"28 Şubat ve FETÖ mağdurlarını gündemden düşürmemeliyiz"
Şehid ve Tutuklu Aileleriyle Dayanışma Platformu Başkanı Recai Yurdan, duyarlı İslami STK`ların 28 Şubat ve FETÖ mağdurlarını gündemden düşürmemeleri gerektiğini belirtti.
Şehid ve Tutuklu Aileleriyle Dayanışma Platformu Başkanı Recai Yurdan, bazı suçların ceza sürelerinde indirim öngören kanun teklifinde, 28 Şubat ve FETÖ mağdurlarının yaralanması gerektiğine vurgu yaparak duyarlı İslami STK'ların 28 Şubat ve FETÖ mağdurlarını gündemden düşürmemeleri çağrısında bulundu. Bazı suçların ceza sürelerinde indirim öngören kanun teklifinde, 50 bin torbacının, 30 bin hırsızın yararlanacağını hatırlatan Yurdan, 28 Şubat ve FETÖ mağdurlarının bu kanun teklifi dışında tutulduğuna dikkat çekti.
28 Şubat sürecinde ve FETÖ'nün yargı ayağı tarafından mağdur edilen insanların halen cezaevinde olduğuna dikkat çeken Yurdan, İLKHA'ya önemli değerlendirmelerde bulundu.
"28 Şubat ve FETÖ mağdurları af kapsamı dışında tutuluyor"
Yurdan, "Maalesef 28 Şubat mağdurları, Sivas mağdurları, bu kapsamın dışında görünüyor. Hele hele son dönemin FETÖ davaları, FETÖ'den yatmış kardeşlerimiz bile, bazı suçların ceza sürelerinde indirim öngören kanun teklifinde dışında görünüyor gibi. Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan, geçmişte şöyle bir söyleme vardı, '15 yıl cezaevinde boşu boşuna acı çeken, işkence gören, zulüm gören insanlar var.' dedi. Peki, ne oldu da bir buçuk yıldır Sayın Cumhurbaşkanım, bu kadar milletin içinde bunları söyleyip de umut vermene rağmen, niçin 28 Şubat ve özellikle de FETÖ'nün darbesini gören Türkiye'de, neden Sayın Cumhurbaşkanım bu FETÖ mağdurlarını görmüyor? Maalesef şu anda, bazı suçların ceza sürelerinde indirim öngören kanun teklifinde görünüyor ki adli suçları kapsıyor." dedi.
"28 Şubat ve FETÖ mağduru kardeşlerimiz hala cezaevlerinde"
28 Şubat ve FETÖ mağdurlarının bırakılması için hükümette çağrıda bulunan Yurdan, şunları söyledi: "Özellikle de şu anda 50 bin tane potansiyel torbacı var cezaevinde. Hırsızlarla birlikte 80 bin küsur ediyor. Bunları eğer eğitmeden, onları ıslah etmeden affederseniz, serbest bırakırsanız, vallahi yeniden bunlar aynı şekilde torbacılıklarına ve hırsızlıklarına devam edecekler. Biz hükümetten özellikle talep ediyoruz ki Allah rızası için, gelin Sivas dosyasında mağdur olmuş kardeşlerimiz var. 28 Şubat mağduru kardeşlerimiz var. FETÖ terör örgütünün mağduriyetinden dolayı yatan kardeşlerimiz var. Yıllar önce Güneydoğu bölgesinde kendini savunmak için, zulüm görmüş, terör örgütlerinden, Amerika emperyalizmin uşaklarından kendini korumak, ailesini korumak için nefsi müdefa yaptığı için ceza almış kardeşlerimiz var."
"Artık yeter diyoruz"
26 yıldır cezaevinde yatan insanların olduğuna dikkat çeken Yurdan, dünyanın hiçbir yerinde inancından dolayı bu kadar uzun süre cezaevlerinde insanların olmadığını hatırlattı.
HÜDA PAR eski Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu'nun "26 yıldır İsrail zindanlarında Filistinli kardeşlerimiz yok." sözünü hatırlatan Yurdan, "Soruyorum bu dünyanın neresinde görülmüş? Üçüncü dünya ülkelerinde bile şu anda 25-26 yıldır cezaevinde yatan insanlar yok. Türkiye, gaspçı İsrail'den daha kötü bir ülke midir ki 25 yıldır Allah rızası için cezaevlerinde Yusufi kardeşlerimiz yatıyor? Biz bunu kesinlikle kınıyoruz. Bir an önce hükümetimizden dileğimizdir. Yusufi kardeşlerimizi o kalın ve soğuk duvarların arkasında olan kardeşlerimizi bırakıp özgürlüklerine kavuşmalarını istiyoruz. Biz onlara af istemiyoruz, yeniden yargılanmalarını istiyoruz. Diyoruz ki yeter artık.(Edi Bese)"
"Cezaevinden gelen bir mektuptaki notlar"
Sürekli cezaevlerinde mektuplar aldıklarını dile getiren Yurdan, cezaevinde gelen bir mağdurun mektubunda yazılanları paylaşarak sözlerini şöyle sürdürdü: "1990'lı yıllardan beri cezaevlerine ziyarette bulunan bir platformun başkanıyım. Son dönemlerde de özellikle mektuplar yazıyoruz ve Allah'a hamdolsun o mektupların cevapları geliyor. O kardeşlerimizin mektuplarından biri aynen şöyleydi, 'Biz 15 Temmuz gasp rejiminin, ABD'nin ve FETÖ'nün darbe girişimine karşı, sabaha kadar o kalın soğuk duvarlarda dualar bulunduk ki bunlar başarısız olsun. Ailelerimiz bir ay boyunca sokaklarda göğüslerini siper ettiler ki başarılı olmasınlar. Ama görüyoruz ki maalesef hükümetimiz, devletimiz, Balyozculara ve Ergenekonculara gösterdiği imtiyazı 28 Şubat ve FETÖ mağdurlarına göstermedi. Bizler imtiyaz bile istemiyoruz.' İçerideki kardeşlerimiz her zaman bizlerden şunu istiyor. Allah rızası için bir olalım, diri olalım, ümmet çizgisinde olalım. Birbirimizi sevelim, halkımızı sevelim. Eğer birbirimizi seversek, Allah'ta bizi başarılı kılacaktır. Mutlu olacağız, sevinçli olacağız, kardeş olacağız diyorlar."
"Türkiye'deki İslami ve erdemli STK'lar bir araya gelip, bunu gündemden düşürmemeli"
28 Şubat ve FETÖ mağdurlarıyla birlikte ailelerinin de mağdur edildiğine dikkat çeken Yurdan, Türkiye'deki İslami ve erdemli STK'ların bir araya gelerek bu mağduriyetleri gündemden düşürmemeleri gerektiğini belirtti.
Yurdan, sözlerine devamla: "Sadece onlar değil, şu anda mağdur olanların aileleri de var. Çocukları, bebeleri, torunları da var. Sadece cezaevindeki insanlar mağdur olmuyor. Düşünebiliyor musunuz 25 yıl bir insan dört duvar arasında olacak? O insanın psikolojisini düşünebiliyor muyuz? Onlar sanki demir midir, makine midir, robot mudur? Onlarda etten, kemikten yaratılmış insanlardır. Onların da psikolojik durumları var. Onların da bebeleri, anacıkları, dertleri, onların da dişleri ağrıyor, onların da başları ağrıyor. Maalesef Türkiyeli Müslümanlar olarak, sadece belli zamanlarda gündeme getiriyoruz. Türkiye'de bütün İslami ve erdemli STK'lar bir araya gelip devamlı bunu gündeme getirmeliyiz. Bütün kollarla Cumhurbaşkanımız olsun, Adalet Bakanı olsun; bütün yetkilileri kuşatıp, ihate edip, biran önce yeniden yargılanıp serbest bırakılmalarını sağlamalıyız."
Son olarak Yurdan, özellikle Cumhurbaşkanın hasta mahkumlar hakkında yetkisini kullanması için çağrıda bulundu. (Şükrü Tontaş-İLKHA)