• DOLAR 34.599
  • EURO 36.676
  • ALTIN 2914.77
  • ...
Devlet Bizleri de Görmeli
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Fikret Özkan / Doğruhaber
Bitlis’in Tatvan ilçesine bağlı Sallıca (Kancars) Köyü sakinleri 1992 yılında köylerinin PKK olayları nedeniyle boşlatıldıktan sonra yaşadıkları dramı gazetemize anlattılar. Köye dönüşlerinde yaşadıkları ve halen devam eden sıkıntılarını dile getiren köylüler, yetkililerden yardım talep ediyorlar.
 
Köye 2 ay önce imam olarak atanan ve bölge köylerinin sıkıntılarını birebir yaşayan Eşref Şavurlu, imam olarak gittiği her köyün sıkıntıları olduğunu dile getiriyor. Şavurlu Hoca, köylerde bilhassa köye dönüşler sonrası büyük sıkıntıların yaşandığını belirterek, “Ancak imkânsızlıklardan dolayı maalesef bu bölge insanları nafakalarını temin etmek için batı illerine çalışmaya gitmek zorunda kalıyorlar.
 
Bizler isterdik ki buralarda da gençler bulunsun. Çocuklar olsun. Bilhassa cami gençlerle şenlensin isterdik. Ancak bu sıkıntılar maalesef bunun olmasını engelliyor. Zaten köye girdiğinizde görmüşsünüzdür. Köyün okulu da maalesef kapalı ve harabe durumda. Dolayısıyla çocuklarını okutmak isteyen köylüler de bu çocuklarını dışarı göndermek zorunda kalıyorlar” dedi.

BROKRATİK ENGELLERE TAKILIYORLAR
Maddi imkânsızlıklardan dolayı 36 yıl önce çalışmak için İstanbul’a gitmek zorunda kaldığını ifade eden 1970 Sallıca (Kancars) köyü doğumlu Arif Güç, İstanbul gibi büyük bir kentte aradıklarını bulamadıklarını ve yıllar sonra tekrar köylerine döndüklerini ifade etti. Köye döndükten sonra iş yapmak istediklerini ancak brokratik engellere takıldıklarını söyleyen Arif Güç, “ Yıllar sonra tekrardan gelip buraya yerleştik. Fakat burada da imkânlarımız oldukça kısıtlı.
 
Çiftçilik için yaptığımız başvurularımız karşılığında devletin bizden istedikleri şartları yerine getirmek bizler için neredeyse imkânsız. Eğer burada bize imkân sağlanırsa bizler de bu geniş ve verimli araziler üzerinde en güzel şekliyle çiftçilik yapmak isterdik” diyerek yaşadıkları zorlukları dile getirdi.

“BİZLER SIKINTILARIMIZLA BAŞ BAŞA BIRAKILDIK”
1992 yılında PKK’dan dolayı köylerinin boşaltılarak yakıldığını ve yıllarca büyük illerde yaşam mücadelesi verdiklerini ifade eden Güç, “Burada yaşanan olaylardan dolayı köyümüzü terk etmek zorunda kaldık. Birçok akrabamız, köylümüz 12 yıl boyunca buralara hiç gelemediler.
 
Terör tazminatları adı altında yapılan ödemelerde de köylünün mağduriyeti göz önünde bulundurulmadı. Yapılan yardımlar öylesine ‘bakın yardım ediyoruz’ denilmeye getirildi. Oysa burada yıllarca evinden uzak kalmış, gurbette çok büyük sıkıntılar yaşamış olan insanlar vardı. Ellerinden tutulması gerekiyordu. Ama olmadı. Bizler bu sıkıntılarımızla baş başa bırakıldık” dedi.

SU KAYNAĞI VAR SU SIKINTISI YAŞANIYOR
Köyün halen birçok eksiğinin olduğuna değinen Arif Güç, “Şu an köyün her tarafında su kaynakları olmasına rağmen köyde bulunan 20 hanede yaşayan yaklaşık 80 – 90 kişi su sıkıntısı yaşıyor. Sebebi ise o suları kullanabileceğimiz altyapılarının olmaması.
 
Yollarımız daha yeni yeni yapılmaya başlandı ki o da güçlükle devam ediyor. Bölgedeki bu sıkıntıların üzerine kararlılıkla gidilmemesinden dolayı bu sıkıntıların da aşılması kolay olmuyor” dedi.

Bu bölgenin insanı olarak hiçbir zaman karşılıksız bir beklenti içinde olmadıklarını ifade eden Güç, “Ancak bizler bu bölgede iş istihdamı oluşturabiliriz. Yeter ki bunun için devlet bize imkan sağlasın.
 
Karadeniz’den ya da Orta Anadolu’nun birçok bölgesinden insanlar buraya, bu bölgelere arıcılık yapmak için geliyor. Ama ne hazindir ki bizler üzerinde yaşadığımız bu memlekette böyle bir iş yapamıyoruz.
 
Bizlere eğer bu meslek hakkında bir eğitim verilse, arı almak için bize maddi destek sağlansa bizler bunu daha iyi yapacağımıza inanıyoruz” diyerek yetkilileri bu bölgede yaşanan bu sıkıntılara karşı daha duyarlı olmaya çağırdı.

BİR AN ÖNCE ÇÖZÜM BULUN
Köye döndüklerinden bu yana sıkıntılarını bir türlü aşamadıklarını ifade eden köy sakinlerinden Hasan Özmen ise yaşadıkları sıkıntılara değinerek, “Köyümüzün güzelliğini, meralarını güzel havasını siz de görüyorsunuz. Ancak üzülerek belirtiyim ki bu güzel köyde bizler geçimimizi sağlamakta zorluk çekiyoruz. Çünkü bizim geçim kaynağımız hayvancılık idi.
 
Ancak hayvancılık şu anda ölü durumda. Kendi imkânlarımızla bir şeyler yapabilmek bizim için zor. Köye dönüş yaptığımızda bazı köylülere yapılan hayvan yardımı ve kısmi para yardımları bizim mağduriyetlerimizi gidermek için yeterli değil. Ayrıca yerleştiğimiz köylerdeki altyapı çalışmalarının da bitirilmemiş olması bizi fazlaca sıkıntıya sokuyor.
 
Köyümüze bağlı bir mezramız var. Eğer yolu yapılmış olsaydı. 30 eve yakın bir kitle o bölgede yapacakları tarım ve hayvancılıktan geçimlerini sağlayabilirdi.
 
Ancak defalarca Köy Hizmetleri’ne başvurmamıza rağmen ellerinde yol yapımında kullanacakları araçların sınırlı olduğunu söyleyerek bizleri geri çeviriyorlar. Yol yapmak da bizim kazma kürekle yapabileceğimiz bir iş değil.
 
Dolayısıyla bu gibi durumlar da bizi sıkıntıya sokuyor.” diyerek yetkililerden sıkıntılarına bir an önce çözüm bulmalarını istedi.
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir