• DOLAR 34.699
  • EURO 36.747
  • ALTIN 2965.045
  • ...
Harf Devriminin Sebebi Medeniyet mi Adavet mi?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Zahiren medenileşen ve mimsiz medeniyetin kuyruğu haline gelen ali cenap bir ümmetin evlatları son olarak ellerinde kalan miraslarını da kaybediyor ve geçmiş ile olan bağlarını koparıyor, koparmak zorunda bırakılıyorlardı.

Harf devriminin mimarı Atatürk, 9 Ağustos 1928 gecesi İstanbul`da Sarayburnu Parkı`nda düzenlediği bir şenlik sırasında, Harf Devrimini halka şöyle duyuruyordu. "Arkadaşlar, güzel dilimizi ifade etmek için yeni Türk harflerini kabul ediyoruz. Arkadaşlar, bizim güzel ahenkli, zengin lisanımız (dilimiz) yeni Türk harfleri ile kendini gösterecektir. Asırlardan beri kafalarımızı demir çerçeve içinde bulunduran, anlaşılmayan ve anlayamadığımız işaretlerden kendimizi kurtarmak mecburiyetindeyiz”

Sonuçlarına bakıldığında harf devriminin kafalarımızı demir çerçeve içinde çıkarmak mı yoksa bir adavetin sonucumu olduğunu anlamak pek de zor olmazsa gerek.

Zira yaşadığımız topraklar üzerinde bu insanlara yapılacak en büyük kötülük onun alfabesini, giysisini ve yeme-içme alışkanlığını yüzyıllar boyunca kendisiyle mücadele bir zihniyete esir düşürüp o insanları can evinden vurmak olacaktı.
Bir nesli köklerinden koparmak, geçmişinden habersiz kılmak, yüzyıllar boyunca verdiği mücadelesinin ana temasından koparmak ve ceddinin kendisine bıraktığı mirasından bihaber kılmak için bundan daha iyisi yapılabilinir miydi acaba?
Tıpkı bir ağacın toprak altında kalan köklerini kesmek gibi bir şey. O ağacın hayatını idame ettirmesi nasıl beklenir? Tabi yüz yıla yakın bir süredir yetişen bu nesle yapılan bu işin yanlış olup olmadığını düşünme hakkı dahi tanımayan bir zihniyet geldiği bu noktada dönüp şöyle gerisin geriye baktığında yaptığı bu değişikliğin medeniyete uyum mu yoksa bir adavetin sonucu mu olduğunu sorgulaması gerekir.

Bu gün dünya üzerinde bulunan medeniyetlerden bir Fransız ya da bir İngiliz binlerce yıl önce atalarının kendilerine miras bıraktığı eserlerini okuyabiliyor olmalarının karşısında bizlerin Müslüman çocukları olarak ceddimizin mezar taşlarındaki yazıyı bile okuyamıyor olmamız bu gün gelinen noktada ne kadar büyük bir kaybın muhatabı olduğumuzu gösteriyor aslında.
Köklerimizi bize hatırlatan ve belki de bu bölgede yaşanan birçok sorunun çözümüne bir reçete hükmüne geçecek olan tarihimizi, edebiyatımızı okuyamıyoruz. Çünkü bu eserlerin %90’ı Osmanlıca yazılmış. Ancak gelin görün ki kendisinden istifade edeceğimiz ve ceddimizin bize miras bıraktığı bu eserleri bizler medenileştiğimiz! İçin okuyamıyoruz.

Harf devrimi ile bir gecede cahil bırakılan yüz binlerce alim ve bunun yanında kütüphanelerde çürümeye terk edilmiş milyonlarca eserin yok olmasıyla beraber bir medeniyet yok olmaya mahkum, bu medeniyetin sahipleri olacak olan neslinde kendi benliğinden uzak ve mukallit bir zihniyete mahkum olmalarının önü açılmış oluyordu.

Ancak unutulmaması gereken bir şey var. Bizler dünyadaki gelişmelere bakıp kendimizi birilerine benzetme ya da geçmişimizin izlerini üzerimizde taşıdığımızdan dolayı aşağılık psikolojisine takılıp kalma yerine pekala medeniyet adına çok iyi işler yapabilir ve daha da başarılı olabilirdi. Örnek mi istiyorsunuz? Japonlar ya da Çinliler buna örnek olarak yetmez mi? Yada en basitinden İran bile buna örnek olarak yeter de artar bile.

Bu gün gerek bilimsel gerekse de ilmi çalışmalarda birçok noktada bu ülkeler bizden çok daha iyi olduğunu bütün dünya görüyor. Yani anlayacağınız ilericilik ya da terakki ya da medeniyet veya adına ne derseniz deyin geçmişini terk etmek ile olmuyor.

Birilerine benzemek ya da yaranmak adına bir şeyler yaptık ancak oda olmadı. Kendimizi kabul ettiremedik. Yapılan tek şey vardı. Oda bu değişikliği kabul ettirmek için yetişmiş nadide ilim adamlarımız bozuk para gibi harcandı. Sesini çıkaranlar darağaçlarına çekildi. Tarihi boyunca bütün dünyaya medeniyet dersi vermiş bir toplumun çocukları dünyanın en cahil insanları olarak bir anda ortada kalakaldılar.

Yani anlayacağınız Hem Camiden Olduk Hem de Kiliseden.

Selam ve Dua İle…
 
Fikret Özkan / Van Olay
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir