Yargıtay 16'ncı Ceza Dairesi'nin, FETÖ tarafından kurulan kumpas davasında HÜDA PAR genel başkan yardımcılarından Sait Şahin, Mehmet Bahattin Temel, milletvekili adaylarından Fikret Gültekin'in cezalarını onamasına tepkiler gelmeye devam ediyor.

İLKHA mikrofonlarına konuşan Mardinliler, skandal olarak belirttikleri kararın adalete olan güveni ciddi anlamda sarstığını söylediler.

HÜDA PAR Mardin İl Başkanı Burhan Aydın, davanın hukuksuz bir şekilde açıldığına dikkat çekerken, vatandaşlardan Bülent Aslan ise kararla birlikte FETÖ ahtapotunun kollarının tamamen kesilmediğinin anlaşıldığını söyledi.

Esnaf Şeyhdavut Kürçe, kararı kınadıklarını açıklarken 12 Eylül mağdurlarından Emin Karakulak da Yargıtay'ın HÜDA PAR yetkilileri hakkında verdiği kararın Türkiye'nin geleceği açısından hiç iç açıcı olmadığını belirtti.

Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cemil Aydoğan, HÜDA PAR yetkilileri hakkında verilen kararın hukuk ve demokrasiyle bağdaşmadığını ve kararın geri alınmasını isterken, HÜDA PAR Kızıltepe ilçe Başkanı Abdullah Kavan da FETÖ'nün oluşturmuş olduğu devlet hafızasına dikkat çekti.

 "Türkiye'de oturmuş bir adalet sistemimiz yok"

HÜDA PAR Mardin İl Başkanı Burhan Aydın, davanın hukuksuz bir şekilde açıldığına dikkat çekerek "Çeşitli kumpaslarla dolu, mesnetsiz ve hukuksuz bir davaydı. Hâkiminden savcısına bu davayı açan herkesin bir şekilde FETÖ davasından yargılandığı bir dava... Maalesef Türkiye'de oturmuş bir adalet sistemimiz yok. Güven veren, insanlara hakkını iade edecek, insanların hakkını muhafaza edecek bir sistemden mahrumuz. Buda hepimizi incitiyor. Adalet mülkün temelidir, mülk sarsılır ve eğer adalet sistemi düzeltilmese hepimizi zarar göreceğiz. Bir siyasi partinin genel başkan yardımcıları bu şekilde basit kumpaslarla, çeşitli yargı aşamalarından geçip cezalandırabiliyorlarsa, sıradan vatandaşların hay haline... Bu kadar basit olmamalıydı çeşitli hilelerle kurulmuş kumpaslar neticesi verimmiş bir cezanın bu kadar üst bir mahkemeden onaylanması büyük bir fecaattir."

"Adalete güven ciddi anlamda sarsmıştır"

Adaletin yeniden tesis edilmesi için herkese görev düştüğünü belirten Aydın, "Adalet sistemini yeniden inşa etmek zorundayız, yoksa kesinlikle hepimiz bir şekilde zarar göreceğiz.  Adalet herkese lazım olan su gibi ekmek gibi bir ihtiyaçtır. Beraber yaşama kültürünü gerektirdiği insanların hakkını hukukunu muhafaza etmek için kurulmuş adalet kurumlarının bugün adalet dağıtmaktan yoksun olması aksine çeşitli mağduriyetlere bu kadar üst perdeden sebep vermemsi çok düşündürücüdür. Toplumsal dayanışmayı yok eden, toplumsal güveni ortadan kaldıran, toplumun yargıya güvenini çokça zedelemiştir. Bir partinin üst düzey yöneticilerine kurulmuş bir kumpas olduğu tescillenmiş bir davanın üst yargıda onaylanmış olması adalete olan güveni ciddi anlamda sarsmıştır." diye konuştu.

 "FETÖ ahtapotunun kolları tamamen kesilmiş değil"

HÜDA PAR yetkilileri hakkında Yargıtay'ın verdiği onama kararını haberlerden öğrendiğini söyleyen vatandaşlardan Bülent Aslan, onama kararının hukuksuz olduğunu söyledi.

Aslan, "Maalesef FETÖ ahtapotunun kolları tamamen kesilmiş değil, uzandığı kollar hala var. Haberlerden takip ettiğine göre bu kararı veren hâkim ve savcılar FETÖ'den yargılanıp cezaevindeler. Ama maalesef mevcut hükümet buna niye sessiz kalıyor niye el atmıyor bizde anlamış değiliz. Daha önce bu tür mağduriyetler özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesinde çok yaşandı. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra hepimiz biraz rahatlayacağız dedik ama maalesef bunun üzerine yeni vakalar yaşıyoruz. Daha önce yaşanmış mağduriyetlerin giderilmesini beklerken şimdi daha çok ürkütücü kararlar ortaya çıkıyor bizde buna akıl erdiremiyoruz." dedi.

"Yargıtay'ın verdiği karar kabul edilemez"

Esnaf Şeyhdavut Kürçe ise Yargıtay'ın HÜDA PAR yöneticileri hakkında verdiği kararda art niyet gördüklerini, kararın kabul edilemez olduğunu belirterek, kınadığını söyledi.

"Burada karanlık bir el var"

12 Eylül mağdurlarından Emin Karakulak da Yargıtay'ın HÜDA PAR yetkilileri hakkında verdiği kararın Türkiye'nin geleceği açısından hiç iç açıcı olmadığını belirtti.

Karakulak, "12 Eylül darbesi ve 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili yargı kararları daha halledilmezken, kalkıp bir siyasi partinin yöneticileri hakkında dava açmak ve ceza vermek Türkiye'nin demokrasisine, özgürlüğüne istikrarına huzuruna yeni bir sorun teşkil edecektir. Burada karanlık bir el var, Türkiye her ne kadar düzlüğe çıktığında yeni sorunlar çıkmakta, yeni davalar açmakta, yeni oyunlar tezgâhlanmakta bunlar çok yanlış ve tehlikelidir verilen karar yanlıştır ve kınıyorum ve lanetliyorum." Yapılan yanlışın düzeltilmesini talep ediyorum." dedi.

"FETÖ'cü yargıçların kararına itibar edilemez"

HÜDA PAR yetkilileri hakkında verilen kararın hukuk ve demokrasiyle bağdaşmadığını söyleyen Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cemil Aydoğan, şunları söyledi:

"Bütün Türkiye kamuoyunun bildiği gibi FETÖ davasından mahkûm olan yargıçların böyle bir kararına itibar edilemez. Yargıtay'ın böyle bir karara onay vermesi bu bir anlamda FETÖ yargıçlarının da meşrutiyetini ortaya çıkar, yani onlara güven duyulduğu bir göstergesi olarak görmek lazımdır. HÜDA PAR, özellikle Türkiye'de yasayla kurulmuş demokratik bir partidir. Kendi talepleri dışında herhangi bir davranış içerisine girdiğine tanık olmadık. Bu kararı kınıyorum kararın yeniden gözden geçirilmesini ve HÜDA PAR yöneticileri hakkında verilen kararın geri alınmasını istiyorum."

"FETÖ'nün oluşturmuş olduğu bir devlet hafızası vardır"

Verilen kararın hukuk çerçevesinde işlenmeyen bir karar olduğunu vurgulayan HÜDA PAR Kızıltepe ilçe Başkanı Abdullah Kavan, verilen onamanın siyasi bir karar olduğuna dikkat çekti.

Kavan, "Bunun ana temelini oluşturan özellikle FETÖ'nün oluşturmuş olduğu bir devlet hafızası vardır. Maalesef FETÖ'nün oluşturmuş olduğu bu hafızaya göre birçok kişi, kurum ya da siyasi parti temsilcileri, yöneticileri bu hafızaya göre değerlendiriyorlardı. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında daha önce yaşanan mağduriyetlerin ortadan kalkacağı yönünde bir ümit oluşmuştu bir siyasi parti olarak biz de çok umutlanmıştık. FETÖ mağduru cezaevinde bulunanların çıkacağı yönünde bir öngörü vardı. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bu mağduriyetlere işaret etmişti. Ama maalesef şimdiye kadar adım atılmadı." dedi.

"Eski Türkiye'nin yeniden hortladığı bir dönemi yaşıyoruz"

HÜDA PAR yöneticilerine ceza isteyen ve ceza veren hâkim ve savcıların ya cezaevinde ya da yurt dışına kaçtıklarına işaret eden Kavan, "Ortada kumpaslarla dolu bir dosya var. Geçmiş mağdurları ve mağduriyetleri hesaba katmadan FETÖ'nün oluşturduğu devlet hafızasıyla eğer yeniden birilerini mağdur ediyorsanız ve Yargıtay bu cezayı onaylıyorsa bu skandal bir karardır. Bunun sadece HÜDA PAR yetkilileri değil, bütün vicdan sahibi olan Türkiye içerisinde bir adaletin tesis edilmesiyle ilgili endişesi olan herkes başta hükümet olmak üzere bunu görmesi gerekir. Eğer hükümet bunu görmese, üzerine gitmese, eğer devlet sağır ve dilsizleri oynuyorsa bugün oluşturulan adaletsizlik kendisine de dokunacaktır. Oluşturulan vesayet sadece dindar kesimleri değil, sadece geçmişte haksızlığa uğramış kesimleri değil bugün bizzat iktidarın başta Recep Tayyip Erdoğan'ın ayaklarının altını da oyuyorlar. Eğer siz adaletten uzaklaşırsanız yarın bu sizin karşınıza da çıkacaktır. Özellikle bu dosyayı takip edenlerin kumpaslarla hazırlanan HÜDA PAR yöneticilerine verilen cezanın baskıcı vesayetin yeniden bir yoklama yaptığı ve eski Türkiye özlemi içerisinde olanların yeniden hortladığı bir dönemi yaşıyoruz." ifadelerini kullandı. (M. Salih Keskin, Mehmet Aslan - İLKHA)