"Başörtüsü serbestliği anayasal güvence altına alınmalı"
HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Mehmet Nakşi Erat, başörtüsü serbestliğinin yönetmelikle değil anayasayla güvence altına alınması gerektiğini söyledi.
HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Mehmet Nakşi Erat ve beraberindeki bir heyet, geçtiğimiz haftalarda güven tazeleyerek yeniden seçilen Eğitim-Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök'e "hayırlı olsun" ziyaretinde bulundu.
Heyet, Eğitim-Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök ve yönetimi tarafından karşılandı. Samimi bir ortamda gerçekleştirilen ziyarette, Gaziantep'in eğitimin durumu ve yapılması gereken hizmetler konusunda fikir alışverişinde bulunuldu.
Yaptıkları ziyaretle ilgili açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Mehmet Nakşi Erat, güven tazeleyerek yeniden seçilen Gök ve yönetimini tebrik etti.
Eğitim-Bir-Sen'in 6'ncı Olağan Kongresinin Gaziantep'e ve Türkiye'ye hayırlara vesile olmasını temenni eden Erat, "İnancımızla ilgili bir sıkıntı ve engel olduğunda Memur-Sen'i de sahada görüyoruz." Dedi.
Ziyarette Danıştay'ın başörtüsü kararına ilişkinde değerlendirmelerde bulunan Erat, Memur-Sen ve Mustazaflar Cemiyeti ile diğer İslami sivil toplum kuruluşlarının mücadelesi sonucu kamuda getirilen başörtüsü serbestliği kazanımının anayasal güvence altına alınması gerektiğini söyledi.
"Başörtüsü serbestliği sadece bir yönetmelikle ayakta duruyor"
28 Şubat sürecinde kronikleşmiş bazı sorunların olduğunu hatırlatan Erat, "Başörtüsü meselesi ülkemizde gerçekten kriminal sonuçları olan bir mesele idi. Bununla ilgili o dönem bizim camiamız da bir temel oluşturdu. Memur-Sen de ülke genelinde bir imza kampanyası başlattı, bu konuyu meclise ve gündeme taşıdı. Başörtüsü ile ilgili de Allah'a hamd olsun ki kısmen de olsa ülkemizde çözüldü. Genç kızlarımızın kampüslerde coplanması, farklı bir muamele görmesi ehli iman için sonuçları çok can yakıcıydı. Bu sorun çok ciddi anlamda bizi üzen bir meseleydi. Çünkü malum, ülkemizin yüzde 99'u Müslüman'dır. Ama maalesef yönetildiğimiz kanunlar inancımızla, örfümüzle ve tarihimizle uyuşmuyor, zihin kodlarımızda uyuşmuyor. Tamamıyla batının müstemleke kanunlarıdır. Bununla beraber bu konuda da ciddi adımlar atıldı ve Allah'a hamdolsun kısmen de olsa başörtüsü sorunu çözüldü. Kısmen diyorum çünkü halen tam manasıyla anayasal güvence altına alınmadı. Sadece bir yönetmelikle şu anda ayakta duruyor." diye konuştu.
"Başörtüsü serbestliği anayasal güvence altına alınmalıdır"
HÜDA PAR olarak, başörtüsü serbestisini, bireyin din ve vicdan hürriyetinin önündeki bütün engellerin kaldırılmasını anayasal güvence altına alması çağrısında bulunduklarını belirten Erat, "Bununla ilgili de parti olarak çok defa dile getirdik; başörtüsünün anayasal güvence altına alınması gerektiğini söyledik. Geçtiğimiz günlerde malumunuz Danıştay'da bir savcı başörtüsüyle ilgili bir açıklama yaptı. Özellikle ordudaki başörtülü bayanlarla ilgili bir açıklama yaptı. Yani başörtüsü eğer ki anayasal güvence altına alınmazsa sürekli birileri bunu kaşıyacaktır. Yine başka bir hükümette gelirse çok kısa bir zamanda bu yönetmeliklerin hepsini değiştirebilecektir. Ama eğer ki başörtüsü bir anayasal güvence altına alınmış olsaydı, kesinlikle böyle bir şey yaşanmazdı." ifadelerini kullandı.
Eğitim-Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök ise HÜDA PAR heyetinin kendilerine yaptıkları bu ziyaretten dolayı memnuniyetlerini dile getirerek teşekkürlerini iletti.
"Bizim davamızın özünde ilây-ı kelimetullah ve İttihad-ı İslam davası var"
Eğitim-Bir-Sen'in, Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı bir sendika olduğunu anımsatan Gök, "Sendika olarak biz, çalışanların ve devlet hizmeti gören memurların başta özlük hakları, özgürlük mücadelesi, ekonomik ve sosyal hakları ile ilgili her alanda çok güzel çalışmalar yürütüyoruz, çok ciddi kazanımlar elde ediyoruz. Ama bunun ötesinde de bizim sendikamızı belki diğer sendikalardan ayıran en temel özellik; bizim bir mefkûremiz var, bizim bir davamız var. Bu davanın da özünde ilây-ı kelimetullah ve İttihad-ı İslam davası var." ifadelerini kullandı.
"Dünyaya ihtiyaç duyduğu adaleti yeniden tesis edecek tek medeniyet İslam medeniyetidir"
Gök, "Dolayısıyla dünyanın birçok yerinde kan, zülüm ve gözyaşı var. Bunu tersine çevirecek, dünya mazlumlarının gözyaşlarını silecek ve dünyaya ihtiyaç duyduğu adaleti yeniden tesis edecek tek medeniyet İslam medeniyetidir. Bunun da gerçekleşebilmesinin de tek yolu 'İttihad-ı İslam' dediğimiz Müslümanların bir araya gelip birbirine sarılması ve kenetlenmesidir. Onun için de ümmetin hiçbir ferdini bir diğerinin önüne koymamak lazım. O yüzden özellikle de kavmiyetçi anlayışlardan uzak durulması gerekiyor. Çünkü Peygamber Efendimiz, 'Arap'ın Acem'e, Acem'in Arap'a bir üstünlüğü yoktur' buyuruyor. Kimsenin kimseye bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvadadır. Dolayısıyla biz dünyaya bu pencereden bakıyoruz. O yüzden gerçekten dünyanın neresine giderseniz gidin ümmetin gözü Türkiye'dedir. Sadece ümmetin değil, dünya mazlumların gözü Türkiye'dedir." şeklinde konuştu.
Ziyaretin sonunda İl Başkanı Erat, Gök'e Kur'an-ı Kerim hediye etti. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)