İlköğretim Okullarında `ZEUS` Skandalı
İlköğretim 8`inci Sınıf Türkçe Ders Kitabı`nda öğrenciler ilk derslerine Yunan Tanrısı Zeus`un öğretileri ile başladığı ortaya çıktı.
TANRILAR TANRISI ZEUS(!)`UN ÖĞRETİLERİ
MillÎ Gazete`nin ulaştığı bilgilere göre bu yıl İlköğretim 8`inci sınıf (ortaokul 4. sınıf) öğrencilerine dağıtılan Türkçe Ders Kitabı ve İlköğretim Türkçe 8 Çalışma Kitabı`nda anlatılan hikayeler görenleri hayrete düşürdü. Kitabın ilk konusu olan `Meraklı Pandora ve Konuşan Sandık` başlıklı hikaye tamamen bir Yunan Mitolojisini anlatıyor. Epimetheus ile karısı Pandora`nın hikayesinin anlatıldığı kitapta öğrencilerin bilinç altına Haber Tanrısı Hermes ve Tanrılar Tanrısı olarak söz edilen Zeus`un öğretileri yerleştiriliyor. lgili bölümde, `Günlerden bir gün Pandorayla Epimetheus yine sevinç içerisinde dans edip oyun oynarken Haber Tanrısı Hermes`i gördüler. Hermes tanrıların, özellikle de Tanrılar Tanrısı Zeus`un habercisiydi...` şeklinde hikaye devam ediyor.
"TANRININ YERİNDE OLSAYDINIZ..."
Hikâyenin son kısmında ise öğrencilerin sözde zeka gelişimlerini desteklemek ve yorumlama gücünü artırmak için sorulan sorular da skandalı başka bir boyuta taşıyor. Sorular kısmında ise öğrencilere kendilerini tanrının yerine koymaları istenerek olayla ilgili nasıl davranabilecekleri soruluyor. Sorularda, `Hermes`in yerinde olsaydınız Pandora ve Epimetheus`a karşı tepkiniz ne olurdu?` `Tanrılar Tanrısı Zeus`un yerinde olsaydınız Pandora`yı sandığı açtığı için cezalandırır mıydınız? Nasıl bir ceza verirdiniz?` şeklinde ifadelerle yöneltilmesi de dikkat çekiyor.
"DİNDAR NESİLDEN KASITLARI ZEUS`UN DİNİ Mİ?"
Konuyu değerlendiren Şuurlu Öğretmenler Derneği Kayseri Şube Başkanı Halil İbrahim Kabak, bazı olumlu gelişmelerle birlikte eğitim sisteminde muhteva itibariyle hiçbir gelişmenin görülmediğini söyleyerek, "Talim ve Terbiye bu konuda bir değişikliğe gidilmedi, Mili Eğitim siyasetimize hâlâ Batıcılığın hâkim olduğu görülüyor. AB kıstasları istikametinde batılıların istediği gibi bir nesil yetiştirme hedefinden dönülmedi. Mili Eğitim siyasetimize halen hâkim olan Batıcılık zihniyetinden vazgeçilmeli, AB kıstasları istikametinde Batılıların istediği gibi bir nesil yetiştirme hedefinden dönülmelidir. Bilmeliyiz ki, biz batılıların bize dayattığı anlayışla geleceğimizin teminatı nesiller yetiştiremeyiz" dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı`nın uygulamaya koyduğu 4 4 4 eğitim sistemi ile yapılan bazı olumlu düzenlemeler sonrası sistemde hala bazı aksaklıkların olduğu gözüküyor. Avrupa Birliği`ne uyum yasaları çerçevesinde okul kitaplarına dahi giren hoşgörü ve diyalog çalışmalarından sonra bu sefer de Yunan Tanrısı Zeus çocuklara hikaye olarak okutuluyor. Milli Gazete`nin ulaştığı bilgilere göre bu yıl İlköğretim 8`inci sınıf (ortaokul 4. sınıf) öğrencilerine dağıtılan Türkçe Ders Kitabı ve İlköğretim Türkçe 8 Çalışma Kitabı`nda anlatılan hikayeler görenleri hayrete düşürdü.
Kitabın ilk konusu olan `Meraklı Pandora ve Konuşan Sandık` başlıklı hikaye tamamen bir Yunan Mitolojisini anlatıyor. Epimetheus ile karısı Pandora`nın hikayesinin anlatıldığı kitapta öğrencilerin bilinç altına Haber Tanrısı Hermes ve Tanrılar Tanrısı olarak söz edilen Zeus`un öğretileri yerleştiriliyor. İlgili bölümde, `Günlerden bir gün Pandorayla Epimetheus yine sevinç içerisinde dans edip oyun oynarken Haber Tanrısı Hermes`i gördüler. Hermes tanrıların, özellikle de Tanrılar Tanrısı Zeus`un habercisiydi...` şeklinde hikaye devam ediyor. Hikayenin son kısmında ise öğrencilerin sözde zeka gelişimlerini desteklemek ve yorumlama gücünü artırmak için sorulan sorular da skandalı başka bir boyuta taşıyor.
Sorular kısmında ise öğrencilere kendilerini tanrının yerine koymaları istenerek olayla ilgili nasıl davranabilecekleri soruluyor. Sorularda, `Hermes`in yerinde olsaydınız Pandora ve Epimetheus`a karşı tepkiniz ne olurdu?` `Tanrılar Tanrısı Zeus`un yerinde olsaydınız Pandora`yı sandığı açtığı için cezalandırır mıydınız? Nasıl bir ceza verirdiniz?` şeklinde ifadelerle yöneltilmesi de dikkat çekiyor.
DİNDAR NESİLDEN KASITLARI ZEUS`UN DİNİ Mİ?
Konuyu değerlendiren Şuurlu Öğretmenler Derneği Kayseri Şube Başkanı Halil İbrahim Kabak, bazı olumlu gelişmelerle birlikte eğitim sisteminde muhteva itibariyle hiçbir gelişmenin görülmediğini söyleyerek, "Talim ve Terbiye bu konuda bir değişikliğe gidilmedi, Mili Eğitim siyasetimize hala batıcılığın hâkim olduğu görülüyor. AB kıstasları istikametinde batılıların istediği gibi bir nesil yetiştirme hedefinden dönülmedi. Mili Eğitim siyasetimize halen hâkim olan batıcılık zihniyetinden vazgeçilmeli, AB kıstasları istikametinde batılıların istediği gibi bir nesil yetiştirme hedefinden dönülmelidir. Bilmeliyiz ki biz batılıların bize dayattığı anlayışla geleceğimizin teminatı nesiller yetiştiremeyiz" dedi.
"Bilim tarihimizde; dini ilimler ve fen ilimleri alanında öncü olmuş, eserleri batı ilmine kaynak olmuş büyük üstatlarımız, mucitlerimizin batı modeli eğitim anlayışıyla yetiştirilmedikleri herkesin kabul edeceği bir gerçektir" diyen Kabak, batılı modeller taklit edildiğinden beri bilim adamı yetiştirilemediğini söyledi. Kabak, "Batının eğitim modelini taklit etmeye başladığımızdan beri dünya çapında kaç tane ilmi şahsiyet yetiştirebildik? İlmi sahada dünyadaki öncü yerimizi tekrar alabilmemiz için şanlı tarihimizde hangi kıstaslar esas alınarak eğitimler verilmişse yeniden o kıstaslara dönmeli ders kitaplarımızı da ona göre tanzim etmeliyiz.
Bin yıldan fazla zamandan beri İslam`ın bayraktarlığını yapmış bir milletin çocuklarına sorulan sorulara bakınız. Çocuktan kendisini (Hâşâ) "Haber Tanrısı" yerine koyması istenmekte, bununla da yetinilmeyip (Hâşâ) "Tanrılar Tanrısı" diye ifade edilen Zeus`un yerine koyması artı (Hâşâ) bir tanrı gibi birine nasıl ceza kesebileceği düşündürülmektedir" eleştirisini yaptı. Kabak, "Müslüman çocuklarına şirk ve ahlaksızlık zehri enjekte edilmektedir.
Bu enjekte edilen zehrin tesirleri nasıl ortaya çıkar? İlk konuşmaya başladığı günden itibaren ailelerimizin "Allah bir" diye öğreterek Tevhit inancı aşıladığı gencin zihnine `Tanrılar` şeklinde çoğul ilah kavramı sokularak şirke düşürülmüş olmuyor mu? Kendisi hâşâ bir tanrı yerine koydurulan ilk gençlik çağındaki çocuktaki tevhit akidesi sarsılmayacak mı? Türkçemizi öğretebileceğimiz kendi medeniyetimizi, Milli kültürümüzü anlatan metinler bulma sıkıtımız mı var ki Türkçemiz Yunan mitolojisiyle anlatılma ihtiyacı duyuluyor" diyerek tepki gösterdi.
Milli Gazete