Geçen yıl 6 bin 547 kişi bruselloz hastalığına yakalandı
Hayvanlardan insanlara geçen hastalıklarla ilgili açıklamada bulunan Sağlık Bakanı Koca, 2017 yılında 6 bin 457 bruselloz, 37 şarbon, 14 tüberküloz ve bir kuduz vakasının bulunduğunu belirtti.
Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, hayvanlardan insanlara geçen ve ölümcül sonuçlara kadar ulaşan hastalıklarla ilgili sorunu, Sağlık Bakanlığına yönelttiği önergesiyle Meclis gündemine getirdi. Önergeyi yanıtlayan Sağlık Bakan Fahrettin Koca, sadece geçen yıl 6 bin 457 kişinin bruselloz hastalığına yakalandığını açıkladı.
Milletvekili Gürer, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya "2017-2018 yılında zoonotik hastalık saptanan kişi sayısı kaçtır? Bu konuda yurttaşların bilinçlendirilmesine yönelik bir çalışma yapılması düşünülmekte midir?" şeklinde sorular yöneltti.
Gürer'in soru önergesine yazılı yanıt veren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, hayvanlardan insanlara geçen zoonoz olarak tanımlanan hastalıklarla ilgili olarak 2017 yılında 6 bin 457 bruselloz, 37 şarbon, 14 tüberküloz ve bir kuduz vakasının bulunduğunu açıkladı. Bakan Koca, 2018 yılında bu hastalıklarda özel bir artış gözlemlenmediğini ve bu yılın istatistikleriyle ilgili çalışmaların henüz tamamlanmadığını bildirdi.
Bakan Koca, bakanlıklarının vatandaşları hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar konusunda bilinçlendirmek ve farkındalıklarını artırmak amacıyla kamu spotu dahil broşür, afiş, çocuklara yönelik boyama kitabı, takvim ve benzeri materyaller hazırlandığını kaydetti.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ise, hayvan ithalatının ve et ithalatının artış gösterdiği son yıllarda, ithal hayvan ve ithal etlerden insanlara bulaşan hastalıklara karşı daha duyarlı davranılması gerektiğini bildirip denetimlerin titizlikle yapılması gerektiğini söyledi.
Gürer, hayvandan insana geçen hastalıkların Türkiye'de çok bilinmediğini ve bu konuda duyarlılığın da yeterli olmadığını kaydederek, bir kişi hastalığa yakalandığında onun hayvan hastalığı olup olmadığının belirlenmesinin uzman hekimler ve laboratuvar verileri ile ortaya çıkabildiğini ancak çoğu zaman hastalığın farklı hastalıklarla benzeşmesi nedeni ile hayvan hastalığı olduğu bilinmeden tedavinin olabileceğinin de uzmanlarca ifade edildiğini söyledi.
Bakanın verdiği rakamların sorunun varlığı ve önemini yansıttığını ifade eden Gürer, "Toplum olarak hayvandan insana bulaşan hastalıklar konusunda daha duyarlı olmalıyız. Özelikle hayvanların aşı ve kontrolleri düzenli takip edilmelidir. Hayvan ile bir arada olanların, hastalıklarında bu yolla da kontrollerinin sağlanması şarttır. Zoonos ile ilgili veriler sınırlıdır. Hayvandan insana bulaşan ve saptanamayan hastalıkların varlığı da konuya daha dikkatli yaklaşımı zorunlu kılıyor. Bir gerçek var ki hayvandan insana geçen hastalıklarda veriler artık kayıtlarda yer buluyor. Rakamlar hastalığın azımsanmayacak durumda olduğunu yansıtıyor. Koyun çiçeği hastalığı gibi siğile benzeyen bir iki ay içinde geçen hastalıkların bilinirliliği de çok düşük. Bakan önemli olanların rakamını vermiş, farklı içeriği ile hayvandan insana bulaşan hastalıklara yönelik uzmanlaşma da gerekli ve şart." dedi.
"Hayvandan insana geçen hastalıklara dikkat"
Gürer, Zoonotik hastalıkların hayvanlardan insanlara bulaşan bakteriyel (yüzde 41,4), viral (yüzde 37,7), paraziter (yüzde 18,3) ve mantar (yüzde 2) enfeksiyonları olarak geniş bir yelpazeye sahip olduğunu belirtti.
Gürer, uzmanların açıklamalarına göre İnsanlarda görülen enfeksiyonların yüzde 60'ının zoonoz olduğunu söyledi.
Dünya'da yaşanan değişimlerin çevresel ve iklimsel etkilerinin yabani ve evcil hayvanlara da yansıması olduğunu anımsatan Gürer, "Zoonotik hastalıklar, sinekler, keneler, kemiriciler veya bunların taşıdığı ikincil hayvanlar (örneğin keneler) yoluyla da insanlara bulaşabilir." şeklinde konuştu.
Gürer, Bruselloz, salmonelloz, tularemi, şarbon, Q ateşi, kampilobakter, kuduz, kırım kongo kanamalı ateşi, kuş gribi, kisthidatik, toksoplazmoz, amibiyazis, sıtma gibi bilinenlerin yanında farklı ülkelerde görülen zika virüsü, Batı Nil virüsü, deli dana hastalığı ile de sorunun gündeme geldiğini ifade etti. Dünya da her yıl 2.5 milyar insanın zoonotik hastalığa yakalanmakta olduğunu ve bunların 2.7 milyonunun ölmesinin de dikkat çekici olduğunu da belirtti.
Türkiye'de son yıllarda ithal hayvan ve et ile oluşan kaygıların zoonotik hastalıklara karşı duyarlılık oluşturduğunu ancak bu alanda yapılması gereken çalışmalar bulunduğunu ifade eden Gürer, bakanlığın sadece kurban bayramlarına yaklaşırken zoonotik hastalıkları ile ilgili açıklamalarıyla toplum bilinçlendirmesinin mümkün olmadığına değindi.
Gürer, "Eğer geleceğimizi, sağlığımızı, çocuklarımızı düşünüyorsak giderek yaygınlaşan bu tür hastalıklara karşı bilinçlendirmeyi geliştirmemiz gerekiyor. Yapacağımız iş çok basit; veteriner sayılarını artırarak hayvanlar üzerindeki denetimleri yoğunlaştırmak. Yeterli veteriner istihdamı yapılmıyor, veterinerler amaç dışı kullanılıyor, veterinerler mutlaka alanlarda olmalılar." ifadelerini kullandı.
"Kemiksiz et ithalatı sonlandırılmalı"
Kemiksiz et ithalatının sonlandırılması gerektiğiyle ilgili olarak defalarca kez açıklama yaptığını anımsatan Gürer, şunları söyledi:
"Kemiksiz etin hastalıklarının saptanması zor olduğu için ne eti olduğu bile belli olmuyor. Bu etlerin tüketilmesi ve hastalıklardan dolayı ileriye dönük riskler artabilir. Bizler muhalefet olarak uyarılarımızı yapıyoruz. Devletin ve onu yönetenlerin bu konuda önlem almak zorunlulukları var. Bunların çözümü için bakanlığın konunun üzerine gitmesi gerekiyor. Çözüm üretmek gerekir. Zoonotik hasatlıkları ile ilgili toplumun bilinçlendirilmesi, kamuoyu oluşturulması şarttır." (İLKHA)