DİYARBAKIR - Diyarbakır`da yüz binlerin katılımı ile gerçekleştirilen "Ahde Vefa" adlı mitingde, yargı tarafından kapatılan Mustazaf-Der, dernek bünyesinde yürüteceği çalışmaların yanında siyasal alanda da "Mustazaflar Hareketi" adlı oluşumla yoluna devam edeceğini açıkladı.

 

Konuya ilişkin olarak İLKHA`nın sorularını yanıtlayan Doğruhaber Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Göktaş, kapatılan Mustazaf-Der camiasının başlattığı siyasal Mustazaflar Hareketini`nin; siyasal alanda Türkiye`nin var olan bütün hesaplarını değiştireceğine vurgu yaparak, Mustazaflar Hareketi`nin Türkiye`nin dört bir yanına yayılacağını ifade etti.

 

 

Bu Karar Aniden Alınmış Bir Karar Değil; Ama Çabuklaştırılmış Olabilir
Tabi bu karar aniden alınmış bir karar değil, aslında tepkisel bir karar da değil. Madem bizim derneğimizi kapattınız biz de şöyle yaparız, diye bir şey değil. Zaten camia oraya doğru gidiyor ve hem de toplumdan çok çok büyük talebin olduğunu görüyoruz. Sadece senede bir defa toplanıp milyonları bir araya getirip, dağılmak ne demektir, diye ciddi tepkiler alıyordu. Gazeteci yazar olarak da bunu görüyordum. Cidden o kadar yoğun tepki alınıyordu ki, e ne oldu ne yapacaksınız bu kadar mı; şimdi bir kutlu doğum yaptınız, gittiniz oldu mu yani…

 

Mesela batıdaki insan şunu soruyor bize: bu ne demek milyonları topluyorsunuz ama hiçbir yerde yoksunuz, diye. Onun için siz her yerde olmalısınız. Sadece nisan ayında değil, ülkenin her gününde, her yerde; sadece istasyon meydanında değil, her yerde olmalısınız. Madem öyle hayırlı işler yapıyorsunuz, bir adım daha öteye çıkın, diye durmadan tepki geliyordu.

 

Biz şuanda bizim derneğimizi kapatan insanlara böyle bir tepki olarak değil, ama şu var, bu çabuklaştırılmış bir karar olabilir belki; yani gününü o tespit etmiş olabilir. Bu kapatma gününde elbette ki halkımız, peki kapatıldı ne oldu diye bir sorusu var, o soruya da cevap vermek için, elhamdülillah bugün, bu karar açıklandı. Ama şunu iyi bilin ki bu karar bir iki dernek başkanının şunun bunun açıklaması değil, ciddi ilim adamlarının, çok ciddi ilim adamlarının günlerce tartışması, tartışma demeyelim elhamdülillah güzelce istişaresinin neticesinde bugünkü karar alındı. Bu kararın Allah`ın izni ile bizim için hayırlara vesile olacağına inanıyorum.

 

Alınan karar ile Mustazaflar Hareketi, Türkiye`de nasıl bir siyaset yapacak, buna biraz değinebilir misiniz hocam?
Şimdi herkes kendini yontacak. Diyelim ki bu hareketi, Türkiye`de ki mevcut siyasetçiler hep kendi açısından değerlendirmeye çalışacak. Diyelim ki AKP karşıtları diyecek ki iyi (bunlar) AKP`yi bölecek. Yok öteki diyecek ötekileri bölecek. Herkes bir tepki gösterecek. Ama şunu belirtelim ki bu hareketin çok çok büyük bir hareket olduğunu herkes anlayacak. Çünkü bu basit bir kutlama etkinliği değil. Türkiye`nin gündeminde biz varız. Yani bize alışmalısınız. Bizi kabullenmelisiniz. Biz her yerde varız ve bütün hesaplarda varız, demektir. Siyasetin geniş alanını biliyorsunuz. Onun için evvelki görmemezlikten gelme şuanda olmayacak, tabi ki. Herkes görecek bunu.

 

Yeni kararı bölge açısından düşündüğümüzde, kararın bölgedeki tesiri ne olur sizce?
Ben bunu söyleyeyim; birileri özellikle alınan kararın sadece bölgede bazı değişiklikler yapacağını iddia ediyorlar. Bunu kabul ediyorlar. Ama siz şunu bilin ki kesinlikle alınan karar, Türkiye`nin batısını etkileyecek. Kazlıçeşme`de olduğu gibi… Bu karar İstanbul`u, İzmir`i de her yeri sarsacak. Ve birileri yanılacak. Bu bir Kürt hareketi değildir. Evet, gövdesi Batman`dır, Diyarbakır`dır, Van`dır; ama bu bir Kürt hareketi değildir. Zaten o yüzden bayram ediyorlar. Diyorlar ki şurada bir boğulsa bu hareket Adana`dan öteye bir geçmese diye, çırpınıyorlar. Muhaliflerin, peygamber sevdasını istemeyenlerin en büyük arzusu bu zaten, aman ha bu burada kalsın burada doğdu, burada kalsın, batıya geçmesin. Herkes bunun için çırpınıyor.

 

Bal Gibi Biliyorlar Ki Bu Hareket Her Yere Gidecek
Hatta birtakım yazarlara bakıyoruz, güya övme adına öyle diyor, artık Güneydoğu`da Kürtlerin arasında başka bir şey var. Hayır, iyice bal gibi biliyorlar ki bu hareket her yere gidecek. Türkiye`nin her yerine gidecek benim delilim şudur: nasıl ki, iyi dinleyin ben bunu defalarca söyledim, Bediuzzaman Said-i Nursi hazretleri kimdir bir Kürttür değil mi; ama size soruyorum Allah aşkına Bediuzzaman`ın Kürtlerden mi çok müridi var Türklerden mi, Türklerden daha çok değil mi? Şu anda Adıyaman`da bir şeyh var öyle değil mi? Gidin oraya bir dikilin bakın Türklerden mi daha çok otobüs geliyor oraya Kürtlerden mi daha çok otobüs geliyor? Nice Kürt alimi vardır mesela mi, Nurullah Cezeri falan… Hatta benim üstadımın üstadı Muhammed Esad Erbili, bu zat 31 mart vakasında iğne ile zehirlenerek şehit edilen bir zat. Bu zatın müritleri Türklerden daha çok…

 

Türkler, Bediüzzeman`a Nasıl Koştularsa Bu Camiaya da Öyle Koşacaklar
Ben bununla şunu demek istiyorum. Allah`ın izni ile bu harekete Türkler daha çok katılacak, göreceksiniz. Ama gövde buradadır. Gövdesi Batman`dır, gövdesi Diyarbakır`dır. Allah`ın izni ile Bediuzzamana nasıl koştularsa Türkler, bu İslam davasına, bu camiaya, bu harekete de öyle koşacaklarına inanıyorum. Biraz seyredecekler, biraz tabi tartışacaklar, ama gelecekler.

 

Peki, Mustazaflar Hareketinin Türkiye politikasına etkisinin nasıl olacağına inanıyorsunuz?
Hareket öylesine etkili olacak ki şuanda Türkiye`deki bütün hesapları değiştirecek. Ben buna inanıyorum. Hayırlı yolda değiştirecek. Güzelliklerle değiştirecek. Birçok acı problemlerin birden bire çözüleceğine şahit olacaklar. Ben buna inanıyorum.

 

Bizim Hammaddemiz Var Herşeyi Üretebiliriz
Camianın potansiyeline dönük eleştiriler var, bu eleştirileri nasıl yorumluyorsunuz?
Elbette ki eksikliklerimiz, camianın eksiklikleri var. Bunu herkes kabul eder. Bir entel birikim açısından olsun, gerek bir arka yapı olarak olsun, özellikle medya şu bu falan bu konuda elbette ki eksiklikler var. Ama şunu unutmayalım ki bizim ham mademiz var, her şeyi üretebiliriz. Nedir bu hammadde bizim imanımız, ihlâsımız ve bir sevdamız var. Bu sevda insana her şeyi yaptıracak. Bu sevda bize yazar da yetiştirecek, sayısız televizyonda açtıracak, sayısız yayın evi açtıracak, sayısız film şirketi kurduracak, her şeyi yaptıracak. Niye çünkü her şeyin kökeni bir sevdadır. Bu sevda bizde var. Allah`ın izni ile biz buna inanıyoruz.

Gençler Kapalı Devre Müslümanlığına Girmesin!
Son olarak ne paylaşmak istersiniz?
Ben bilemiyorum yani ben ağlıyorum bu tablo karşısında. O kadar büyük bir heyecan var ki Allah`u Teâlâ şuanda bu imanı, bu ihlâsı bize gösteriyor. Bütün bunları yapan Allah`u Teâlâ`dır. Bütün gençler bu heyecanını, bu ihlâsını, bu samimiyetini kaybetmesin. Basit ve küçük küçük oyunlara girmesin. Yani kapalı devre Müslümanlığına girmesin. Açık alanlarda dobra dobra Allah`ın izni ile bu yola gittiğimiz müddetçe zafere ulaşılacaktır. (Ayetullah Turgut / Veysi Çetik - İLKHA)