Hz. Asiye
Nil kraliçesi Âsiye, itaatinin ve sadakatinin karşılığında Allah Teâlâ`nın indinde öylesine has bir makama ulaşmış ki, Hz. Resul-i Ekrem (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır:
Said Yahya
Nil kraliçesi Âsiye, itaatinin ve sadakatinin karşılığında Allah Teâlâ’nın indinde öylesine has bir makama ulaşmış ki, Hz. Resul-i Ekrem (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır:
“Cennet kadınlarının en üstünleri Hatice Binti Huveylid, Fatıma Binti Muhammed, Meryem Binti İmran, Firavun Zevcesi Âsiye Binti Muzahimdir.” (Ahmed B. Hanbel, Müsned)
Mısır’da Firavunun zulmü altında yaşayan İsrailoğulları vaad edilmiş topraklara yetişmek ve Firavunun zulmünden kurtulmak için çok mücadele ettiler. Firavun onlardan bazılarını köle, bazılarını hizmetçi ve bazılarını da amele olarak çok zor işlerde çalıştırıyordu. Gördüğü bir rüya üzerine İsrailoğullarının doğan erkek çocuklarını öldürtüyordu. Hz. Musa kurtuldu ve Firavun’un sarayında Hz. Asiye tarafından büyütüldü. Aradan yıllar geçti Hz. Musa Peygamberlik davasıyla ortaya çıkınca ilk iman edenlerden biri de Hz. Asiye oldu.
İbnü’l-Esîr’e göre onun iman etmesine vesile olan olay şöyledir; sarayda bulunan bir hizmetçi kadın iman edince onu fırına atarlar, ruhu melekler tarafından yükselince Hz. Asiye onu görür ve bunun üzerine iman eder. Taberi tefsirine göre ise; Hz. Musa, sihirbazlara karşı galip gelince Hz. Asiye iman eder.
Hz. Asiye’nin iman etmesi üzerine dehşete düşen Firavun ne yapacağını şaşırır. Hz. Asiye her şeye hazırdır, zira kardeşleri her gün zulüm ve işkence görüyordu ve kendisi bütün bunları müşahede ediyordu. Firavun, hanımını çok seviyor ve ona saygı gösteriyordu. Önce kraliçesi Hz. Asiye’yi inancından vazgeçirmek için nasihat etmeye çalışır, çeşitli hileler deneyerek onu geri döndürmek ister. Bazen tatlı laflarla bazen de tehditlerle onu kandırmaya çalışır. Lakin Hz. Asiye davasından vazgeçmez. Bunun üzerine onun kırbaçlanması emrini verir. İşkence yapıldığı bir sırada yanına giderek dininden dönmesi için çaba sarf eder.
Bu yolla onu inancından döndüremeyen Firavun, güneşin altına dört kazık dikilmesini ve Hz. Asiye’nin bunların arasına elleri ve ayaklarından olmak üzere bağlanmasını emreder.
Sonunda göğsü üzerine çok ağırca bir taş bırakılır. Hz. Asiye’nin çektiği işkenceleri görerek davasından vazgeçsin diye Hz. Musa’nın kendisini görmesine izin verilir. Onu gören Hz. Asiye sorar:
- Ey Musa! Söyle bana, Rabbim benden hoşnut mu, yoksa bana kızgın mı?” Hz. Musa:
- Ey Asiye! Göklerin melekleri senin yolunu gözlüyor, Yüce Allah seninle iftihar ediyor... Rabbim buyurdu ki sen ne istersen o muhakkak sana ihsan edilecektir. Hz. Asiye:
“Allah, inananlara da Firavun’un karısını misal gösterdi. O: “Rabbim! Bana katında, cennette bir ev yap; beni Firavun’dan ve onun (kötü) işinden koru ve beni zalimler topluluğundan kurtar! demişti.” (Tahrim Sûresi,11)
Hz. Asiye’nin duası kabul edilir ve şehid olarak canını verir.