• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...

EKONOMİ SERVİSİ

Tonlarca yaş sebze ve meyvenin hem üretim aşamasında hem de tüketim aşamasında israf edildiğini hatırlatan Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, 'İsraf edilen gıdaların maliyeti üreticiden tutun da satıcının, tüketicinin yani hepimizin cebinden çıkıyor. Üstelik sadece paramız değil, ham madde, doğal kaynaklar, enerji ve emeğimiz de israf ediliyor. Araştırmalara göre, her yıl israf edilen 500 bin ton ekmeğin maliyetiyle 80 tane devlet hastanesi yapılabilir. Gıda israfı sadece üretim aşamasında değil tüketim aşamasında da fazla. Manav esnafı, gün içinde satamadığı üründen akşam zarar eder. Aynı durum pazarcılar, lokantacılar, fırıncılar ve kasaplar için de geçerli. Böyle olunca satıcının üreticiden aldığı ürünün maliyeti 3 katına çıkıyor.  Dolayısıyla gıda israfıyla mücadele, fiyatların dengelenmesinde nerdeyse gıda üretimi kadar önemli bir noktadadır' diye konuştu.

'HEM TASARRUF EDELİM HEM DE İSRAFTAN VAZGEÇELİM'

Tasarruf etmenin yalnızca birikim yapmak olmadığını, satın alınan malların da en doğru şekilde kullanılması ve israf edilmemesi gerektiğini belirten Palandöken,  'Türkiye İsraf Araştırması sonuçlarına göre vatandaşlarımızın yüzde 38'i parasını tasarrufa ayırıyor. Tasarrufların artması elbette olumlu ancak tasarruf demek yalnızca para biriktirmek demek değildir. Aldığımız ürünleri israf etmeden en doğru şekilde tüketmeliyiz. Özellikle gıda israfıyla mücadele etmek için kritik bir dönemdeyiz. Günümüzde herkes ihtiyacı olduğu zaman istediği ürüne kolayca erişim sağlayabiliyor. Eskiden olduğu gibi çuvalla ve kasayla sebze meyve alıp israf etmek doğru değil. Kullanabileceğimiz kadar ürün satın almalıyız. Gıda israfını minimuma indirir hatta yok edersek gıda ürünlerindeki fiyatların da dengeleneceğini düşünüyorum. Öte yandan üretimi artırmadan tüketimi karşılamanın mümkün olmadığını da unutmamalıyız. Hem israftan kaçınmalı hem de üretime ağırlık vermeliyiz' şeklinde konuştu.