Sözkonusu “malum medya” ile paralel biçimde CHP de ilginç biçimde Hatay’daki mülteci kamplarına özel bir önem göstermeye başladı.

Hürriyet’in bugünkü birinci sayfasında yer alan “Barış kenti Hatay sığınmacılardan rahatsız” haberi, dün Vatan’ın “Kim bunlar?” diyerek sakallı mültecilerin fotoğraflarını yayınlayarak Hatay halkının rahatsız olduğu ayrıntısını öne çıkarması dikkat çekiciydi.

Malum medyadan çıkan “Hatay’da El Kaide militanları cirit atıyor” sesleri de nereden çıkmıştı?

Hürriyet’in dün attığı “Halep’te 50 Türk savaşıyor” başlıklı haberdeki, “Çoğu Afganistan’da eğitim görmüş El Kaide bağlantılı isimler” denilen haber, “malum medyada” operasyonel bir tezgahın varlığına dair ciddi bir gösterge oldu.

Bugün CHP Genel Başkamı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “O kampta kimleri eğitiyorsunuz” sözleri medyadaki “mülteci provokasyonu”na dair başka bir şüphe yaratan gelişme oldu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Hatay’a giden CHP milletvekilleri Hurşit Güneş ve Süleyman Çelebi’nin Suriyeli sığınmacıların kaldığı bir çadır kente girmelerine izin verilmemesine tepki göstererek, “Milletvekillerimizi gönderdim; ’Gidin o kampa bakın, ajanlar, casuslar cirit atıyor’ diye. Hükümet yasak getirmiş ’Bu kampa giremezsiniz’ diye. Şimdi ben cevap bekliyorum hükümetten. O kampta kimleri eğitiyorsunuz? Müslüman kanı dökülsün diye adam mı yetiştiriyorsunuz.Milletvekillerimize diyorlar ki: Siz bu kampa giremezsiniz. Niye giremiyoruz? Orası ABD üssü mü? Hayır. Türkiye Cumhuriyeti’nin toprakları. Bir milletvekiline ‘Siz bu kampa giremezseniz’ dediğiniz andan itibaren o kampta gayri meşru işler var demektir” dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise “Siviller ile askeri olarak sığınanların mülteci hukuk olarak farklı statüleri var. Askerlerin olduğu kamplara giriş için, gelenlerin de olurunun alınması gerekiyor. Takdir edilmesi gerekir ki belli bir düzen sağlanamazsa sorunlar yaşanır. Güvenlik unsurları olarak sığınmış olanların özel bir muameleye tabi tutulmaları normaldir. Sivillerin kaldığı kamplara gitmek istenirse her türlü kolaylık sağlanır, milletvekillerimiz dahil. Ama güvenlik nedeniyle hassasiyet ve kaygı varsa o zaman farklı uygulama doğaldır. Bu BM normlarına da uygundur” diye konuştu.

Peki Hatay’daki mülteciler neden CHP ve “malum medya”nın operasyon alanına girdi?

CHP ile Hürriyet, Vatan, Sözcü ve Yurt gazeteleri neden aynı frekanstan yayına başladı?

O HABERLERİN GERÇEK AMACI

Kılıçdaroğlu’nun “Milletvekillerimi almadılar” dediği kamp Suriye ordusundan kaçan askerlerin yer aldığı bir mülteci kampı. Orada siviller yok, sivillerin kampı ayrı bir yerde ve farklı statüye sahip. CHP’lilerin girmeye çalıştığı kamp, Birleşmiş Milletler (BM) şartlarına göre oluşturulmuş bir kamp aynı zamanda. Yani o kampa CHP’lş milletvekilleri BM şartları nedeniyle sokulmadı. CHP’liler debu detayı bilmelerine rağmen, bile bile o askerlerin yer aldığı kampa girmek için aslında provokatif bir eyleme kalkıştılar.

Peki Hatay’da Suriyeli sığınmacılar üzerindden tezgahlanan plan ne?

Türkiye için 100 bin Suriyeli mülteci, “kırmızı çizgi” demek aynı zamanda. Türkiye kapılarını açtığı Suriyeli sığınmacı sayısı100 bini bulduğunda, Suriye’de tampon bölge için de harekete geçecek. İşte CHP’nin örgütlediği ve “malum medya”nın da körüklediği operasyonla amaçlanan Türkiye’nin tampon bölge kurmasını engellemek ve mültecileri tartışma konusu yaparak, Türkiye’nin uluslararası anlamda itibarını sarsmak…

Bu operasyonda da özellikle Hürriyet, Vatan, Sözcü ve Yurt gazeteleri kullanılıyor.

Sokaklarda sakallı Suriyeli mülteci avına çıkan “malum medya”, 28 Şubat günlerini aratmayan bir refleksle önüne geleni “El Kaideli” diye yaftalıyor, Hatay halkı rahatsızmış gibi gösterilmeye çalışılıyor.

CHP de kamplarda “El Kaide militanları eğitiliyormuş” gibi bir dezenformayon yaratarak, esasında Beşşar Esed ve onun yanında saf tutan Türkiye düşmanlarının ekmeğine yağ sürülüyor.

medyagundem.com