Bunun en önemli sebebi ise özel yetkili mahkemelerin yerine kurulan `Bölge Ağır Ceza Mahkemeleri`ne henüz atama yapılmamış olması. Bu sebeple Çağlayan Adliyesi`nde dün büyük sıkıntı yaşandı. Şüphelileri adliyeye getiren polis, sorguyu hangi savcının yapacağı, savcılar da tutuklanmasını istedikleri sanıkları hangi mahkemeye sevk edecekleri konusunda kararsızlığa düştü. Bunun üzerine özel yetkili bölümde bulunan savcı ve hâkimler yasa değişikliğinin getirdiği krizi aşmak için Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu`na (HSYK) başvurdu. Hukukçular ise yetki karmaşasından kaynaklanan kaosun devam edebileceği uyarısında bulundu ve HSYK`yı göreve çağırdı.

Özel yetkili mahkemeler, 3. yargı paketine eklenen bir yönergeyle alelacele kaldırıldı. Resmi Gazete`de de yayımlanan yeni yasa dün yürürlüğe girdi. Yeni yasa, karmaşayı da beraberinde getirdi. Çağlayan Adliyesi`nde ilk gün yaşanan karmaşa, gelecek günlerin de yargı adına sıkıntılı geçeceğinin de habercisi gibi. Yeni mahkemelerin fiilen kurulmamış olması, özel yetkili savcılıklar ve mahkemelerde terörle mücadelede büyük öneme sahip olan `istihbarat amaçlı dinleme` `arama tarama` `el koyma`, `tutuklama` `tutukluluğa itiraz` kararlarını kimin alacağı sorularına cevap arandı. Şüphelileri adliyeye getiren polis sorguyu hangi savcının yapacağı, savcılar da tutuklanmasını istedikleri şüphelileri hangi mahkemeye sevk edeceği konusunda karmaşa yaşadı. Çağlayan`daki özel yetkili bölümde bulunan savcı ve hâkimler, yasa değişikliğinin getirdiği krizi aşmak için HSYK`ya başvurdu. Kanun değişikliği ile polisten gelen arama tarama, teknik takip, Milli İstihbarat Teşkilatı`nın `istihbarat amaçlı dinleme` kararı ve tutuklama kararını verecek yetkili mahkemenin olmadığı belirtilerek, yaşanan kaosa bir çözüm bulunması talep edildi. HSYK`nın da bu talepleri yerinde bularak, krizi çözmek için acilen toplandığı öğrenildi. HSYK`nın sorunu çözmek için nöbetçi mahkemeleri geçici olarak görevlendireceği, önümüzdeki hafta da yeni mahkemelerde görev yapacak hâkim ve savcıların atamasını gerçekleştireceği ileri sürülüyor. Sorunun devam etmesi halinde terörle mücadelede zafiyet doğabileceği değerlendiriliyor.

Kanun değişikliği ile ortaya çıkan sorunlar bununla sınırlı değil. Özel yetkili savcılar tarafından daha önce mahkemelere gönderilen, ancak henüz kabul edilmeyen iddianamelerin akıbetinin ne olacağı da tartışılıyor. Mahkemelerde kabul edilmeyi bekleyen iddianamelerin savcılara geri gönderilebileceği ifade ediliyor. Yine, soruşturmalarını tamamlayan savcıların yeni mahkemeler kurulmadığı için iddianameyi nereye göndereceği, soruşturma aşamasında alınacak mahkeme kararları için nereye başvuracağı hususu da büyük sorun.

OLDUBİTTİYE GETİRİLMEMELİYDİ

Hukukçular yapılan kanun değişikliğiyle yaşanan yetki karmaşasının kaosu devam ettireceği görüşünde. HSYK`nın sorunu çözmemesi durumunda sistemin tıkanacağı aktarılıyor. Emekli Savcı Gültekin Avcı, "Savcı bir şüpheliyi tutuklamaya sevk edecek. Ama nereye sevk edileceği belli değil. Sevk ettiği yer (hakim) tutuklama kararı verirse meşru bir karar olmadığı ortaya çıkabilir. Zira yetkileri alındı. Çıkar amaçlı suç örgütleri, kara para aklama ve organize suç örgütleri ile ilgili davalar nasıl etkilenecek belli değil. Sistemde tam bir `Fetret Devri` yaşanıyor. Bu Fetret Devri`ni sonlandırması gereken de HSYK`dır." dedi. Emekli Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek ise kargaşanın sistemin aceleye getirilmesinden kaynaklandığını dile getiriyor. Petek, "Yeni atamalar olmadığı için belirsizlik var. Evrakları bekletiyorlar. TMK 10. maddesi gereğince yetkilendirilmiş mahkeme yok." diyor. Eski yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Gündel ise altyapı çalışması yapılmadan yeni sisteme geçildiğini belirtiyor. Gündel, "Yeni kanuna göre soruşturmalarda tutuklama kararını kim verecek? Özgürlük hakimi henüz belirlenmiş değil. Özel Yetkili Mahkemeler ellerindeki dosyalar bitene kadar mevcut halini devam ettirecek. Bir de TMM kurulacak. Zaten yeni kurulacak mahkemeler ile eskileri arasında büyük fark yok. Niçin kaldırıldı o zaman ÖYM`ler." diyor. Ceza Hukukçusu Prof. Dr. Hakan Hakeri ise yetkiler belirlendiği için herhangi bir sorun yaşanmaması gerektiğini belirtiyor.