HAKSİAD Genel Başkanı Ramazan Azboy, yaşanan ekonomik sıkıntı ve piyasanın nakdi durgunluğunu İLKHA'ya değerlendirdi. Faizin girdiği işte bereketin kalmayacağını söyleyen Azboy, hükümetin, faizsiz kredilerle üreticiyi desteklemesinin önemine vurgu yaparak, faiz lobisine prim vermemek için hep birlikte mücadele edilmesi çağrısında bulundu.

Yaşanan ekonomik sıkıntının geçici olduğunu ifade eden Azboy, Türkiye'nin ithalat-ihracat verilerine göre ihracatın artış göstermesinin kendilerini ümitvar ettiğini dile getirdi.

Azboy, "Biz ekonomiye güveniyoruz. İnşallah diyoruz ki daha düzgün bir seyre oturacak, güzel olacak. Fakat bu verileri reel piyasada göremiyoruz. Özellikle şu an piyasanın en büyük sıkıntısı nakittir. Bu nakdi bulma noktasında ciddi bir sıkıntı oluyor. Özellikle inşaat piyasası ile ilgili konut kredi oranlarının yüksek olmasından dolayı kimsenin alım satım yapamaması, banka faizlerinin de yüksek olmasından dolayı insanlar paralarını ya bankada tutuyor, ya da reel piyasaya girmiyor." dedi.

"Döviz makul bir seviyede"

Döviz kurunun geçmişe göre makul bir seviyede seyrettiğini aktaran Azboy, "Bugün dövizdeki 5.20-5.30 bandı, bizce makul bir seviyedir. Çünkü ağustostaki döviz spekülasyonlarında doları 7 TL, euroyu 8 TL üzeri rakamlarda gördük. Şu anda 5'te olması ve sabit gibi görünmesi, bizce ekonominin belli bir karar aşamasında olacağıdır. Fakat önümüzdeki yerel seçimler, merkezi yönetim seçimi olmasa bile insanlarda bir panik veya kararsızlık var. Kararsızlık olduğu için insanlar yatırımlarını biraz öteleme yönünde gidiyor. Her kışın ekonomi ister istemez biraz durağanlaşıyor. Baharla beraber seçimlerinde neticelenmesiyle inşallah güzel verilerin olmasını ümit ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"Hükümet faizsiz kredilerle üreticiyi desteklemeli"

Hükümetin para politikası üzerinde düşünmesi gerektiğini hatırlatan Azboy, faizsiz kredilerle üreticinin desteklenmesi çağrısında bulundu.

Azboy, "Hükümetin, özellikle 'Piyasa noktasında nakit sıkıntısı nereden kaynaklanıyor, sebebi nedir, piyasaya nasıl nakit para akışı sağlanacak?' gibi sorular üzerinde ciddi bir şekilde düşünmesi gerekir. Şu an geçen seneki krizin emarelerini yeni görebiliyoruz. O zaman yaramız sıcaktı, belki fazla göremedik, etkilenmedik. Fakat şu an nakitte dar boğaz var. Bu dar boğazdan dolayı, insanların paniklemesinden kaynaklı yatırım yapmayıp gayrimenkul almaması, tasarruf etmemesinden dolayı piyasada donuklaşma var. Fakat her halükarda bizler ümitvarız. Hükümet, gerekirse faizsiz kredilerle, üreticileriyle, müteahhitleri destekleyerek bunun önünü açabileceğine inanıyoruz. Yoksa ticari verilerimizin iyi olması, bize yansıması olmadıktan sonra bir anlamı olmayacağı kanaatindeyim. Faiz oranları yüksek olduğundan dolayı toplumun çoğunluğu parasını reel ekonomiye aktarmaktansa finans ekonomisine aktarmaktadır." şeklinde konuştu.

"Faiz lobisine prim vermemek için hepimiz mücadele etmeliyiz"

Yaşanan sıkıntılara karşı birlikte mücadele edilmesi gerektiğinin altını çizen Azboy, son olarak şunları kaydetti:            

"Alışveriş helal, faiz haramdır. Bir yerde faiz işin içine girdiği zaman onun bereketi de gider, kalmaz. Ne yazık ki İslam toplumunda faiz oranı yüzde 25-30' larda iken Avrupa da eksi faiz var veya yıllık yüzde 1-2 mertebesinde. Bir işveren, yüzde 1-2 veya 0 faizle bu parayı aldığı takdirde artık sanayiyi, bacaları, fabrikaları düşünmek gerekir. Onun için özellikle faiz lobisine prim vermemek için hepimiz buna karşı mücadele etmeliyiz. Mümkün mertebe paranızı ekonomiye kazandırın, yanınızdaki esnafı, müteahhidi destekleyin. Belki az kazanırız fakat ileride kendi kendimize yatırım yapmış oluruz. Ülkenin, milletin ve toplumun refahı için bu parayı yatırıma yönlendirmemiz gerekiyor. Özellikle ürettiği yerli mallara daha dikkat ve özen gösterirlerse inanıyoruz bu para bizim içerimizde dönecektir. Yoksa yabancı menşeli bankalar ve diğer insanlara verildiği takdirde daha ciddi sıkıntılara, dar boğazlara gireriz." (Ramazan Zeren, Hamza Adiyaman - İLKHA)