Ordudan Dindar Atmak `Temizlik`miş
Çevik Bir`in ifadesinde şaşırtan ifadeler
28 Şubat soruşturması kapsamında tutuklanarak Sincan F Tipi Cezaevi’ne konulan dönemin Genelkurmay 2. Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir, savcıya verdiği ifadede, o süreçte TSK’dan atılan subaylar için “temizledik” dedi. Hakim ve savcılara brifing vermeyi TSK’nın görevleri arasında sayan Bir’in, fişlemelerle ilgili soru üzerine “belgelerden haberinin olmadığını altında çalışan personelin çalışmaları olabileceği” cevabı verdi. 28 Şubat sürecinde Amerika’da yaptığı görüşmelerde ‘darbe için icazet isteyip istemediği” de sorulan Çevik Bir “Çok zaman geçti tam hatırlamıyorum” cevabı verdi.
O, astlarını astları da onu suçladı
28 Şubat süreciyle ilgili soruşturma tüm hızıyla devam ederken dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir’in savcılık tarafında yapılan sorgusunda 28 Şubat sürecine ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptığı ortaya çıktı. Savcı Bilgili’nin sorduğu bir çok belge ve dokümanlar için “Söz konusu belgeden haberim yok. Personel çalışması olabilir” şeklinde cevap veren Bir’in fişlemelerle ilgili belgelerde altında çalıştırdığı personeli adres göstermesi dikkat çekti. Çevik Bir’in bu ifadelerine karşılık Bir’in emrinde çalışan bir çok subay ise 28 Şubat çalışmalarını ‘emir ve talimat’ doğrultusunda gerçekleştirdiğini belirterek kendisini işaret etti.
‘Ordudan atılır, temizlenir’
Çevik Bir’in savcılık sorgusunda ordudan atılan personelle ilgili sorular da gündeme gelirken, Bir konuyu ‘temizlik’ olarak değerlendirdi. Savcının “İrticai görüş ve eğilime sahip olmak ne demektir? Bir kişinin irticai görüş ve eğilime sahip olduğunu nasıl tespit ettiniz? Bu personelin temizlenmesinden kastedilen nedir? Bu husus planlanan bir askeri müdahaleye engel olacağına inanılan personelin tasfiyesi için öngörülen bir yol mudur?” sorusu karşısında Bir, “Aşırı dinci anlamında kullanılmaktadır. Bu konuda personel askeri şura kararı ile atılır. Temizlenir” dediği belirtildi.
28 Şubat brifingleri görevimiz
28 Şubat soruşturması tutuklu şüphelisi emekli Orgeneral Çevik Bir’e, 28 Şubat sürecinde Genelkurmay Karargahı’nda hakim ve savcılar ile medya mensuplarına verilen brifingler de soruldu. Savcı Bilgili’nin “28 Şubat brifingleri aydınlatma ve yönlendirme maksatlı mı icra edilmiştir?” sorusu üzerine Çevik Bir’in “Bunlar bizim görevlerimiz dahilindedir” şeklinde cevap verdiği öğrenildi.
ABD’LİLERE ‘İCAZET’ İÇİN Mİ GÖRÜŞTÜN?
ÇEVİK Bir’in 28 Şubat’tan 1 hafta önce ABD’lilerle yaptığı görüşme de savcılık sorgusunda gündeme geldi. Savcı, Çevik Bir’e ele geçirilen ‘CD5/Bcg/Belgelerim/NECDET/GÖRÜŞME/’ klasöründe yer alan ‘ATC-MES.DOC’ isimli belgedeki iddiaları sordu. Belgede Çevik Bir’in Amerıcan Turkısh Councıl toplantıları esnasında, ABD Güvenlik Birimleri (NSA Başk., DIA Başk., CIA Bşk. Yrdc. ve CIA Başk. Vekili) ile 21 Şubat 1997’de yaptığı görüşmenin tutanakları yer alıyordu. Toplantıda Bir’in iktidardan rahatsızlığını dile getirdikten sonra “TSK olarak şu ana dek hafif dozda ilaç tedavisi uygulandığı ama Atatürk prensiplerinin zarar gördüğünün anlaşılması durumunda ilacın dozajının arttırılacağını” söylediği anlatılıyordu.
Çok zaman geçti, hatırlamıyorum
Star gazetesinde yer alan habere göre; savcının 28 Şubat’tan bir hafta önce ABD’li yetkililerle yapılan görüşmelerde olası müdahalelere karşı ‘icazet aldınız mı’ diye soru yönelttiği de ortaya çıktı. Savcı Bilgili’nin, Çevik Bir’e “Bir yabancı ülke güvenlik birimleri ile bu nitelik ve içerikte bir toplantı yaparak görüşme maksadınız ABD’nin en üst düzey güvenlik birimlerinden askeri müdahale konusunda icazet almak mıdır? Bu toplantı ve içeriğinden Genelkurmay Başkanı ve Cumhurbaşkanı’nın öncesi ve sonrasında haberi var mıdır?” sorusunu da yönelttiği öğrenildi. Çevik Bir’in bu soruya da cevabı farklı olmadı. Görüşmenin üzerinden 15 yıl geçtiğini belirten Bir, içeriği hakkında bir şey hatırlamadığını iddia etti.
FİŞLEMEYİ ASTLARIM YAPMIŞ OLABİLİR
Savcı Mustafa Bilgili Çevik Bir’e 28 Şubat fişlemelerinden “MGB DERSI.doc” isimli belgeyi gösterip, fişleme emrinin kimin verdiğini sordu. “Belgenin irticai faaliyetleri tespit edilen okul, yurt ve dersanelerin analizi başlığını taşıdığı, 23 sayfadan oluştuğu, belge içeriğinde birçok kurum, kuruluş ve kişilerle ilgili kişisel bilgilerin toplandığı, fişlemelerin yapıldığı ve haklarında raporların oluşturulduğu görülmektedir. Bu faaliyetler hangi yasal yetkiye dayanarak ve kimlerin talimatı ile hazırlanmıştır? Bu tür takip ve raporlamalar, BÇG’nin istihbarat ağı ve bilgi bankası kapsamında mı hazırlanmıştır?” sorusu üzerine Çevik Bir, emrinde çalışan subayları suçladı. Bir soruya “Söz konusu belgeden haberim yoktur, bana sunulmadı. Personel çalışmaları olabilir” cevabı verdi.