Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından, bazı vergi, harç ve cezaların artırılmasında kullanılacak olan yeniden değerleme oranı, 30 Kasım 2018 tarihinde yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile belirlendi. Buna göre; trafik cezaları, motorlu taşıt vergisi, pasaport ve ehliyet harçlarında yüzde 23.73 oranında artış öngörülüyor.

Söz konusu artışlara tepki gösteren vatandaşlar, özellikle trafik cezaları hususunda zam yapılacağına sürücü ve yayalara eğitim verilmesinin daha faydalı olacağını belirttiler.

Diyarbakır'da taksicilik yapan Hacı Gülmez, sadece bir ayda 700-800 TL trafik cezası ödemek zorunda kaldığını söyledi.

Gülmez, "Vallahi bu işe isyan ediyorum. En ufak şeyde bile ceza geliyor. Artık bunu ödeyecek durumda değiliz. Geçen aydan beri en ufak şeyler için 700-800 TL ceza vermişim. Bugün haber geldi, bir ceza daha gelmiş. Bu kadar da olmaz. Devlet, 'Cari açığın yüzde 12'sini trafikten karşılayacağız.' diyor. Yani adamlar keyiflerine göre yazıyorlar, gerçek bu." dedi.

"24 saat zamlarla yaşıyoruz"

Gece gündüz zamlarla yaşadıklarını anlatan sürücülerden Mehmet Can, şunları söyledi: "Bizimkiler gece zam, gündüz zam yapıyorlar. 24 saat zamlarla yaşıyoruz. Durumu iyi olan fazla farkına varmıyor. Durumu olmayan da hakkını savunamıyor. Mesela Fransa'da benzine zam yapılmış ve halk komple ayaklandı, Avrupa'da öyle. Devlet mecburen geri adım attı. Bizde mecburiyet yok. Konuşan sopayı yer ve içeriye girer. Kimse korkudan doğru dürüst konuşamıyor. Zor durumdayız, hakikaten insanlar çok zor durumda. Haklarımızı savunamadığımız için bize sıkıntılar geliyor, korkuyla yaşıyoruz. Memlekette bu korkuyla yaşasak ne yapacağız? Bu memleket hepimizindir, hep birlikte bu memlekete sahip çıkacağız. Işıktan geçtin mi bin, 700 veya 800 TL ceza alıyorsun. Bu insan zaten bin 500 TL'ye çalışıyor. Nasıl araba alacak ve cezasını ödeyecek? Gerçekten insanlar çok zor durumdalar."

"Cezalara zam yapılacağına eğitim verseler kazalara engel olunabilir"

Dolmuşla şehir içi yolcu taşımacılığı yapan Mehmet Salih Kaçan, "Trafik cezası sadece sömürgeliktir, başka bir şey değil. Bu cezaları yazacaklarına ya da cezalara zam yapacaklarına birçok kişiye eğitim semineri verseler bu, kazaların önünde daha çok engel olabilir." ifadelerini kullandı.

"Vatandaşın kendi can güvenliğini sağlaması lazım"

Kazaların önüne geçmek için eğitim verilmesinin daha faydalı olacağını kaydeden İlhami Salmış da "Türkiye batmış durumda. Milleti soymaya çalışacaklar. Kazaların önüne geçmek için böyle müeyyide uygulanmaktansa eğitim daha iyi olur. Çünkü vatandaşın kendi can güvenliğini sağlaması lazım." şeklinde konuştu.

"Önce eğitim, sonra müeyyide"

Emekli öğretmen Osman Köseoğlu ise "Birtakım işlerin yaptırımı olmalı. Cezalar caydırıcı olmalı ancak hangi yasa, kanun, ceza ve müeyyideyi uyguluyorsanız uygulayacağınız kitleye eğitim vermeniz gerekir. Bizim yayalarımız eğitimden geçmemiş, şoförlerimiz yeterli eğitimi almıyor. Dolayısıyla her konuda olduğu gibi trafikte de bu sorunlarla ilgili kültür yoksunuyuz. Onun için önce eğitim, ondan sonra müeyyide diyorum. İleri ülkeler bunu halletmiş. İleri ülkelerde böyle bir trafik problemi yok. Kural, noktası noktasına işliyor. Bizde maalesef birtakım cezalar uygulanamıyor. Maalesef 'Ben falan kişiyim.' deyip nüfuzumu kullanıyorum, ceza uygulayıcısına birtakım yaptırımlara girebiliyorum. Bunlar hoş değil, caydırıcı da değil. Onun için cezalar mutlaka caydırıcı olmalı." dedi. (Hamza Adiyaman, Muhammed Said Aksoy - İLKHA)