MARDİN - Aralarında Mustazaflar Cemiyeti, İrfan-Der, Dost-Der, İHL-Der, Diyanet-Sen, Kuran Nesli Platformu, Peygamber Sevdalıları Platformu ile yirmiye yakın sivil toplum kuruluşu temsilcisi, Yeşilay şube başkanına destek için Yeşilay Mardin şubesinde bir araya geldiler. Güllüoğlu`nun açıklamalarına destek veren STK`lar Mardin halkının bilinçli olarak yozlaştırılmaya çalışıldığına dikkat çektiler.
 

Sivil toplum kuruluşları adına konuşan araştırmacı yazar Mahmut Kılınç, Günlüoğlu`na desteklerini açıklayarak, bunun sadece Mardin`in bir sorunu olmadığını bu ahlaksızlık ve yozlaşmanın Türkiye`nin hemen hemen her ilinde mevcut olduğunu belirterek, yetkililerin biran önce bu soruna el atmalarının zaruri olduğunu söyledi.
 

Günlüoğlu`nun açıklamalarının bazı medya grupları tarafından cadı avına dönüştürüldüğünü ifade eden Kılınç, bu konuda sivil toplum kuruluşlarının tamamen toplumun değerleri odaklı hareket ettiğini kesinlikle üniversite ve eğitim karşıtlığı bir adımın söz konusu olmadığını belirti.
 

Öğrenim gören öğrencilerin toplumun hassasiyetlerini göz önünde bulundurması gerektiğini dile getiren Kılınç, söz konusu medya gruplarının toplumun hassasiyeti söz konusu oldu mu bu karalama kampanyasında başarılı olamayacağını kaydetti.
 

Son olarak Günlüoğlu`na desteklerini yineleyen Kılınç, toplumun her kesimini duyarlı olmaya çağırdı
 

"Ahlak Zabıta Kurumunu Faaliyete Geçirilsin"
Yeşilay cemiyeti Mardin şubesi başkanı Lütfü Günlüoğlu ise; "Bence ahlak zabıta kurumunu faaliyete geçirmekte fayda var. Bu gençleri bu yoldan alıkoymada fayda var. Biz bu gençlerin asla tahsil görmelerine karşı değiliz" dedi.
 

Günlüoğlu, burada yaptığı açıklamada, sivil toplum örgütlerinin önemli bir kısmının Yeşilay Cemiyeti`ne destek vermek amacıyla kendisini ziyaret ettiğini belirtti.
 

Cemiyetin her zaman zararlı alışkanlıkların önünü tıkamak için gayret göstermeye devam edeceğini aktaran Günlüoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Yeşilay`ın öyle bir görevi var. Başka illerde bu gündeme gelmediği ve ilk defa Mardin`de öyle olumsuz bir hadiseye işaret ettiğimiz için şiddetli bir tepki aldık. Ama ben bunu gururla söylüyorum. Aldığımız tepkilerin büyük bir bölümü alkışlanacak tepkilerdi, olumlu tepkilerdi. Yetkililerimiz isterse bu konuda tedbir alabilir. Bazılarına göre bu gayri meşru bir iş değil maalesef. Kanuni bir iş yaptıklarını düşünüyorlar. Ama işin bir de örfi, ahlaki boyutu var. Değerler inanlar boyutu var. Bunlar çok önemli, halkımızı direkt ilgilendiren şeyler. Bence ahlak zabıta kurumunu faaliyete geçirmekte fayda var. Bu gençleri bu yoldan alıkoymada fayda var. Biz bu gençlerin asla tahsil görmelerine karşı değiliz. Yeşilay`ın tüzüğünün 3. maddesinde bu geçiyor. Yeşilay`ın aynen alkol gibi uyuşturucu gibi diğer bağımlılıklar gibi böyle ahlaksızlarla mücadele etme görevi vardır. Ama işin garip tarafı şu ana kadar bu maddenin işletilmeyişi bizi gündeme oturttu. Ben asla bana Yeşilay`ın çizdiği sınırın dışına çıktığıma inanmıyorum. Benim hakkımda soruşturma açıldığı söyleniyor. Bana herhangi bir telefon, yazılı bir şey gelmedi. Bu hukuki bir süreçtir. Bir ön incelemedir. Bu da ebetteki genel merkezin en tabii hakkıdır." (Mehmet Arasan - İLKHA)