`israil`le normalleşme Allah`a, Peygamberine ihanettir`
Cezayir Müslüman Alimler Birliği Başkanı Abdurrezzak Kasum, "israil`le her türlü normalleşme Allah`a, Peygamberine ve müminlere ihanettir." dedi.
CEZAYİR - Cezayir Müslüman Alimler Birliği Başkanı Abdurrezzak Kasum, Arap yetkililerin uluslararası bağlamda değerini ortaya koyan en önemli ölçütün Filistin davası olduğunu belirterek, "israil'le normalleşme Allah'a, Peygamberine ve müminlerine ihanettir." dedi.
Kasum, AA muhabirine Filistin davası, bazı Arap ülkelerindeki İsrail'le normalleşme adımları ve Mağrip Arap Birliği'ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Filistin davasında sorumluluk üstlenmeyenlerin vatanseverliğinden ve inancından şüphe ettiğini söyleyen Kasum, "Arap yetkililerin uluslararası bağlamda değerini ortaya koyan en önemli ölçüt Filistin davasıdır ve günümüzde Filistin'den daha fazla destek ve onayı hak eden başka bir dava da yoktur." dedi.
"israil'le her türlü normalleşme, Allah'a, Peygamberine ve müminlere ihanettir." ifadelerini kullanan Kasum, "Çocuklarımızı katleden, kahramanlarımıza işkence eden, kadınlarımızı hapsedenlerle el sıkışanlar, dökülen kanlarımıza ihanet ediyor, Kuran-ı Kerim'in hükümlerine ve vatanımıza sırtını dönüyor." diye konuştu.
Dünyada vicdan sahibi herkesin Filistin davasının haklılığı konusunda hemfikir olduğunu belirten Kasum, böyle büyük bir fikir birliğinin karşısında yer alanların her şey bir yana insanlığından şüphe ettiğini dile getirdi.
Kasum, İslam dünyasına "Filistin halkının haklarını savunma, onlara her türlü desteği verme ve siyonist israil'i boykot etme" çağrısında bulundu.
Mağrip Arap Birliği'ne etkinlik kazandırılmalı
Kasum, 1989'da Fas'ın Marakeş kentinde kurulan ancak üye ülkeler arasında yaşanan ihtilaflar nedeniyle bu zamana kadar arzu edilen etkinliği bir türlü gösteremeyen Mağrip Arap Birliği'ne ilişkin de değerlendirmede bulundu
Cezayir'in de üyesi olduğu Mağrip Arap Birliği'nin tabeladan ibaret olmayıp daha etkin bir yapıya kavuşturulması gerektiğini ifade eden Kasum, bu bağlamda üye ülkeler arasındaki siyasi çekişmelerin aşılması ve tam anlamıyla bir birlik sağlanmasına yönelik çağrıların dikkate alınmasını istedi.
İstenen "birliğin" sağlanması için öncelikle Mağrip halklarının ve siyasetçilerinin bilinçlenmesi gerektiğini vurgulayan Kasum, "Mağrip Arap Birliği içindeki siyasi anlaşmazlıkları çözmek için tüm kesimlerin fedakarlık yapması lazım. Bunun için de sınır kapılarının açılması, kontrol noktalarının kaldırılması gibi bazı somut adımlar atılmalı." dedi.
Kasum, "Mağrip ülkeleri arasında vize kaldırılmalı, yalnızca kimlikle geçişler yapılabilmeli. Bu konuda gelişmiş ülkelerdeki uygulamalar örnek alınabilir." diye konuştu.
Mağrip Arap Birliği'nde ekonomik açıdan da birtakım yapılandırmalara ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Kasum, üye ülkeler arasında ekonomik koordinasyon kurulması, ortak para birimine geçilmesi ve gümrük işlemlerinde kolaylık sağlanması gerektiğini ifade etti.
Kasum, kültürel bağlamda da birlik üyesi ülkeler arasında eğitim ve öğrenci değişim programları gibi bir dizi adımlar atılmasının önemine işaret etti.
Kaşıkçı cinayeti İslam dünyası için kara bir leke
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'ın İstanbul'daki Başkonsolosluğunda vahşice öldürülmesini de değerlendiren Kasum, bu cinayetin İslam dünyasının alnında kara bir leke olduğunu söyledi.
Kasum, insanlık dışı bir portre çizen bu vahşi cinayetin İslam dünyası algısını olumsuz etkilediğini dile getirdi.
Kaşıkçı cinayetinin ardından tartışmalar sürerken Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Cezayir'e yaptığı ziyarete ilişkin ise Kasum, söz konusu ziyaretin uluslararası ilişkilerle alakalı siyasi bir konu olduğunu belirterek, sorumluluğun ülkeyi ziyaret etmek isteyenlere kapıları açan Cezayir yönetiminde olduğunu söyledi.
Kasum, "Bu, benim Veliaht Prensin politikalarını onayladığım anlamına gelmiyor. Özellikle Suudi Arabistan'da alimlerin yalnızca ülkede yaşananlar hakkında yorum yaptığı için gözaltına alınmasına ve hapsedilmesine tamamen karşıyım." ifadelerini kullandı.