• DOLAR 34.364
  • EURO 37.046
  • ALTIN 2966.393
  • ...
Fizyoterapistler atama bekliyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

1961 yılında Hacettepe üniversitesinde 30 öğrenci ile başlayan Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümü, geleceğin en önemli mesleklerinden biri olarak görülüyordu. Fakat gelinen noktada işler, bu bölümü tercih edenler için pek de umulduğu gibi gitmedi. Şu an binlerce fizyoterapist atanmak için bekliyor.

İşsizler ordusunun hiç görünmeyenleri arasında yer alan binlerce fizyoterapist, kadro alacakları günü bekliyor.

Artık kendilerinin de görülmesini ve yapılacak atamalarla sıkıntılarının giderilmesini isteyen fizyoterapistlerin içinde bulunduğu zor durum, 2008 yılından bugüne özetlendiğinde sorunun boyutlarının ne kadar çarpıcı olduğu ortaya çıkıyor.

2008 yılında toplam 427, 2009 yılında 3 bin 750, 2010 yılında 4 bin 100 Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümü öğrencisi eğitim hayatına başladı. Günümüze gelindiğinde toplam 88 üniversitede Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümünden 22 bin mezun fizyoterapist bulunuyor. Yani işsizler ordusunun diplomalı, hem de sağlık alanında ehliyeti olan 22 bin kişiden söz ediyoruz.

Mevcut 88 üniversite yıllık 5 bin 600 mezun verme kapasitesinde, ancak bu kapasitenin bin 500'ü çeşitli sebeplerle boş kalmış. Bu sebeplerden en önemlisi ise atama sıkıntısı.

İlk mezunlarını 2012 yılında veren Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümünden 2012 KPSS sınavı ile birlikte toplam 250 kişi atandı. 2014 KPSS ile 370 kişinin ataması gerçekleştirildi. 2016 KPSS ile birlikte 450 kişilik bir atama oldu. 2008 yılından 2018 yılına gelene kadar her yıl verilen mezun sayısında 10 kattan fazla artış meydana gelmişken atama sayılarında ise sadece 200 kişi artmış, bu da mesleğin geleceğini yok etmeye başlamış.

80 milyonluk ülkede kamuda yer alan fizyoterapistlerin sayısının bu kadar az olması, hastalarla fizyoterapistlerin buluşmasını geciktirerek, tedavi sürelerinin çok uzun olmasına neden oluyor. Bu olumsuzluklar, hastaların şikayetlerinin kronikleşmesine ve cerrahi işlem uygulanmasına kadar gidiyor. Tüm bu aşamalar doktorlar ve hastaneler için ekstra zaman kaybına ve devlet için ciddi oranlarda maddi kayba neden oluyor.

Kaldık ki, şimdi herhangi bir kamu hastanesine gittiğinizde fizik tedavi için aylarca beklemeniz gerekiyor. Çünkü yeteri kadar teknik ekipman, sağlık personeli, fizyoterapist bulunmuyor.  

Soruna ilişkin 2018 rakamları da oldukça dikkat çekici

Geçtiğimiz yıl KPSS sınavına 16 bine yakın fizyoterapist girmiş ve ilk 1000 kişinin içerisinde sadece 200 fizyoterapist bulunuyor. Fizyoterapistlerin korkusu, alımların artmaması durumunda 2018 KPSS ile yapılan atamaların 92-93 puanla kapatılma olasılığı.

Fizyoterapi ve Rehabilitasyon mesleğini, içinde bulunduğu zor durumdan çıkarmak için fizyoterapistlerin devletten kimi beklentileri var ve bunu çeşitli sosyal medya platformlarında şu şekilde özetliyorlar:

-İlk etapta beş bin kişilik bir kadro verilmesi, mesleğimiz ve fizyoterapistler için yeni bir umut ışığı olacaktır. Sağlık Bakanlığı daha önce Maliye Bakanlığı tarafından onaylanmış fizyoterapistlere verilen bin 200 kişilik atama sözünü de yerine getirmemiştir. 2018 KPSS döneminde verilen sözlerin artık tutulması, işsizlik problemimizin çözümü için beş bin kadro verilmesi gerekmektedir.

-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "hayalim" dediği şehir hastanelerine çeşitli meslek gruplarının KPSS ile ataması yapılmasına karşın fizyoterapistlerin taşeron olarak alınması bizlerin "hayallerini" yıkmıştır ve adalet mefhumunun anlamını yitirmesine sebep olmuştur.

-Her atamada en az beş bin ataması gerçekleşen hemşirelerin devlet hastanelerinde fizyoterapist eksikliği sebebiyle çalıştırılmasının engellenmesi ve boş kadroların fizyoterapistler ile doldurulması gerekmektedir. Bu sayede hem hemşirelere binen yük azalacaktır hem fizik tedavinin etkinliği artacak hem de fizyoterapist atamasında artış sağlanacaktır.

-Ülkemizde 22 bin fizyoterapiste 2 bin fizyoterapi hekimi düşmektedir. Ancak Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümü uyguladığı yenilikçi tedaviler, alternatif metotlar ile birçok alanda (ortopedi, nöroloji, kardiyoloji...) yer alan hekim ile çalışmasının sağlanması gerekmektedir. Bu sayede her hastaya cerrahi müdahale yapılmadan iyileştirilmesinin sağlanması ve devlete gereksiz yere masraf olmasının da önüne geçilmesi hedeflenmelidir.

-Toplum sağlığı, halk sağlığı ve son olarak obezite merkezlerine fizyoterapist ataması yapılarak hastanelerde aylarca sıra bekleyen ve bu süre zarfında hastaların rahatsızlıklarında kronikleşmenin önüne geçilmesi sağlanacaktır.

-2018 KPSS döneminde 90 puan alan bir fizyoterapist kendi branşında 650-700 arasındadır ve her zaman ki alımlar yapılırsa 90 puan ile atanamama ihtimali çok yüksektir. Başka hiçbir sağlık branşında 90 ve üzeri puanla atanamayan yoktur. Türkiye geneli ilk 1000'de 200, ilk 1500'de 300 fizyoterapist bulunmaktadır. KPSS'nin net bir şekilde en başarılı sağlık bölümüyüz ve en büyük istediğimiz puanlar da göz önünde bulundurularak adil atama yapılmasıdır. (Fırat Arslan- İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir