• DOLAR 32.455
  • EURO 34.829
  • ALTIN 2438.673
  • ...
Batı Afrika Kuraklık ve Mülteci Raporu
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

HABER MRK - Afrika'nın Sahel kuşağında yaşanan dönemsel kuraklığı ve Mali'nin kuzeyindeki Azawad bölgesinde oluşan istikrarsız ortamın doğurduğu mülteci sorununu incelemek üzere İHH İnsani Yardım Vakfı Afrika Kordinatörlüğü olarak Moritanya-Mali sınırına bir ziyaret gerçekleştirdi. Kordinatörlük Moritanya'nın başkenti Novakşot'tan yola çıkarak karayolu ile Moritanya'nın doğusundaki son düzenli yerleşim birimi Nema kasabasına oradan da Mali sınırındaki Bassikunu kasabasına geçti. Ekip daha sonra Bassikunu kasabasının 20 km. dışında UNHCR kontrolündeki Mberra mülteci kampına ulaşmayı başardı.

 

Meşakketli gerçen 1.600 km'lik yol boyunca ise bölgede yaşanan kuraklık ve su sıkıntısının insanlar, hayvanlar ve bitki örtüsü üzerinde bıraktığı etkiyi İHH İnsani Yardım Vakfı Afrika Kordinatörlüğü görme şansı elde etti. Ekip Mberra kampına ulaştığında ise Mali'nin Azawad bölgesindeki Timbuktu, Gao ve Tidal gibi yerleşim birimlerinden kaçan 62 bin mültecinin durumunu yerinde inceleyerek sıkıntılarını dinleme şansı buldu.

 

SAHEL KUŞAĞINDA KURAKLIK
İHH İnsani Yardım Vakfı Afrika Kordinatörlüğü bir rapor haline getirdikleri izlenimlerinde, "Yol boyunca ölmüş hayvan leşlerinden çıkan pis kokular bize eşlik etti. Sık sık toplu hayvan ölümlerinin gerçekleştiği yerleşkelerden geçtik. Bölge insanları ile yaptığımız konuşmalarda bu ölümlerinin kuraklık nedeniyle yeni meydana geldiğini, yıl boyunca bölgeye çok az yağış düştüğünü öğrendik. Çevre sağlığını tehdit eden ölmüş hayvan bedenlerindeki derilerinin henüz kurumamış olması köylülerin söylediklerini ise doğrulamaktaydı.
Bölgede su miktarı oldukça yetersiz ve mevcut suyun kullanımı ise aynı oranda meşakkatli. Yüzlerce kilometrelik yol boyunca tek tük su kuyusuna rastladık. Mevcut kuyularda ise suyun çıkartılmasının develer ve eşekler yardımıyla yapıldığını, tahtadan makaralı oldukça eski bir sistemin kullanıldığını gördük. Çıkartılan az bir miktar suyun hayvanlara paylaştırıldığını, hayvanların su içebilmek için uzun kuyruklar oluşturduğu da sıkça gördüklerimiz arasındaydı" denildi.

 

Oluşturulan raporda hayvanların beslenmesini etkileyen diğer bir unsurun da sıcaklık ve az yağıştan kaynaklanan bitki örtüsündeki zayıflama olduğu kaydedilerek, "Hayvanların otladığı meraların sararmış olduğunu hayvanların yiyecek arayışı içinde olduğunu gözlemledik. Bu şartlara en iyi uyum sağlayan hayvanlar ise develer. Olumsuz şartların başta zayıf hayvanlar olmak üzere ülkedeki hayvan stoğunu tehdit ettiğini gözlemlerken açlığa bağlı olarak insan hayatının tehdit altında olduğu henüz söylenemez.

 

Bölgeye en erken dokuzuncu ayda yağmur yağması beklenirken sıcak geçecek Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında tablonun daha da kötüleşeceği ve kuraklık sorunun insanları ve hayvanları daha derinden etkileyeceği oldukça aşikar. Su yetersizliği nedeniyle tarım faaliyetinin yapılmadığı kuşakta insanların tek geçim ve besin kaynağı hayvanlardan oluşmakta. Bu yüzden hayvanların yaşamını tehdit eden etkenler insanların da yaşamını dolaylı olarak tehdit etmekte. " ifadeleri kullanıldı.

 

MBERRA MÜLTECİ KAMPI
Raporda mültecilerin sıkıntılarını dinlenildiği belirtilerek, "Moritanya'nın en doğusundaki son büyük yerleşim birimi olan Nema'dan sonra ancak toprak yol ile ulaşılabilen Bassikunu kasabası Mali sınırına 60km. uzaklıktadır. Kasabanın 20km. ilerisinde ise Mberra olarak adlandırılan mülteci kampı bulunmakta. UNHCR tarafından oluşturulan kampta Mali'nin kuzeyindeki Azawad bölgesinden kaçan 62 civarında mülteci yaşamakta. Yaklaşık 10 Uluslar arası STK'nın çalışma yürüttüğü kampın güvenliğini ise Moritanya hükümetine ait askeri bir birlik sağlıyor.

 

Bulunduğumuz süre zarfında yeni mültecilerin gelmeye devam ettiğini gözlerken mültecilerin yaşadığı sıkıntıları dinleme fırsatı elde ettik. Genel itibariyle durumlarından memnun olan mülteciler verilen gıdanın yetmediğinden ve zamanında verilmediğinden şikayet etmekteler.
Mültecilerin çok büyük çoğunluğu çadırda yaşarken son dönemde gelen mültecilerin ise çadırsız olduğunu gözlemledik. Kamptaki diğer bir sorunun ise WC ve Banyo olduğunu mültecilerin kullanım suyunu sadece birkaç merkezden taşıyarak temin edebildiğini gözlemledik. Olası herhangi bir yangına karşı kamp dışında bir itfaiye aracı bekletilirken Çocuklara eğitim vermek üzere oluşturulan üç çadır okulun ise hazır olmadığını içlerinin tamamen boş olduğunu gözlemledik. " denildi.

 

Hazırlanan raporun devamında şu ifadelere yer verildi: "Moritanya Kızılayı için çalışan gençler çadırları dolaşarak hastaları tespit etmekte ve kamp merkezindeki sahra hastanesine yönlendirmekteler. Kampta bulunduğumuz üç gün süresince birkaç acil vakıanın tedavi beklediğini, sıcağa bağlı güneş çarpmalarının ise sık sık yaşandığını gözledik. Özellikle yaşlı insanların sıcak ve tozlu ortamda yaşamakta zorlandığına şahit olduk.

 

Mali'nin bağımsızlık ilan eden AZAWAD bölgesindeki tarihi yerleşim birimi Timbuktu başta olmak üzere Gao, Tidal ve diğer yerleşim birimlerinden gelen farklı etnik yapıdaki mülteciler bir arada yaşamaktalar ise de Tuareg ve Arap kökenli mülteciler sayıca daha fazla. Kamp içinde etnik herhangi bir gerginliğe rastlamazken kadınlara ya da çocuklara yönelik şiddet olaylarına da rastlamadık.

 

22 Mart'ta gerçekleşen askeri darbe sonrası Mali'de artan siyasi istikrarsızlığın bir süre daha devam etmesi beklenirken çevre ülkelere sığınan mülteci sayısında da artış beklenmekte. Bu gelişmelerden bağımsız başlayan bölgesel kuraklık ise başta Mali, Moritanya olmak üzere diğer ülkelerdeki gıda güvenliğini de tehdit etmekte. Yetersiz su miktarı ve kuraklık başta hayvanları dolaylı yollardan da insanları ve çevre sağlığını tehdit etmekte. Daha sıcak geçmesi beklenen Mayıs, Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında ise durumun daha da kötüleşmesi beklenmekte." (Ayetullah Turgut - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir