Diyarbakır'da 2016 yılında gençleri kötü alışkanlıklardan uzaklaştırıp, manevi eğitimlerine katkıda bulunmak amacıyla kurulan Diyarbakır 639 Spor Kulübü, futbol, atletizm, judo ve karate gibi branşlarda çalışmalarını sürdürüyor.

Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüne ait halı saha ve bazı özel sahalarda antrenmanlarını yapan kulüp üyesi sporcular, antrenörler eşliğinde yeteneklerini geliştiriyorlar.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan kulübün kulüp sorumlusu İbrahim Erdoğan, topluma ahlaklı sporcular kazandırma gayreti içinde olduklarını söyledi.

Erdoğan, "Bu sene 9 kategoride faaliyetimiz var. Futbolda çeşitli yaş gruplarımız var. Şu anda sahamız, tesisimiz olmadığı için gelen bütün kardeşlerimizi takıma alamıyoruz. Eleme usulüyle özellikle genç kardeşlerimizi, 10-20 yaş arasında olanları elemeye tabi tutuyoruz. Yetenekli olanları takımımıza kazandırıyoruz ve lisans çıkarıyoruz. Futbol dışında atletizm, kick boks, judo ve karate gibi branşlarımız da var. Türkiye Futbol Federasyonu eskiden lisansı parayla çıkarıyordu. Şu anda ise lisanslar ücretsiz çıkarılıyor. İlk defa lisans çıkardığınız zaman bunu ücretsiz yapıyorlar. Aynı gün içerisinde çıkarıp, mesela yarın da maça yetiştiriyorlar. Bizim şu anda 100'e yakın lisanslı sporcumuz var. Özellikle küçük kardeşlerimiz, 9-15 yaş arası kardeşlerimiz bizlere geliyorlar, başvuruyorlar. Biz de yetenekli kardeşlerimize lisans çıkarıyoruz." dedi.

"Spor yapan bireyler derslerinde daha başarılı"

Sporculara öncelikle ahlak dersi verdiklerini dile getiren Erdoğan, şunları söyledi: "Özellikle profesyonel takımlarda birçok ahlaksızlık ve çirkeflik oluyor. Bu bağlamda biz, kardeşlerimize öncelikle ahlak dersi veriyoruz. Her antrenman başı ahlaki özelliklerden bahsediyoruz, ahlaklarını geliştiriyoruz. Daha sonra bazı antrenörlerimizin tecrübelerinden faydalandırarak, onlara katkıda bulunuyoruz. Şunu özellikle belirtmek istiyorum: Aileler çocuklarını bir spor aktivitesine gönderdiği zaman sanki çocukları bundan dolayı derslerine çalışmayacakmış gibi görüyorlar. Hâlbuki araştırmalara göre, spor yapan bireyler derslerinde daha başarılı. Mesela futbol oynayan bir insan, sahada saliseler içerisinde karar verebiliyor. Bu da çocuğun akli gelişimini daha iyi yönde etkiliyor. Dolayısıyla aileler bunlardan korkmasınlar. Biz, bütün çocuklarımızın en üst derecede puanlar alarak, üniversitelerde okumasını istiyoruz ama bunun yanında sportif faaliyetlerde de bulunmalarını istiyoruz."

"Topluma ahlaklı sporcular kazandırmak istiyoruz"

Bazı öğrencilerinin tıp veya hukuk gibi fakülteleri kazanmak istediklerini anlatan Erdoğan, "Buna rağmen gelip, düzenli bir şekilde antrenmanlarını yapıyorlar. Bu, 'Gelen her sporcu futbolcu olacak.' demek değildir. Kesinlikle böyle bir şey demiyoruz. Kardeşlerimizin böyle bir yetenekleri varsa üst liglerde oynamalarını da istiyoruz. Mesela geçen aylarda 14 yaş kategorisinde milli takım elemelerine katılıp milli takıma giden bir kardeşimiz oldu. Biz, bunların önünü açmak için elimizden geleni yapıyoruz. Futbol anlamında da gerçekten yetenekli kardeşlerimiz var. Bizler bu cevherleri ortaya çıkarıp inşallah topluma en başta ahlaklı sporcular ve daha sonrasında sportif anlamda bazı şeyler kazandırmak istiyoruz. Tüm veli ve kardeşlerimiz bize ulaşabilirler. Gelip burada antrenörlerimiz eşliğinde sporlarını yapabilirler." ifadelerini kullandı.

"Hocalarımızın ahlaki değerlerini örnek alıyoruz"

İMKB Fen Lisesi 11'inci sınıf öğrencilerinden Siyasebent Birsen, okul dışındaki zamanlarını futbol oynayarak geçirdiğini söyledi. Birsen, "En azından yararlı bir aktivite yapıyoruz. Dışarıda çevrenin kötü olduğunu biliyoruz. İyi oluyor. Futbolu seviyoruz, oynuyoruz. Çevremizin iyi olması insanı etkiler. Arkadaşlarımız neyse biz de oyuz. Burada birlikte namazımızı kılıyoruz, iyi insanlarla çalışıyoruz. Zaten hocalarımız tanınmış saygılı insanlar. Onların ahlaki değerlerini örnek alıyoruz." şeklinde konuştu.

Bağcılar Anadolu Lisesi öğrencilerinden Muhammet Tekdağ ise "9'uncu sınıf öğrencisiyim. Sabahları okula gidiyoruz, dönüşte ise antrenman yapıp, futbol oynuyoruz. Eve gidince bayağı vaktimiz kalıyor. O vakitlerde de ders çalışabiliyoruz. Burada en azından sosyal bir faaliyet icra ediyoruz. Arkadaşlarla daha fazla vakit geçiriyoruz. O yüzden bize de yararlı oluyor. Yaşıtlarım da bizim gibi sosyal aktivitelere katılsın, bizim arkadaşlarla iyi vakit geçirsin." dedi. (Hamza Adiyaman - İLKHA)