Kızıltepe Dicle İlkokulu, son yaptığı proje ile ülke sınırlarını aşan başarıya imza attı.

Okulda sınıf öğretmeni olarak görev yapan Funda Topçu, öğrencilerin gelişen teknolojiyle birlikte zengin kültürlerini ve sanatlarını unutmaması adına "Unutulan Sanatların İzinde" projesi hazırladı.

Okul idaresi tarafından büyük beğeni alarak desteklenen proje için okulda atölye sınıfı oluşturuldu. Ülkenin her bölgesinde 23 ortak okul ile yürütülen proje, ülke dışında da büyük beğeni alması üzerine Arnavutluk, Azerbaycan ve Bulgaristan'daki 4 okul da projeye dâhil edildi.

Her hafta unutulmaya yüz tutmuş farklı meslekler atölyede ustalar tarafından uygulamalı olarak anlatılırken, 27 proje ortağı okul da öğrencileriyle beraber online bağlantısıyla atölyedeki çalışmaları canlı izliyor.

Her ay farklı bölgelerde okulların yaptığı çalışma ile geçmişteki sanatlar gün yüzüne çıkartılıyor.

Azerbaycan, Arnavutluk ve Bulgaristan'da eğitim veren okulların da aralarında bulunduğu 27 proje ortağıyla atölye çalışmalarında geçmişte kalan sanatları gelecek nesillere aktarmayı hedefleyen Dicle İlkokulu Öğretmeni Funda Topçu, İLKHA'ya yaptığı açıklamada, her ay farklı bir bölgenin geçmişte kalan sanatlarını irdelediklerini söyledi.

"Unutulmaya yüz tutmuş sanatları öğrencilerimizin ayağına getirdik"

Projesinin kurucusu Topçu, "Projemizi temmuz ayında idaremizle paylaştık. İdaremizin de desteğiyle başlattık. Çocuklarımız, sahip olduğumuz bu sanatlarımızı unutmasınlar diye böyle bir proje başlattık. Çünkü çoğu çocuğumuz sanatlardan haberdar değildir. 'Bu sanatları ne yapalım?' diye düşündük. Çocuklarımızı sanata götürmeye imkânımız olmadığı için 'sanatları çocukların ayaklarına getirelim' diye idaremizin de yardımıyla bir sınıf oluşturduk. Bu sınıfta her hafta olacak şekilde bir ustamızla başladık. İlk olarak bakırcılıkla başladık. Bakırcı ustamız geldi, sanatla ilgili çocuklara vuruş teknikleri, hangi malzemeleri kullanacaklarını öğretti. Biz bu projemizi yaparken tam 27 tane ortakla çalışıyoruz. Ortaklarımızın 4 tanesi yurt dışındadır. Arnavutluk, Azerbaycan ve Bulgaristan'da 2 olmak üzere uluslararası ortaklarımız var. Türkiye'den de her bölgeden 3 tane ortak olacak şekilde ortak aldık." dedi.

"Önümüzdeki ay 'telkâriye' başlayacağız"

Her hafta yaptıkları etkinliği canlı yayınlarla yurt içi ve yurt dışındaki ortaklarına sunduklarını dile getiren Topçu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Biz atölyede sanatımızı icra ederken ortaklarımız da çocuklarla bizi izlediler, yeri geldi soru sordular ve ustamız cevap verdi. Bu şekilde giden bir projemiz var. Her ay farklı bir bölge yapıyor projeyi. Ekim ayı Mardin, Doğu ve Güneydoğu bölgesinin tanıtım ayıydı. Bütün tanıtımlarımızı yaptık. Kalaycılık, bakırcılık sanatını çocuklarımıza gösterdik. Önümüzdeki aydan itibaren 'telkâri' şeklinde gümüşçülüğe başlayacağız. Kasım ayında Marmara'yı tanıyoruz. Geçen hafta Sakarya'dan şimşir kaşığı tanıdık. Dün Bursa İznik'ten çocuklarla 'çileciliği' tanıdık. Bu şekilde hem buradaki hem ülkemizin diğer ucundaki unutulmak üzere olan, son ustası kalmış bir sanatı çocuklar tanımış oluyor. Çocukların çoğu böyle bir sanattan yeni haberi oluyor. Yeri geliyor bizim bile haberimiz böyle bir sanattan olmuyor. Çünkü çok kıyıda köşede kalmış, son ustası kalmış. Diğer ortaklarımız bakırcı ustamızla tanıştığında, yaptığı eserleri gördüğünde bir şaşkınlık geçirdiler. Şahmeran'ı çok beğendiler. Hiç Mardin'e gelmemiş, Mardin'i tanımamış ortaklarımız bu sanatı görünce çok mutlu oldular. Hatta birer örnek istediler. Mayıs ayında herkes kendi bölgesinden bir örnek gönderecek, bize de oradan örnekler gelecek ve bütün bölgelerden gelen bu örneklerle Türkiye'nin sanat eserleri diye mayıs ayında bir sergi açacağız."

"Ülke sınırları aşmış olduk"

Projelerinin Mardin açısından tanıtımının yapılması gereken bir proje olduğuna dikkat çeken Topçu, "Gerek Milli Eğitim Müdürlüğünden gerek belediyemizden destek bekliyoruz. Çünkü diğer bölgelerde çok ilgi uyandı. Bu projede kaymakamlıklar, belediyeler, aşırı bir şekilde merak içinde ve bizim yayınımızı merakla izlediler. Biz de yeterli desteği görmek istiyoruz. Usta bulmakta zorlanıyoruz usta sıkıntısını giderirsek çok iyi olur. Sağ olsun Kültür turizm İl Müdür Yardımcısı Sabahattin Genç Çetin, ustamızı buldu. Bu konuda bize destek olurlarsa çok iyi olur. Şu anda okul idaremiz bize destek veriyor. Bu destekle buralara kadar geldik. Yurt dışına kadar sınırları aşmış olduk." diye konuştu.

"Çocuklarımız için elimizden geleni yapıyoruz"

Okul Müdürü Rıdvan Bilgiç ise amaçlarının çocuklara teknolojiyi göstermenin yanında eğitimin bir bütün olduğunu gösterilmesi olduğunu belirtti.

Bilgiç, konuşmasına şöyle devam etti: "Eğitimin sadece telefon, dijital ortam veya kitaplardan olmadığını göstermek, eski gelenek ve göreneklerimizi, eskiden kalan meslekleri, kültürümüzü çocuklara aşılamak niyetiyle bu projeyi hayata geçiren öğretmenimize tam destek verdik. Gerçekten bu proje saygın ve değerli bir projedir. Bu proje yapılırken hem Mardin'imizi tanıtma hem unutulmaya yüz tutmuş meslekleri yaşatma ve diğer bölgelere ve oradaki öğrencilere tanıtma desteğimiz oldu. Çocuklarımız için kıt imkânlarla da olsa imkân yaratarak elimizden geleni yapıyoruz. En iyi bir şekilde eğitimlerini yapmak, onları geleceğe hazırlamak ve topluma faydalı bir birey olmaları için elimizden geleni yapıyoruz. Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk'un dediği eğitimin dört duvar içerisinde olmadığını atölyelerde, bahçelerde, okul dışında eğitimin olabileceğini dile getirmişti. Biz de onu örnek alarak okullarda atölyelerin fazlalaştırılmasını çocukların artık görsellikle öğrenmelerini gördüğümüzde ne kadar faydalı olduğunu, ustaları da ne kadar etkilediklerini görüyoruz. Bu konuda hem valimizin hem büyükşehir ve ilçe belediyemizin hem il milli eğitim müdürümüzün desteklerini bekliyoruz. Ellerinden geleni yapıyorlar daha da fazla desteklerini bekliyoruz." (M. Salih Keskin, Mehmet Aslan - İLKHA)