Bismillahirrahmanirrahim,
Yeşil kuşların karnındaki cennet kokulu kandillerin içinde olan özgür ve kurtulmuş ruhlara selam olsun
İnsanlığın önderi kurtuluş rehberi ve özgürlük peygamberi olan H.z Muhammed’e salat ve selam olsun. Tarih boyunca zulme boyun eğmemiş mazlumlara daima yezidi sultalara karşı başkaldırma dersini vermiş olan hz. Peygamberin masum ehli beytine selam olsun

Allahın emri olan Emri bil maruf ve nehyi anil münkeri insanlara unutturup kötülüğü yayıp iyiliği unutturanlara.
Bu konu hakkında Allah c.c kuranda şöyle buyurmaktadır.
Sizden hayra çağıran iyiliği emredip kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.(Ali İmran,3/104)
 

Müslüman olmayanlar ise cehennemliklerden olmak için bu ayetin aksini yani tersini yaparlar kan akıtır zülüm eder onlar için cehennem vaki olur. İşte ikimizin arasındaki fark burada, ve Allah u teala kutsal kitabı kuranda ayet ve kıssalarla tarihte olup biten her bir şeyi anlatmaktadır helak olanlar neden ve niçin helak edildi kurtuluşa erenlerde nasıl ve neden kurtuluşa erenlerden oldular iki sininde durumu göz önünde olup ve bu apaçık delillere rağmen bazı nankör insanlar ne yazıktır ki Allaha kulluğa çağırıp kurtuluş buradadır diyen peygamber ve takipçilerine karşı tarih boyunca insanlığın tek düşmanı olan şeytanla aynı düşünüp, yeryüzünü fitneye boğup kendi soydaşından olan insanları katlediyor. Çok değil bu yüzyıl içerisinde insanlığın kurtuluşuna vesile olmaya çalışan şahsiyetli onurlu Allaha verdiği sözünü yerine getirmek için İslam’a sahip çıkan dinini Kuran’ını üstün tutan onurlu Müslümanların gördüğü zülüm eziyet tarihin dili olsa bir şamar gibi sillelerle cevap verir. Bu baskı ve eziyetler döneminde binlerce Müslüman Anne’nin gözleri önünde Kocası, Oğlu, Kızı, Kardeşi… (v.s) vahşice kurşunlanarak şehit edilirler. Aynı dönemde İslam kokan mesken ve köyler yok edildi, Edep ve hayâ misali hamile kadınların karnına acımasız bir şekilde defalarca süngü vurulur Edebi duruşun simgesi olan genç kızlar örtü ve peçelerine kirli ellerin değmemesi için kendilerini Dicle ve Fırat a attılar. İslam ile müşerref olan sırf İslam kardeşliği için bu topraklarda mücadele veren Allahın veli kulları seyit ve alim olan mübarek insanlar sinsi ve kalleşçe dar ağaçlarında asıldı ve bizlerinde şahit olduğu daha düne kadar yakın sermaye olarak elde avuçta ayet hadis İslami kitap olup bildiklerini geçim sıkıntısının zorluklarına rağmen Allah’a verdikleri ahdi gereği Müslüman kardeşlerine Kuranı Kerimi harf, harf, kelimi kelime anlatıp öğreten peygamber ve yıldız misali olan sahabelerin hayatını bizlere anlatan ve mükellefiyeti gereği halkı zulümden, kötülükten, kölelikten ve bataklıktan kurtarmak için çaba sarf eden Seydalarımıza karşı küfür putçu olan laiğiyle, domuz beyinli olan çağdaşıyla,Allah ı inkar eden komünistiyle onlara zemin hazırlayan Jitemi ve yalancı medyası ile top yekün bir şekilde bütün silahlarını en vicdansızca kurtuluş İslam da dır.diyen Allahın sevgili kullarını yok etmek için kullandılar. bu yüzyıl içerisinde sadece bir kısmını anlatmaya çalıştıklarımın amacı sırf Allah rızası huzur barış ve bir arada kardeşçe yaşamaktı dilekleri ama şeytanın paranın nefsinin makamının ve ihanetin çocukları tarihte olduğu gibi bugünde nankörlük edip zalimlerden oldular bu zalimler nitekim bugünde bu mazlum ve Müslüman halkı laik ve Zerdüşt inancın ateşperest ateşinde zorbalıkla helak etmeye çalışırlar bu gibi bütün dünya dinsizleri sadece dünya hayatına ve kendi penceresinden insanları nasıl dinsizleştirip ve köle gibi kullanacağız diye düşünürken bu ancak olsa Olsa Müslümanların kökünü kurutmakla olur hesabıyla kavruluyor. Başımızdakiler ise 3 dönem boyunca da iktidarda olup bugün kulakları sağır eden başörtüsü meselesi yasada olmayıp sadece keyfi nedenlerden dolayı yasak kılınan başörtüsü ve başörtülerinden dolayı sınıflara alınmayıp okulların önünde masum çocukları göz yaşları içerisinde perişan edilmeye mecbur bırakılan ve üstüne üstlük okul yönetimi ve polislerce tehdit ve hakaretlere maruz kalan Sümeyye ve Maşita misali Kuran i duruşun tevhit kokulu kızlarını bir türlü göremeyip sızlamadıysa o iktidarın kalbi ve dahası Adana İstanbul Kocaeli Antep Urfa Diyarbakır vs istasyon meydanlarında bas bas seni yaratan Allahın hükmü diye bağıranları da görmezden gelip bu hak olan emri yasak olmadığı halde açığa kavuşturmayı düşünememişse bu iktidar o zaman sen aldatmaktan başka hiçbir şey yapmıyorsun. Yani artık Sen one minute demişsin şunu mu yaptın bunumu yaptın ne yazar. Böylece kula kul olan kişinin İnsanları ahmaklığından küfre davet edeceğini onları haktan uzaklaştırıp ve doğru yoldan saptıracağını öğrenmiş oluyoruz çünkü Kuran i bir pencereden değil de laiklerin baktığı pencereden bakmaktasın ve TC meclisi çatısı altında bulunup barış huzur ve özgürlük çağrışımı da yapıyorsan ki ben bu çağrışımına şüphe ile bakarım yinede sana son olarak şunu söylemek istiyorum. Özgürlük şuna benzer bir kuş düşünün kanadı var mı var peki bu kuşkanadı yokmuş gibi hareket edebilir mi yok. Çünkü her an tehlikede olup ve canı pahasına kaçacak bir delik arayacaktır Ve yaratılışınada ters düşer bu ancak intihar olur. Ya da asıl kanadı olduğu halde o kuş naylondan bir kanat yaparsa ilk uçuşu ne olur kedinin ağzının içine kafa üstü düşmekle olur? Asıl kanadı varken naylondan bir kanat düşünmek akıl karımı değil tabi bu ancak olsa Olsa ahmaklığın daniskası olur. Ve Bugün bu ülkenin meclisinde dünya ve ahirette asıl hayat yaşam ve özgürlük bahşeden Kurana yasak getirilmiş ve naylondan olan bir inancın uğraşındalar. Tabiî ki böylesi bir ülkede anarşi terör adaletsizlik ve zülüm olur Rezil ve kepazelik baş gösterecek ve hani nasıl ki o kuşun kaçacak delik ve tehlikelerden kurtulması asıl kanadını kullanmakla yükselip ve yükselmekle yaşam ve özgürlüğe kavuşuyorsa bizlerde tabikide Kuran i bir yasanın takipçisi olmak ile bu dünyada özgürlüğün gölgesinde ahirette ise cennet ehli olanlardan oluruz. Gene diyeceğim Bunun aksi anarşi olur ve özgürlüğe zincir vurmaktır. Ahirette de hüsran olanlardan olunur. Her şey açık ve ortada iken ne diye firavunların baktığı pencereden bakıyor ve bakmakla kalmayıp birde önermektesin ve Sovyet Rusyanın devrimci adı altında kominizm için doğu Türkistanda 10 milyondan daha fazla Müslüman türkü kandırmakla parçalayıp sabun haline getirip yok ettiğini unuttun muki sırtını İslama deyilde başka yere veriyorsun aynısını genemi müslümanın başına gelmesini istiyorsun aldanma çünkü Bu pencere seni de halkı da helak eder. Bunun vebali ise çok çetin olur Ve son olarak Ankara meclisine diyorum ki: yönünüzü Kabeye çevirin çevirin ki insanlık kardeşlik, güven, aşk, sevgi, huzur ve özgürlüğün göğsünde yaşayıp aynı zamanda kurtuluşa erenlerden olursunuz. İnsanlık böylesi bir görüşe insanca yaşamaya hasrettir. Yok, eğer meclis bunları görmezden gelip şeytana karşı kendi onuruna sahip çıkmazda insanlığın tek düşmanı olan şeytanın benimsediği örf ve adetleri ve batıl inancının fitne tohumunu içimize ekip insan olup ta âdemin oğlu olan masum insanların zahirde ise kardeşlerinin kanını şeytan için akıtan o insanlığın yüz karası olan satılmışlara diyeceğim şudur elbet bir gün zülüm ile abat olanlar er geç berbat olur tarihin çöplüğünde ise dün boğuldukları gibi bugünde boğulacakları an yakındır.

Yakup Tüzer / Batman - Yaş: 28

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfadan az olsun. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.