Erdoğan: `Hedef 2071`
Başbakan AK Parti kongresindeki konuşmasına Sezai Karakoç`un `Sürgün ülkeden, başkentler başkentine` adlı şiirini okuyarak başladı. Şiir esnasında salonda bulunanların bir kısmı göz yaşlarını tutamazken, Erdoğan`ın da gözlerinin dolduğu görüldü. Erdoğan, konuşmasında gençlere seslenirken, "Cumhuriyetin yüzüncü yılının dışında bir hedefimiz daha var. Hedef 2071..." dedi.
İşte Başbakan Erdoğan`ın merakla beklenen konuşmasının sarırbaşları:
- AK Parti`nin 4. Olağan Büyük Kongresi`nde, katılanlara seslenmek üzere sloganlar ve alkışlar arasında podyuma çıkan Erdoğan, konuşmasına Sezai Karakoç`un, "Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine" şiirinden bir bölüm okuyarak başladı.
- Biz hiçbir zaman `biz ve diğerleri` anlayışına prim vermedik. Tam tersine her çalışmamızda 75 milyonun tamamını kucaklamak için elimizden geleni yaptık
- AK Parti ile bu ülkede darbeler dönemi kapanmıştır. İnşallah sizlerin demokrasiye sahip çıkmanızla bu ülkede darbeler dönemi geri gelmeyecektir. Şunu herkes görsün ve bilsin. Demokrasiye müdahale eden yada müdahale etme girişimde bulunan herkes er yada geç milletin mahkemelerine çıkacak orada millete hesabını verecektir.
"Yolumuz sultan Alparslan`ın yolu"
- Biz Menderes ile başlayan, milleti, milletin değerlerini esas alan bu anlayışla siyaset yapıyoruz. Bunun için kendimize `muhafazakar demokrat` dedik. Kendimizi böyle tanımladık.
- Biz AK Parti olarak bu büyük çınarın kollarından biriyiz. Bizim yolumuz Sultan Alparslan`ın, Melik Şah`ın, Kılıçarslan`ın yoludur. Bizim yolumuz Osmangazi`nin, Fatih Sultan Mehmet`in, Sultan Süleyman`ın, Yavuz Sultan Selim`in yoludur. Bizim yolumuz Gazi Mustafa Kemal`in, merhum Adnan Menderes`in, merhum Turgut Özal`ın, merhum Necmettin Erbakan`ın yoludur. Yani bizim yolumuz, sevginin, kardeşliğin, tevazunun, kucaklamanın, birleştirmenin yoludur.
-Seçkinci, statükocu, vesayetçi eski siyaset AK Parti ile bizzat millet tarafından tasfiye edilmiştir. Bugün artık siyasetin sahibi millettir. Sizsiniz. Siyaset AK Parti ile itibar kazanmış, sorun çözme yeteneği, milletine hizmet etme kabiliyetine kavuşmuştur.
"Kimseye yaşam tarzı dayatmıyoruz"
- Siyasetin üzerinde bir korku unsuru olarak duran, müdahalelere geçit vermedik. Vermeyeceğiz. Hatta müdahalelerle yüzleştik. O müdahalelerden hesap sorduk, hesap sormanın önünü açtık. İşte bugün de cesaretle hesap soruyoruz.
- Yüzde 99`la bile iktidar olsak, yüzde 1`in hakkını, hukukunu, tercihlerini korumak, bizim boynumuzun borcu olarak kalacaktır
- Biz kendisine oy verenlerin muhabbetiyle, onların teveccühüyle yetinenlerin değil biz Türkiye partisiyiz. Biz Türkiye`nin, 75 milyonun partisiyiz. Biz Türkün, Kürdün, Arabın, Lazın, Romanın, Çerkezin, Tatarın, Boşnağın yani herkesin partisiyiz. Biz Van`ın, Diyarbakır`ın, Çankırı`nın, Eskişehir`in, Aydın`ın, İzmir`in, Edirne`nin, Sinop`un, Hatay`ın, Konya`nın, Kayseri`nin, 780 bin kilometrekarenin partisiyiz.
- Biz yola çıkarken etnik, bölgesel, dini milliyetçilik yapmayacağız dedik. Her türlü ayrımcılığı reddeden, 75 milyon insanımızın tamamını kucaklayan bir anlayışla yola çıktık. Türkiye`nin ortak paydasının bütün kimlikleri taşıyacak kadar güçlü olduğuna inanıyorduk. Bu amaçla hiçbir komplekse kapılmadan demokrasi ve özgürlükler yolunda atılması gereken ne kadar adım varsa hepsini birer birer attık.
- 10 yıl boyunca hiç kimsenin hayat tarzına karışmadık, hiçbir baskının arkasında, yanında, tarafında olmadık.
-- Biz kimseye yaşam tarzı dayatmıyor, herkese kendi yaşam tarzını dayatanlara rağmen normalleşmeyi sağlıyoruz
"Darbeler dönemi kapandı"
- Devletin hücrelerine kadar sirayet etmiş çetelerle mücadele ettik, mücadele ediyoruz. Bütün tehditlere, bütün engellemelere, bütün karanlık senaryolara rağmen bu ülkenin, bu milletin enerjisini tüketen asalaklarla kıyasıya mücadele verdik, bu mücadelemizi sürdürüyoruz.
- Bu ülkede artık hiçkimse sırtını devlete dayayıp işkence yapamaz. Faili meçhullerin üzerini örtemez. Hakkı, hukuku çiğneyemez
-AK Parti ile bu ülkede darbeler dönemi kapanmıştır. İnşallah sizlerin demokrasiye sahip çıkmanızla bu ülkede darbeler dönemi geri gelmeyecektir. Şunu herkes görsün ve bilsin. Demokrasiye müdahale eden yada müdahale etme girişimde bulunan herkes er yada geç milletin mahkemelerine çıkacak orada millete hesabını verecektir.
- Gerek demokratikleşme mücadelesinde, gerek teröre karşı verdiğimiz mücadelede 10 yıl boyunca hep yalnız bırakıldık. Hem de türlü türlü engellerle karşılaştık.
"Türkiye`de terörün bir piyasası oluştu"
- Türkiye`de maalesef terörün bir piyasası oluşmuştur. Terörün siyaset alınıp siyaset satılan bir piyasası oluşmuştur. Terörün kan alınıp kan satılan, can alınıp can satılan bir piyasası oluşmuştur.
- Terör maalesef dışarıdan Türkiye düşmanı ülkelerden değil, hiç kimse kusura bakmasın. Bu kanlı piyasadan rant sağlayan içerideki çevrelerden de destek alıyor. Terör milli iradenin hasımlarından destek alıyor. Terör devletin derinlerine sirayet etmiş çetelerden destek alıyor.
- Güvenlik güçlerimize, son zamanlarda siyasetçisiyle, medyasıyla da ayrı bir saldırı var. Şahsım ve arkadaşlarım, biz terörün estiği yerleri çok iyi biliriz. Güneydoğu Bölgesi`ni çok iyi biliriz. Arkadaşlarım hakeza öyle. Biz Ankara`dan Güneydoğu`yu seyredenlerden değiliz.
- Gelin bu sorunları teröristlerle kucaklaşmak suretiyle çözeceğini zannedenlerle beraber değil, sizinle kucaklaşanlarla beraber çözelim.
Hedef 2071
- 2023 hedefinden sonra inşallah, Cumhuriyetimizin 100. yılının dışında bir hedefimiz daha var. O da bu kuruluşun 1000. yılı olacak, hedef 2071 gençler. Rabbim lütfederse bizler 2023`ü, inşallah sizler de 2071`i inşa edeceksiniz.
"İslamofobya bir nefret suçudur"
- İslamofobya bir nefret suçudur. Hele hele sevgililer sevgilisi peygamberimize hakaret etme cüretini gösteren, alçakça saldırıda bulunan bir zihniyete katlanmak asla bir özgürlüğe tahammül anlayışıyla tanımlanamaz.
- Ermenistan, Ermeniler, onların yerinde yer alanlar, içeride ve dışarıda fark etmez, bilsinler ki Azeri kardeşlerimizin hakları yerine gelmedikçe bizim tutumumuzda da bir değişme olmayacaktır.
Suriye politikası
Rusya`ya, Çin`e bunun yanında İran`a sesleniyoruz. Lütfen şu ana kadar olan tavrınızı tekrar gözden geçirin. Bu zalim yönetimlerin yanında olanları tarih affetmeyecektir.
Ekonomi
- 2011 yılında küresel finans krizin en ağır seyrettiği dönemde Türkiye yüzde 8,5 büyüyerek, dünyada Çin`den sonra en hızlı büyüyen ülke oldu. Bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 3,2 büyüme kaydettik. İkinci çeyreğinde yüzde 2,9 ile pozitif büyüme içinde olduk. Bilinçli bir tercih olarak özellikle cari açığı düşürmek gayretiyle, bu yılın 4. çeyreğinden itibaren inşallah yeniden yükselişe geçeceğiz ve büyüme oranlarında hedeflerimizi vuracağız. 2013-2014`de büyüme hedefimiz inşallah yüzde 5
- IMF`ye şu anda borç 1,3 milyar dolar. Nisan`da bitiriyoruz, Nisan`da inşallah sıfırlıyoruz. Yatırımlar yoğun bir şekilde devam ediyor ve şimdi IMF ile teknik müzakereleri yapıyoruz. IMF`ye 5 milyar dolar borç vereceğiz.