Vav; varoluşun farkında olmaktır. Sebeb-i varlığının idrakinde olmak, kendisini yaratan Rabbini tanımaktır. Tanımaktır ki; O`nu bilmeyen hiçbir şey bilmez. O`nu bilen evvela kendini sonra Rabbini bilir.

Elif; eğri büğrü değil dimdik durmaktır. Zira mü`mine yakışan haklı davasında başını dik tutmaktır. Onun en asli görevi Hakk`ı kainata haykırmaktır. Kınayıcının kınamasından korkmadan samimi ve vakarlı bir haykırış.

Fe; fedakâr olmaktır. Evinden, ailesinden, dostlarından, zevklerinden fedakârlık etmektir. Tabîî bu fedakârlık her kişinin değil er kişinin kârıdır.

Ayn; ay gibi olmaktır. O ay ki; iyi kötü demeden herkesin gecesini aydınlatır. Teşekkür etmeyene darılmaz, cömertlikte akarsu, tevazu da toprak gibidir. Tabiatında gizlediği huzuru, geceyi seyre koyulanlara verir. Velhasılı kelâm işte bu dört vasfı bulunduran vefa sahibidir. Vefa mü`minin kimliğidir. Mahlukat içerisinde onu özel kılan nişanesidir. Mehmet Akif vefadan yana şikayetini şöyle dile getiriyor; "Vefa yok, ahde hürmet hiç... Emânet lafz-ı bî mehlûl; Yalan râyiç, hiyânet, mültezem her yerde, hak meçhûl! Ne tüyler ürperir, Ya Rab! Ne korkunç inkilâb olmuş; Ne din kalmış, ne iman, din harâb iman serâb olmuş." Vefanın hayat bulmuş hali habibullahtır. İşte bir misal..
 

Abdullah b. Ebilhemsa anlatıyor; "Peygamber olarak görevlendirilmeden önce idi, Resulullah (s.a.v) ile bir alış-veriş yapmıştım. Bu alımdan kendisine bir miktar borcum kalmıştı. Onu getireceğimi söyledim, ayrıldım. Üç gün sonra bu sözümü hatırladım. Sabahleyin hemen anlaştığımız yere gittim. Resulullah (s.a.v) oradaydı. Bana; -Delikanlı, beni sıkıntıda koydun. Üç gündür seni bekliyorum." buyurdu. (İbn Sa`d, Tabakat) Ahirette Allah Resulu`nun yüzüne bakabilmek ve livaul hamdi altında gölgelenmek istiyorsak O`nu örnek almalıyız. Nihayetinde kalu belada verdiğimiz sözü unutmayalım ki, Allah (c.c) da bizi unutmasın. "Mü`minlerden o erler ki, Allah`a verdikleri söze sadakat gösterdiler. Kimi adağını canını verdi, kimi de beklemektedir. Onlar sözlerini hiç değiştirmediler." (Ahzab/23) Rabbim vefası dilinde değil gönlünde olanlara kat bizi. Vesselam...

Habibe Basatetemur / İstanbul – Yaş: 17

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!

Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfadan az olsun. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.