• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Yapı güvenliği ve sağlıklı çevrede yaşamanın herkesin hakkı olduğunu söyleyen Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Gaziantep İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Abdülkadir Deniz, mühendislik hizmeti alınmadan yapılan binaların can ve mal güvenliğini tehlikeye soktuğunu bildirdi.

Deniz, denetim mekanizmalarının güçlendirilerek güvenli yapı konusunda hiçbir tavizin verilmemesi gerektiğini belirterek, insan hayatının söz konusu olduğuna ve insan hayatının hiçbir maddi karşılıkla ölçülemeyeceğine dikkat çekti.

"Kartal'da çöken bina tecrübelerden yeterince ders almadığımızı göstermektedir"

Bir deprem ülkesi olan Türkiye'de deprem meydana gelmeden bile binaların çökebildiğini ifade eden Deniz, "Maalesef Türkiye'nin farklı illerinde her yıl herhangi bir dışsal faktöre gerek kalmadan binalar kendiliğinden çökebilmekte ve büyük can ve mal kayıpları yaşanabilmektedir. Geçmişte 84 kişinin yaşamını yitirdiği Diyarbakır Hicret Apartmanı ve 92 kişinin yaşamını yitirdiği Konya Zümrüt Apartmanı faciaları toplumsal hafızamızdaki tazeliğini korurken, İstanbul Kartal'da meydana gelen bina çökme olayı bir kez daha tecrübelerden yeterince ders almadığımızı göstermektedir." dedi.

Deniz, "Mühendislik hizmeti almama, gerekli zemin etüdü yapılmama, denetimden kaçınma, uygun malzeme kullanmama, hatalı proje uygulama ve projede olmayan eklenti ve eksiltmeler yapılma gibi nedenlerle yaşanan bu kazalar büyük can ve mal kayıplarına yol açmaktadır." ifadelerini kullandı.

İmar barışı ile can ve mal güvenliği açısından tehlike arz eden binalara ruhsat verilmesinin asla doğru olmadığının altını çizen Deniz, ilgili tüm kurum ve kuruluşlara çok büyük görevler düştüğünü ve başta belediyeler olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının etkin denetimler yaparak vatandaşların can ve mal güvenliğini sağlamalarını istediklerini belirtti.

"İnsan hayatı hiçbir maddi karşılıkla ölçülemez"

Deniz, "TMMOB olarak beklentimiz, denetim mekanizmalarının güçlendirilerek, güvenli yapı konusunda hiçbir tavizin verilmemesidir. Çünkü söz konusu olan insan hayatıdır. İnsan hayatı hiçbir maddi karşılıkla ölçülemez. Bilimsel temellere dayanmayan yapılara izin verilmemeli. İmar Barışı konusunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız çok duyarlı. Aynı hassasiyeti diğer kamu kurum ve kuruluşlarından da bekliyor ve yapı güvenliği konusunda ilgili tüm kurumların çok hassas davranmasını ve kural dışı yapılara izin verilmemesini istiyoruz." diye konuştu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)