğüne başvurduk. Bizden 4 bin 500 lira para yatırmamızı istediler. Yatıracağımız paranın ne için olduğunu sorduğumda yanında göndereceğimiz muhafızların iaşe ve yol ücretleri olduğu cevabını aldım. Bütün bu başvuru ve dilekçelerimize rağmen başvurduğumuz kapıdan olumsuz yanıt ile karşılaştık" dedi.

Yaşadığı mağduriyeti üzüntü içerisinde dile getiren baba Aytan, Adalet Bakanlığına kanunları uygulama noktasında gösterdiği çifte standartlığına karşısında dava açacağı belirtti.

Üçüncü Sınıf Vatandaşı Muamelesi Gördük
Kardeşinin annesinin taziyesine gelmesi için başvurduğu yetkili mercilerden güvenlik gerekçesi ile izin verilmediği dile getiren hükümlü Ömer Faruk Aytan`ın ağabeyi Mehmet Sait Aytan, "Annemizin vefatının acısını hala yaşıyoruz. Şimdide kardeşimin mağduriyeti bize ayrı bir acı oldu. Yaşanan haksızlık ile üçüncü sınıf vatandaşı muamelesi gördük" dedi.

Annem Cezaevi Yollarında Hastalandı
Annesinin 15 yıldır kalp hastası olduğunu ve kalp hastası olduğuna dair raporunun olmasına rağmen kardeşinin başka cezaevlerine sevk edildiğini dile getiren ağabey Aytan, "Annem cezaevi yollarında hastalandı. Kardeşim her sene ayrı cezaevlerine gönderildi. Yaşanan bu mağduriyetler karşısında hasta haliyle annem hiç yılmadı ve kardeşimin görüşüne gitti. Son olarak ta hastalığının ağırlaşması ile annem hakkın rahmetine erdi. Annem yaklaşık 2 yıl kardeşimin görüşüne gidemedi ve kardeşimi göremeden hayata veda etti" dedi.

Son olarak kanuni haklarının gereğini yerine getirmeyen yetkililere seslenen Aytan, yaşadığı mağduriyetin hesabını Mahkem-i Kübraya bıraktığını belirtti.

Peki, Kanun Ne Diyor?
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun`un 94. maddesinde mazeret izinleriyle ilgili, Hükümlülük süresinin beşte birini iyi hâlle geçirmiş olanlara hükümlünün isteği ile;

a) Ana, baba, eş, kardeş veya çocuğunun ölümü nedeniyle ceza infaz kurumu en üst amirinin önerisi ve Cumhuriyet Başsavcılığının onayı ile,
b) Yukarıdaki bentte sayılan yakınlarından birisinin yaşamsal tehlike oluşturacak önemli ve ağır hastalık hâllerinin veya deprem, su baskını, yangın gibi felâketler nedeniyle zarara uğradıklarının belgelendirilmesi koşuluyla kurum en üst amirinin görüşü, Cumhuriyet Başsavcılığının önerisi ve Adalet Bakanlığının onayı ile;

Aynı maddenin devamında, "Tehlikeli hükümlüler hariç olmak üzere, hükümlünün, dış güvenlik görevlisinin refakatinde bulunmak şartıyla, talebi ve Cumhuriyet Başsavcısının onayı ile ikinci derece dâhil kan veya kayın hısımlarından birinin ya da eşinin ölümü nedeniyle cenazesine katılması için yol süresi dışında iki güne kadar izin verilebilir" ifade yer alıyor.
(M. Hüseyin Temel - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir