Etrafında toplanan insanlara aldırmadan, hayal dünyasına dalıp gitmişti. Zulüm, kan ve gözyaşıyla geçen yılları, ezilmişliği, sindirilmişliği düşünüyordu Muhammed. Aslında kendisi üniversite mezunuydu. Mezun olduktan sonra zülüm diyarında yaşamanın bedeli olarak seyyar satıcı olmuştu ama bunu bile fazla görmüşlerdi. Ekmek teknesi kan içici zalim yöneticilerin uşakları tarafından parçalanmış, tek geçim kaynağına da el konulmuştu. Şimdide o,bin Ali’nin şahsından tüm dünya zalimlerine içindeki isyan ateşini püskürtmek için elindeki benzin bidonuyla belediye binasının önündeydi. Biraz sonra kendisinin İslam baharının Nevroz ateşi olacağını nereden bilebilirdi ki. Tunus halkının şaşkın bakışları arasında kendini yakıvermişti. Ama bu öyle bir ateşti ki onu yakmakla kalmayıp zalim Arap liderlerinin bir kısmını da haşlamıştı. Gerçi nevroz ateşi gibi batılda olsa, peygamber efendimizin dediği gibi “Allah bu dini isterse, fasık birinin eliyle de yüceltir.” Bugün İslam’ın vaciplerinin yerine getirmeye çalışan muvahhit Müslümanların önlerine engel koyanlar, bu ateşin en yakın zamanda kendilerini de yakacağını bilmeleri gerekir. Allah’tan dileğimiz bu ateşin başta Suriye olmak üzere Asya Arap ülkelerinin ve tüm İslam âleminin zalim yöneticilerini de yakmasıdır. Selam ve dua ile…

Şeyhmus Koç / Mısır (Kahire) – Yaş: 19