Mali`ye Operasyonun Sonuçları Ne Olabilir?
Mali`ye operasyon için düzenlenen zirveden çıkan sonuç; Batı Afrika Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) öncülüğünde başlatılsın, Afrika Birliği ülkeleri asker göndersin, ABD, İngiltere ve Fransa lojistik yardımlarda bulunsun
Son günlerde gerek Milleşmiş Milletler nezdinde gerek Afrika ülkeleri nezdinde Mali’ye gerçekleştirilecek asker operasyonun nasıl olacağı hususunda bir dizi görüşme trafiği düzenleniyor. En son 19 Ekim’de Afrika ülkeleri liderleri ve Avrupa Birliği adına Fransa ve İngiltere temsilcileri ile ABD temsilcisi, Mali’ye gerçekleştirilecek operasyonun detaylarını görüşmek için Mali’nin başkenti Bamoka’da bir araya geldiler.
Mali zirvesinde, operasyonun gerekli ve kaçınılmaz olduğunun altı çizilerek acilen Batı Afrika Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) öncülüğünde operasyonun başlatılmasına, Afrika Birliği ülkelerin de asker göndermesine ve ABD, İngiltere ve Fransa’nın lojistik yardımlarda bulunulmasına karar verildi. İngiltere’nin de lojistik destekleyecek sağlayacak ülkeler arasında yer alması, İngiliz hükümetinin bu operasyondan geri durmak istemediğini ve batı Afrika’nın geleceğinde pay kapma yarışında aktif davranacağını gösteriyor. Ayrıca Afrika ülkelerinden yoğun destek sağlanması operasyonun sadece Mali’yle de sınırlı kalmayacağı, aynı zamanda Çin, Brezilya gibi ülkelerin ekonomik ve siyasi çıkarlarını tehdit edecek bir görünüme yol açacağı fark edilmekte.
Afrika Birliği Komisyon Başkanı Nkosazana Dlamini-Zuma operasyonun birkaç hafta içinde başlayabileceğini ifade etse de ABD’de ki başkanlık seçimleri nedeniyle bu ihtimalin zayıf olduğu görünmekte. BM Güvenlik Kurulu 45 günlük bir süre verdi en azından bu sürenin bitimiyle operasyonun başlamasının ihtimali daha yüksek.
ECOWAS’ın askeri güç kapasitesi Azawad bölgesindeki çöl savaşçılarıyla mücadele edebilecek yeterlilikten yoksun, bölgede asker kapasitesi en fazla ülke Nijerya olmakla birlikte, Nijerya hükümetinin son yıllarda girdiği ekonomik bunalım ve içerde Müslümanlardan gelecek tepkiler manevra kabiliyetini sınırlandıracaktır. Moritanya’nın asker göndermesi de, devlet başkanının içteki desteğinin azalmasıyla ile sonuçlanacak, Gana ise son yıllarda yakaladığı ekonomik refahın bozulmasını istemeyecektir.
Bu operasyondan şimdilik en fazla kar elde edecek ülke Fransa. Çünkü Fransa’nın son dönemlerde durgunlaşmış silah sanayi ve ihracatında yeniden bir canlanma olacaktır. Fransa Mali’ye fiili olarak savaşacak asker konuşlandırmamakla birlikte uzman askerlerini ECOWAS birliklerini eğitmek için gönderecek olması AFRİCOM benzeri bir Fransız askeri organizasyonun Batı Afrika’da kurulacağı anlamına gelmektedir. Senegal, Fildişi Sahillerindeki Fransız kuvvetlerine Mali’de ki askeri birlikler eklenerek Batı Afrika, Fransa’nın yeni bir Afrika üssüne kavuşacaktır.
Kimse bu operasyonun bir ya da birkaç yılar süreceğini beklemesin. Çünkü bölge kısa süreli bir operasyona uygun değil; en azından batı Afrika’da yeni başlayacak savaş oldukça uzun süreli olacaktır. Çölü karış karış bilen sayıları yaklaşık 40 bini bulan Tuareg savaşçılarıyla yapılacak bir savaş hava desteği sağlanmadan gerçekleştirilemeyecek, ABD ve Fransız savaş uçakları binlerce masum insanın da hayatını kaybetmesine vesile olacaktır.
Mali’ye düzenlenecek operasyonun en büyük çelişkilerinden biri, Mali’ye demokrasi götürme girişimidir. Fakat baktığımızda Batı Afrika ülkelerinden Moritanya, Fas, Cezayir, Benin, Burkina Faso Gine,Nijer, Gine Bisav hatta Sierra Leona da demokrasinin var olduğunu kim söyleyebilir. Hem siz demokrasiyi götürmek için Mali’ye asker göndereceksiniz hem de kendi ülkenizde diktatör olmaya devam edeceksiniz, bunu anlamlandırmak Fransa ve Afrika ülke liderleri açısından zor görünmektedir.
Sahel bölgesinde son bir yıldır kuraklığın getirdiği bir felaket yaşanıyor. Kuraklıktan 4.5 milyon etkilendi. Kuraklıkla birlikte savaş ta bu insanları vuracak ve daha fazla insan hayatını kaybedecek veya mülteci durumuna düşecektir. Operasyon için ayrılacak bütçenin 5 milyar doları bulabileceği söyleniyor ki, başta Mali olmak üzere diğer Batı ülkeleri de İMF ve Dünya Bankası’na daha bağımlı hale gelecektir.
Mali’nin özellikle Azawad bölgesine yapılacak operasyonun sadece bu çöl bölgesiyle sınırlı kalmayacağı muhakkak. Son bir yılda Mali’ye binlerce genç komşu ülkelerden savaşmak için geldiler. Mali’nin genelinde Ensaruddin başta olmak üzere İslami Mağrip Cephesi, Batı Afrika için Birlik ve Cihad Hareketi gibi çok sayıda hareket bulunmakta. Bölgedeki sufi hareketlerin de işgale sessiz kalmayacakları gerek cihad gruplarıyla gerek işgalcilerle çatışmaya gireceklerini söylemek mümkün.
Nijerya’da Boko Haram’ın iki üç yılık tarihine baktığımızda Nijerya da yaptıklarını gördüğümüzde Batılı Afrikalı Müslüman gençler için, Batıya karşı cihad hareketlerinin daha cazip hale geleceğini söyleyebiliriz. Sonuçta Batı Afrika ülkeleri on binlerce potansiyel gencini, Fransız şirketlerinin daha fazla silah satabilmesi için yitirecek, bir Mali onlarca Afrika ülkesine dönüşecektir.
Müslüman ülkeler şimdilik sessiz bir şekilde Mali’de gerçekleştirecek operasyonu sessiz bir şekilde bekle-gör taktiğiyle izliyor. Fakat bilmelilerki her savaş, Müslüman ülkeleri kendi halklarından biraz daha uzaklaştırıyor.
İbrahim Tığlı- Dünya Bülteni/analiz