"Bir Bilenle Bilge Nesil" Okur-Yazar Buluşması'nda konuşan Gazeteci-Yazar Abdurrahman Dilipak, "Geçmişin bilgi birikimi ve geleceğin umuduyla, bugünümüzü yeniden inşa edeceğiz. Yaşadığımız coğrafyanın şahidi olacağız. Biz, Allah'ın rızasının tecellisinin, vesilesi olan bir nesil olacağız. Allah'ın rızasından başka bir gayemiz yoktur." dedi.

Eğitim-Bir-Sen Bingöl Şubesi tarafından organize edilen "Bir Bilenle Bilge Nesil" Okur Yazar buluşması programı yapıldı.

Bingöl Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Kongre Merkezinde düzenlenen "Bir Bilenle Bilge Nesil" Okur Yazar Buluşması programı Kur'an-ı Kerim Tilavetiyle başladı.  Program da Eğitim-Bir-Sen Bingöl Şubesi Başkanı Yunus Kava bir selamlama konuşması yaptı.

Daha sonra Coğrafi Keşiflerin İçyüzü Yazarı Abdurrahman Dilipak, bir konuşma yaptı. Dilipak şu ifadeleri kullandı:

"Eğer coğrafyayı bilmiyorsanız kıbleyi bulamazsınız. Eğer Resulü bilmiyorsanız hiçbir ibadetinizi yapamazsınız. Bütün bilimler bize yaratılmışlığın sırrını öğretir. Bir Müslüman için din ve dünya iç içe geçmiş ruh ve beden gibidir. Eğer Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanız, siz Allah'a doğru yürüyen müminlersiniz. O size koşarak gelecektir. Onun yardımı sizlerin üzerine olduktan sonra yenemeyeceğiniz hiçbir güç yoktur. Allah rızası için verirseniz Allah verdiğinizin karşılığı 10, 100 ve hatta 700 katı size geri verecektir."

"Kavramlarımızın kurumlarımızın yeniden ihya etmek için okuyup öğreneceğiz"

Öğrencilere daha fazla okumaları tavsiyesinde bulunan Dilipak, "4 yılda dört fakülte istiyoruz.  lider olacaksınız. 4 tanede dil istiyoruz. Dünyada ne olup bittiğini anlamak için bir tanesi İngilizce olmalı. Müslümanlarda artık birbirleriyle İngilizce konuşuyor. Birde mazlumların sesini dünyaya duyurmak için İngilizce bileceğiz. İkinci dil olarak Arapça bileceğiz. İnancımız, tarihimiz ve geleneğimizin ne olduğunu anlamak, kendi kaynaklarımıza dönmek için. Kendi kavramlarımızın, kurumlarımızın yeniden ihya etmek için öğreneceğiz. Üçüncü dil, fakültemizin son iki yılını Türkiye Avrupa ve Amerika'da okumayacaksınız. Bu üçünü unutun. Allah'ın arzı geniştir. Atalarımız at sırtında 110 ülkeye gitmiştir. Dünyada 202 ülke var. Atalarımızın 10 ayda gittiği yeri biz 10 saate gidebiliyoruz. Dünyanın her yerinde dostlarınız var. Dostlarınız yoksa bile tebliğe gitmeniz gereken, atalarımızın hiç kimsenin olmadığı yere gittiği zaman mümin olarak, onların çocukları olarak sizin onların işlerinin yarım bıraktı yerden devam etmeniz gerekiyor." şeklinde konuştu.

"Müslümanlar olarak ticaret içinde ilim içinde her yere gideceğiz"

Müslümanlar olarak ticaret içinde ilim içinde her yere gidilmesi gerektiğini ifade eden Dilipak, "Avrupa'ya, Amerika ya giden o kadar çok ki Rusya'ya Japonya'ya, Çin'e gidin. Çin'de 134 milyon Müslüman var. Bu Müslümanlar, Mekke dönemini yaşayan Müslümanlardır. Her yere gidebilirsiniz. Gideceğiniz ülkenin dilini öğreneceksiniz." diye konuştu.

Teknolojiye dikkat çeken Dilipak, "Yazılım dilini öğrenmezseniz makineler size hükmedecektir. Eğer siz makinalara hükmetmek istiyorsanız bir yazılımı öğreneceksiniz. Başka çareniz yok. Yoksa zaten sizin mesleklerinizi robotlar yapacak alacak. İnsansız hava araçları derken,  yarın otomobiller geliştirilecek iş bulamayacaksınız." dedi.

"Biz yeni bir dünya kuracağız." diyen Dilipak, "Onun için her şeyi yeniden düşünmemiz gerekiyor. 4 yılda 4 fakülte, 4 dil ve birde sanat, hayatı daha da güzelleştirmek için, güzeli fark edebilmek için, daha güzel kılabilmek için. Hayatı daha yaşanılır, daha güzel kılmak daha güzel bakmakla mümkündür. Onun için sadece gözümüzün, fırının derdine düşmeyelim. Baktığımız şeyi güzelleştirmeliyiz. O zaman hayat daha güzel olacak. Onun için yeniden düşünmemiz gerekiyor." diye konuştu.

"Allah'ın rızasının tecellisinin vesilesi olan bir nesil olmamız gerekir"

Dilipak konuşmasını şöyle tamamladı: "Her şeyiyle kavramlarıyla kurumlarıyla yeni bir medeniyet kuracağız ama bu medeniyetlerin köklerini tarihte arayacağız. Kökü mazide olan ati olacağız. Geçmişin bilgi birikimi ve geleceğin umuduyla bugünümüzü yeniden inşa edeceğiz. Yaşadığımız coğrafyanın şahidi olacağız. biz Allah'ın rızasının tecellisin vesilesi olan bir nesil olacağız. Allah'ın rızasından başka bir gayemiz yoktur. Kaderimiz, ecelimiz, rızkımız değişmeyecek. Biz kaderimizin tecellisinin vesilesi ameller yapacağız ki biz kendi hakkımızdaki hükümleri değiştirmezsek, Allah bizim hakkımızdaki hükmünü değiştirmeyecek. Onun için bir saniye boş geçecek zamanımız yok. Boşa harcayacak bir kuruş paramız yok. 300 milyon aç çocuğumuz var. Belediyede işe girip kendi karnımızı doyurmak ailemize yardım etmek değil. Biz yeryüzünde hakkın ve halkın gören gözü, işiten kulağı, tutan eli haykıran sesi olacağız inşallah. Onun için daha çok okumamız, daha çok çalışmamız, daha dürüst, daha bilgili, daha cesur olmamız gerekiyor. Allah sizin elinizle zalimleri cezalandırsın ve mazlumlara yardım etsin." (Nihat Kanat-İLKHA)