Türkiye'nin birçok ilinde 28 Şubat ve FETÖ yargısı mağduru mahkûmların sorunlarını dile getirmek ve bu sorunlara çözüm bulmak amacıyla kurulan 28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileler İnisiyatifi, bu kapsamdaki ziyaretlerini sürdürüyor.

28 Şubat ve FETÖ yargısı mağduru ailelerin adalet arayışı devam ediyor. 1990'lı yıllardan günümüze kadar çeşitli komplo ve kumpaslar sonucu cezaevine konulan ve halen de tutuklu olan İslami kimlikli mahkûmların yaşadıkları mağduriyete dikkat çekmek için kurulan 28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağdurları İnisiyatifi Memur-Sen Gaziantep Şubesini ziyaret etti.

Kendine rakip gördüğü camia ve yapıları yok etme yoluna giden FETÖ'nün, kendisi gibi düşünmeyen yapılara hayat hakkı tanımayan PKK'nin ve JİTEM tarzı illegal yapıların hedefindeki Müslümanlar, türlü saldırı ve işkencelere maruz kalarak kumpaslar sonucu zindanlara konuldu.

28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileleri İnisiyatif Sözcüsü Adem Kılınç ve beraberindeki bir heyeti, Memur-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök ve sendika yetkilileri karşıladı. 28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileleri İnisiyatifi ve mağdur aileler yaşadıkları hukuksuzluğu ve mağduriyeti anlatarak destek talebinde bulundu.

Ziyarette İLKHA'ya açıklamalarda bulunan İnisiyatif Sözcüsü Adem Kılınç, yaşatılan bu mağduriyetlere dikkat çekmek için ziyaretlerine devam edeceklerini söyledi.

"Bu insanların hem kendileri hem de aileleri mağdur"

28 Şubat'ın karanlık sürecinde İslami hassasiyetlerinden dolayı binlerce insanın tutuklandığını ve bu insanların 20-25 yıldır cezaevlerinde olduğunu hatırlatan Kılınç, "Bu insanların hem kendileri mağdur hem de aileleri mağdur. Cezaevinde tutuklu bulunan birçok kişi şu an hastalıkla mücadele ediyorlar. Aileleri ise kimisinin annesi, babası çocukları. Bunların artık görülmesi gerekiyor." dedi.

"Cumhurbaşkanı kendisi de 28 Şubat mağdurudur"

İslami hassasiyetlerinden dolayı cezaevine konulan 28 Şubat ve FETÖ yargısı mağdurlarına ceza veren FETÖ'nün hakim ve savcılarının şu an cezaevinde olduğuna dikkat çeken Kılınç, "Malumunuz şu anda MHP'nin sunmuş olduğu bir af tasarısı vardı. Bu tasarı içerisinde de maalesef üzülerek belirtiyoruz ki hırsız dediğimiz, insanların malını gasp eden, mafya örgütlerine mensup olan insanları kapsadığını ve 28 Şubat ve FETÖ yargısı mağdurlarına kapsamadığını görüyoruz. Bununla birlikte Ergenekon, Balyoz gibi davalarda tutuklananların cezaevinden çıkarıldıklarını görüyoruz. En acısı ise bu mağduriyeti en iyi bilen sayın cumhurbaşkanıdır. Çünkü kendisi de bir 28 Şubat mağdurudur ve bu süreci bizatihi kendisi de yaşamıştır."ifadelerini kullandı.

"Bu zülüm artık sona ersin"

28 Şubat ve FETÖ yargısı mağdurları ve ailelerinin af değil adil bir yargılanma talebinde bulunduklarını vurgulayan Kılınç, bu talebin ise en doğal bir talep olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Bu insanları cezaevlerine atan polisi, hakimi ve savcısı şu anda hepsi cezaevinde. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Cumhurbaşkanı da bunu gündeme getirmiştir. Bu konuyu gündeme getirirken, bu aileler biraz ümit var oldular. Bu söylemin ardından aileler af değil adil bir şekilde yeniden yargılama talep ettiler. Çünkü aileler, 'Bizim çocuklarımız adil bir yargılanma ile cezaevlerinden çıksın, bugün bu zülüm artık sona ersin' dediler.

"Devlet yetkililerimizi inisiyatif almaya ve üzerine düşeni yapmaya çağırıyorum"

Memur-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök ise bu noktada devlet yetkililerini inisiyatif almaya ve üzerine düşeni yapmaya davet etti.

Gök, "Biz bu konuyla ilgili yapılan değerlendirmede elimizde herhangi bir veri olmadığını gördük. Kim cezaevinde tutuklu, neden tutuklu, hangi suç isnat edilmiş ve bu konuyla ilgili deliller nelerdir, yine bu kararları veren hakimler kimlerdir, bunlar şu anda nerededir?' şeklinde devlet büyüklerimizin mutlaka bir araştırma yapması gerekiyor. Çünkü bu kardeşlerimizin ciddi iddiaları var. Hiçbir suçu olmadıkları halde cezaevinde tutuklu bulunan insanların olduğu dile getiriliyor. Devlet yetkililerinin mutlaka bunu araştırıp, anladığım kadarıyla afta istemiyorlar. 'Biz bir suç işlediysek bizi affedin. Yeniden yargılanalım ve suçumuz varsa bizi FETÖ'cü hakim ve savcılar değil de Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsız hakimleri bizi yeniden yargılasınlar. Bir suçumuz varsa suçumuzun karşılığını görelim' diyorlar. Ama masum isek ki masum olduklarını iddia ediyorlar. 'Masum yere boşu boşuna yattığımız yeter! Serbest bırakılalım talebinde bulunuyorlar." şeklinde konuştu.

Bu konuda herkesi duyarlı olmaya davet eden Gök, özellikle devlet yetkilileri başta olmak üzere tüm hukukçuları ve bu alanda çalışma yapan sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunarak şunları söyledi:

"Ben bu noktada Gaziantep'te hizmet vermekte olan hukuk derneklerini de göreve çağırıyorum. Bu araştırma yapması gereken bir mağdur varsa bunu tespit etmesi gereken elbette başta devletimizdir,  devletimizin yetkilileridir. Hukukçuların bu alanda inisiyatif alıp söz konusu çalışmaya destek olmaları gerekir diye düşünüyorum. Allah bütün mağdurların da yardımcısı olsun. İnşallah cezaevlerinde hiçbir mağdur kalmaz. Bu noktada ben devlet yetkililerimizi de insiyatif almaya ve üzerine düşeni yapmaya çağırıyorum. Bir mağdur varsa, mağdur olduğunu iddia eden birisi varsa ki bazı iddialardan bir tanesi 'Benim babamı yargılayan hakimler şu anda cezaevinde FETÖ'cü olarak tespit edilmişti' denildi ve bu kardeşimiz 'FETÖ'cü olarak tespit edilen yani terörist olarak ilan edilen bir hakimin verdiği kararın da tekrar sorgulanması gerekir' diyor. Biz de bunun doğru olduğunu düşünüyoruz." (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)