Kürtaj tartışmaları gündemden düştü, ama bir şey atlandığı için bu yazıyı yazmaya karar verdim. Zaten aslına bakarsak kürtaj bir anda, belki de gündemi değiştirmek için, su yüzüne çıkarıldı sonra da yine geldiği gibi gitti.

Kürtajcı kadınların sokaklarda höykürmeleri ve bu vesile ile soyunma ihtiyaçlarını karşılamak için feminist sitelerde eyleme geçmeleri onların yanına kısa günün kârı kaldı.

Üremek istemeyen kürtajcı kadınları destekliyorum. Çünkü, onların gerçekten ürememesi gerektiğini düşünüyorum.

Kürtajı yasaklamak ya da sınırlamak niyetinde olanların, kürtajcılara iyilik yapmaktan başka bir şey yapmadıklarını, onlar hâlâ anlayamadı.

Düşünün, bugün kürtajı savunan o şekildeki kadınların sayısı gittikçe azalıyor. Kürtajı kısıtlayan tasarı aslında onları üretmek, çoğalmalarını sağlamak için atılmış demokratik bir adım idi. Onlar bunu anlayamadılar ve hâlâ "Üremek istemiyorum." diye bas bas bağırıyorlar.

Onların bu eylemlerine, toplum yararı ve toplam kalite verimliliği adına destek vermek gerektiğine inanıyorum. Kürtaj, Müslüman kadınlar için yasak olmalıdır. İslam dışı bir hayatı kendisine rota edinmiş ve yegâne yaşantısı şeriat ile mücadele olan bu tiplerin ürememesi için kürtaj sadece feministlere ve bilumum Şer`-i Şerîf düşmanlarına serbest bırakılmalıdır.

Toplumun kültür, sanat, edebiyat, siyaset açısından arındırılması ve özlenen bir millet yaşantısının oluşturulabilmesi için feministler, ateistler, ataistler, mürtedler, mülhidler, komünistler, faşistler, zorbalar için kürtaj serbest bırakılmalı hatta teşvik edilmelidir.

Bu yazımı okuyan feministler ve laikler beni suçlayacaklar mı bilmiyorum. Muhtemelen suçlayacaklar. Oysa ben, onların eylemlerine destek verdiğimi, ifade ediyorum. Kürtaj onlara serbest bırakılmazsa kürtajcı nesil daha uzun yıllar milletin başında boza pişirecektir. Kürtajcılara kürtaj serbest bırakıldığı takdirde ise en fazla elli yıl sonra kürtajcı kalmayacak.

Başörtülü Feministler

Feministlere destek veren ve birçok konuda onlarla beraber olan bazı başörtülü feminist aktivistler ve yazarları kürtaj eylemlerinde fazla göremedik. Onlara buradan sitemlerimi iletmek istiyorum; zira insan dava arkadaşlarını asla satmamalıdır. Mahalle baskısından filan çekiniyorsanız hiç boşuna kendinizi üzmeyin zira ortada ne mahalle kaldı baskı yapacak ne de mahalleli.

Kim ne derse desin, toplumsal olarak Müslüman kesimin yozlaşmasındaki en büyük etken feminist başörtülülerdir.

Bunların niyetlerini pek âlâ anladım. Bunlardan bazıları hem karma eğitim istemezler hem de bu tür eylemleri karma yaparlar. Hem tesettürden bahsederler hem kadının sosyalleşmesi için onları evden çıkarmak uğruna vargüçleri ile uğraşırlar. Hem tesettürün farz olduğunu söylerler hem de tesettürü sadece başörtüsüne indirgerler.

"İzm"lerin hâlâ din olduğunu anlayamayanlar, kendilerini tatmin etmek ve vicdanlarını rahatlatmak için İslam`dan alıntılar yaparak yaşadıkları gibi inanmaya devam ediyorlar.

Bir sonraki yazımda bu feminist başörtülüleri mercek altına alacağım

Mustafa Durdu / habervaktim