Muhabbete Dair
Kapitalizmin getirdiği karmaşık yaşam insanları hemen her gün bir yerlere koşuşturmaktadır. Bu koşuşturmalar insanlar arasında muhabbetin azalmasına neden oluyor.
Kapitalizmin getirdiği karmaşık yaşam insanları hemen her gün bir yerlere koşuşturmaktadır. Bu koşuşturmalar insanlar arasında muhabbetin azalmasına neden oluyor. Bazen oluyor ki insanlar bir gün boyunca kimse ile konuşmuyor. Kendi ailelerine ayırmadıkları zamanı televizyon başında harcamaktadırlar. Söyler misiniz cansız bir maddenin muhabbeti ne kadar sarıcı ne kadar candan olabilir.
Bugün itibari ile ailelerin en çok sıkıntı çektiği nokta maalesef muhabbet eksikliğidir. Bazen biz de ailemizin dışındaki insanlarla hiç konuşmadan güneşin battığını görüyoruz. Oysa kendimize hedef seçerek, her gün evden çıkarken en az iki kişi ile muhabbeti kurabilsek, ona tebessüm etmek İslam kardeşliği gereği hal hatırını sorsak, tanımadığımız insanları tanımaya çalışabilsek, bize ve topluma kazandıracağı çok şey olacaktır. Çünkü bugün bu çarkın dişleri arasında ezilmiş olan insanların çoğu bu tür yaklaşımlara muhtaçtır. Hele konuşmalarımızın içeriği Zat-ı Zülcelal`i tanımaya yönelik olsa ve bu konuşmanın bir menfaat değil de candan bir muhabbet olduğunu görse...
Bir milletin kullandığı atasözü ve deyimler o toplumun yapısını, öğretilerini, durumunu en iyi şekilde bize açıklar. Toplumda adeta kemikleşmiş olan, yukarıda da bahsettiğimiz muhabbetin eksikliğini iki örnek verecek olursak; "ağzına kira istemek "ve "lafı ağzından kerpetenle almak" deyimleri de toplumun muhabbete ne kadar muhtaç olduğunu göstermektedir.
Sonuç olarak diyebiliriz ki; bu toplum ne muhabbetsizliği ne de bunun sonucunda doğan bu deyimleri hak ediyor. Toplumun ferd(leri) olarak üzerimize düşen ,öncelikle ailemizden başlayarak tanıyıp tanımadığımız insanlarla muhabbet ederek onları kardeşliğe davet etmektir.
Haşim Balçık / Silvan – Yaş: 21
Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.
Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfadan az olsun. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.