DİYARBAKIR - Adalet Bakanlığı ve Cezaevleri Tevkifevleri Genel Müdürlüğü`nün mahkûm ailelerine yönelik uyguladığı sevk zulmü furyası sürüyor. Özellikle Hizbullah davasında hüküm giyen mahkûmlar, grup grup Sivas, Giresun, Tokat, Trabzon, Gümüşhane, Giresun gibi illerdeki cezaevlerine sevk adı altında sürgün ediliyor. Mahkum yakınları yapılan sevk zulmüne tepki göstererek kilometrelerce yapılan sevklerin aynı zamanda ailelerinde cezalandırıldığına vurgu yaptılar.

 

Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi`nden Tokat`a sevki çıkan Aziz Keskin`in yeğeni M. Salih Keskin, sevk kararının mahkum yakınlarını perişan etme operasyonu olduğunu iddia etti. Sevki çıkan mahkûm ailelerinin çoğunluğu Mardin ve Diyarbakır illerinde ikamet ettiğini belirten Keskin, mahkûmların sevk edilmesi durumunda ailelerin büyük zorluklar çekeceğine dikkat çekti. "Bu sevkler keyfi muamele ve zulümdür" diyen Keskin, Adalet Bakanlığına, Cumhurbaşkanına ve Başbakana seslenerek bu sevk zulmünün durdurulmasın istedi.

 

Keskin, "Amcam Aziz Keskin, camiye gidip Kur`an dersi alıp verdiği için 1994 yılında gözaltına alındı. Tabi o zamanlar işkence hat safhadaydı, gözaltında insanlık dışı işkenceye maruz kaldıklarına dair sağlık raporları olmasına rağmen amcam müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Amcam Aziz Keskin, 18 yıldır cezaevindedir. Bu ceza yetmezmiş şimdi de sevk adı altında farklı cezalar veriliyor. Aslında bu ceza ile görüşe gidiş-gelişimiz işkenceye dönüşmesini arzuluyorlar. Dedem ve ninem de hayatta olmadığı için ayda bir açık görüşüne gidiyordum, şimdi ise Toka`da nasıl giderimin hesabını yapmaya başladım. Tabi bunun bir de maddi boyutu da var, ancak dünyanın öbür ucuna da gönderseler Allah`ın izniyle yine gideceğiz. Birileri onların yalnızlaşmasını umuyorlar, ama bizler kesinlikle buna izin vermeyeceğiz ve yakınlarımızın görüşüne gitmeye devam edeceğiz" dedi.


İnsani ve Hukuki Olmayan Sevkler Durdurulsun

Sevklerin ne insani nede hukuki olduğunu dile getiren Keskin, bu nedenle sevklerinin acil olarak durdurulmasını veya bu mümkün değilse Siirt, Batman, Bingöl, Muş, Adıyaman gibi yakın illerdeki cezaevlerine sevk edilmesini talep etti. Keskin, "Mardin`den Tokat`a gitmek zordur, ama yaşlı ana, babalara ve çocuklara daha çok zordur. Ayrıca birçok ailenin maddi durumu ortadadır, yetkililer bu yanlıştan biran önce dönmelidir. Bu sevk işkencesini cefakâr ailelere yaşatmamalıdır, yoksa din gününde bunun hesabını veremezler. Allah tüm mahkûm ve ailelerinin yardımcısı olsun" dedi.

 

 

Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi`nden Tokat Cezaevi`ne sevki çıkan Gıro Âdem`in 72 yaşındaki annesi Şerife Âdem ise, oğlunun 18 yıldır, sadece Kur`an okuduğu için ve camide Kur`an-Kerim dersi verdiği için cezaevinde tutulduğunu belirti. Oğlunun hırsızlık yapmadığını ve kimsenin namusuna göz dikmediğini dile getiren anne Şerife Adem, daha sonra şöyle devam etti: "Mahkemede oğluma sürekli sorduklarında oğlum mahkemeye, Kur`an Dersi verdiğim için tutuklandım diyordu. Evet, oğlumun dediği gibi, camide Kur`an dersi verdiği için tutuklanmış oğlum ve 18 yıldır cezaevinde kalıyor. Sabah namazında ben secde iken evimize baskın yaptılar. Oğlum ise henüz sabah namazına kalkmamıştı ve oğlumu uykuda vurarak uyandırdılar."

Çocuklarımız Uzak Yerlere Sevk Edilmekle Ailelerde Cezalandırılmıştır

Oğlunun ilk önce Bingöl Cezaevinde sonra Elazığ ve Diyarbakır D Tipi Cezaevinde son olarak ta Mardin E Tip Cezaevinde kaldığını söyleyen Şerife Ana, oğlunun kendilerinden çok çok uzak olan Tokat Cezaevine sevk edildiğini belirterek," O kadar uzak yerlere, hipertansiyon, kalp ve şeker hastası olduğum için kesinlikle gidemiyorum. Zaten bu konuda benim yüze 56`lık bir raporum da var. Özel bir araba olursa ancak ayda bir ya da iki ayda bir oğlumun görüşüne gidebilirim. Bu durumda da Tokat bize çok uzak olduğu için maddi yönde de bize ayrıca ağır geliyor. Devlet çocuklarımızı uzak yerlere sevk etmekle aynı zamanda bize de ceza vermiştir" dedi

Allah Hükümetin Kalbine Merhamet Koysun

Anne Şerife Adem son olarak, "Allah hükümetin kalbine inşallah bir merhamet koyarda çocuklarımızı Diyarbakır`ın çevresindeki cezaevlerine gönderir" şeklinde konuştu.

 

Diyarbakır D Tip Cezaevinden Tokat Cezaevine sevki çıkartılan Salih Pusmak`ın kanser ve kalp hastası Hacı Pusmak da, oğlunun sadece camiye gidip Kur`an-Kerim dersi çocuklara verdiğinden dolayı 4 yıl 8 ay hapis cezasına mahkûm edildiğini belirterek, Diyarbakır`dan kilometrelerce uzakta olan Sivas ve Tokat`a yapılan sevkleri zulüm olarak nitelendirdi.

Kanser ve Kalp Hastasıyım Bundan sonra Oğlumun Ziyaretine Nasıl Gidebilirim

Oğlunun Diyarbakır`dayken, haftada ya da on beş günde bir ziyaretine gittiğini ifade eden Hacı Pusmak, yapılan sevkler ile ilgili olarak şöyle konuştu: " Ben kanser ve kalp hastasıyım, eşim ise dizlerinden rahatsız olduğundan dolayı yürüyemeyecek durumdadır. Yapılan bu sevkler ile hem çocuklarımız zulme uğradı hem de anne baba ve diğer yakınları olarak bizler zulme uğradık. Ama yapılan bu sevk zulmü ile bundan sonra 2 ayda, üç ayda bir ancak ziyaretlerine gidebiliriz."

 

Baba Hacı Pusmak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın `Dindar Nesil` sözüne atıfta bulunarak, Türkiye`de trilyonları götürenlerin serbest olduğunu ama dindar neslinde cezaevlerinde olduğunun altını çizerek yapılan uygulamalara bir anlam veremediğini söyledi.

 

Pusmak son olarak yetkililere seslenerek yapılan sevklerin durdurulması talebinde bulundu.