Unutulmuş âlimlerimizden Mükerremeddin
Tarih sayfalarında kaybolmuş, daha doğrusu kaybettirilmiş nice alim var. Onlardan biri de ``Seyyid Mükerremeddin`` lakabıyla bilinen Emir Sultan Mükerremeddin Hazretleridir.
İzmir yöresinde yaşamış olan Emir Sultan Mükerremeddin Hazretleri, hayatı ve mücadelesi ile örnek bir zat olarak karşımıza çıkıyor
Emir Sultan Hazretlerinin hayatını anlatmadan önce değerli okuyucularımızla paylaşmak istediğim bazı hususlar var. Zira araştırma sürecinde bu mübarek zatla ilgili sadece kendi türbesinin içerisindeki bir çerçevede asılı bilgilerin dışında ciddi bilgilere ulaşamadık. Bu büyük zatın hayat bilgilerinin sadece bir çerçevedeki A4 kâğıdına hapsedilmesi bizi derinden üzdü.
KİMDİR?
Eski kayıtlarda ismi “Seyyid Mükerremeddin” diye geçmektedir. Günümüzde ise “Seyyid Mükerremeddin Emir” veya yalnızca “Emir Sultan” diye bilinmektedir. Emir Sultan Hazretlerinin doğum ve ölüm tarihi bilinmemekle beraber 1350 yılında vefat ettiği söylenmektedir.
MÜCAHİT ALİM EMİR SULTAN
Aydın oğlu Mehmet Bey (Aydınoğulları beyliğinin kurucusudur, İzmir’in birçok bölgesini fethetmiştir. Emir Sultan, 1310 tarihinde Müslüman İzmir, Aya Suluk (Selçuk), Tire ve Sultan Hisar’ı; 1326’da da Gavur İzmir diye bilinen, İzmir’in kıyı kesimlerinin fethine katılmış, 1317’de Kadife Kale’nin fethine katılmıştır.
Aydınoğlu Mehmet Bey, Kadife Kale’nin yönetimini oğlu Umur Bey’e bırakınca Emir Sultan da onun komutanlarından biri olmuştur. (Umur Bey’in lakabı; Bahaüddin’dir. “Dinin güzelliği” anlamına gelir. Umur Bey’i diğer beylerden ayıran en önemli özelliklerden biri de savaşta bizzat ordunun başında bulunup, diğer askerlerle birlikte en önde savaşmasıdır. Yine böyle bir durumda 1348 yılında İzmir kuşatması sırasında en önde kale surlarına tırmanırken atılan oklarla şehit olmuştur.)
Emir Sultan Hazretleri başta Latinleri (Katolik Avrupalılar) Liman Kale’sinden defetmek için yapılan savaşlar olmak üzere, Gazi Umur Bey’in bütün savaşlarına katılmış ve bu savaşlarda adeta Halid bin Velid’i hatırlatan kahramanlığı ve fedakârlığıyla büyük bir takdir ve sevgi kazanmıştır.
MEDRESEDE EMİR SULTAN
Gazi Umur Bey, bu mübarek zat için onun sağlığında bir ‘zaviye’ yaptırmıştır. Emir Sultanın zaviyesi bir irşat merkezi olmakla birlikte yüzlerce talebenin yetiştirildiği ilim diyarı haline gelmiştir. Umur Bey bu zaviyenin masraflarını karşılayabilmek için yüksek gelirli vakıfları buraya bağlamıştır. Sonraları “Seydiköy” diye anılan ve günümüze kadar gelen (şimdiki Gaziemir) yerleşim alanının vergileri Emir Sultan Zaviyesinin vakfı idi. Zaviyenin yönetimi 200 yıl sonra 1500’lü yıllarda dahi hala Seyyid Mükeremeddin evladından Seyyid Yusuf’un elinde idi ve Kanuni döneminde bu zaviyenin 11 görevlisi bulunmaktaydı.
İlmi, cesareti ve yaptığı çalışmaları ile halk bu mübarek zata önem vermiş ve vefatından sonra türbesini ziyaret ederek dua etmişlerdir. Emir Sultan zaviyesi 1910 ve 1920’li yıllarda “Emir Sultan Rufai Dergahı” olarak bilinmektedir.
TÜRBESİ NEREDE?
Şu anda Türbesi Basmane-Agora Namazgâh semtinde Şeyh Camii ile Yıldırım Kemal İlköğretim Okulu’nun karşısındadır. Evliya Çelebi de 1671 yılında yaptığı İzmir ziyaretinden şöyle bahsetmiştir: “İzmir’deki ziyaretler çoktur... Seydi Mükerremeddin’i de ziyaret ettik ‘’
GÖNÜLLÜ BİR TÜRBEDAR
Emir Sultan türbesinin bir bakıcısı bulunuyor: İsmi Halit Aksoy. Evi hemen türbenin karşısında. Yıllar önce işini gücünü bırakıp türbenin bakımını üstlenmiş. Gönüllü olarak bu işi yaptığını söyleyen Aksoy ile türbeye yapılan ziyeretleri ve kendisinin türbedarlık görevini konuştuk.
Türbe ziyaretleri kalabalık oluyor mu? Ziyaretlerde İslami kurallara uymayan davranışlar oluyor mu? Bu noktada sizin uyarma, bilgilendirme ve düzeltme bazında tavsiyeleriniz neler oluyor ?
Türbe ziyaretleri kalabalık oluyor, özelliklede Cuma günleri. Fakat maalesef bazen hiç benimsemediğimiz şeylerle karşılaşıyoruz. Rabbim biliyor ki, bu davranışları gördüğümüzde hemen yanlarına gidiyor, onları uyarıyoruz. Çoğunluğu nasihatlerimizi dinleyip giderken yanlışlarını görüp düzelttiklerine vesile olduğumuz için bize teşekkür ediyorlar. Tabiki İslami kural ve kaidelere uygun bir şekilde ziyaretlerini yapanlar çok daha fazla.
Siz sürekli burda mısınız ve ne işle meşgulsünüz?
Benim evim türbenin hemen karşısında. Uzun süreden beri türbenin manevi ortamı beni etkiliyordu ve işi gücü bırakıp vaktimin büyük çoğunluğunu burada geçirmeye başladım. Bundan üç beş yıl önceydi. Konak Belediyesine gidip Türbe’nin bakım ve giderleri için yardım etmelerini istedim. Bana gitmemi ve ilgili konu için yetkilileri göndereceklerini ve hatta beni belirli bir maaşa bile bağlayacaklarını söylediler.
Fakat aradan aylar geçmesine rağmen ne gelen oldu ne giden. Yine gitmeyi düşündüm taki bir gece Rüyamda Emir Sultan Hazretlerini görene kadar. Rüyadan çok etkilenmiştim, zira Emir Sultan Hazretleri bana ‘’Neden kullardan istiyorsun, Allah sana yeter’” diyordu. Heyecanla uykudan uyandım, o gün bugün, bir şekilde Yüce Mevlanın duyarlı Müslümanları vesile yapmasıyla Türbenin bütün ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyoruz.
Yunus Şani / İzmir