• DOLAR 34.7
  • EURO 36.773
  • ALTIN 2961.825
  • ...
YETERİNCE UYUŞMADIK MI?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İSMAİL DALKILIÇ- DOĞRUHABER

Uyuşturucu satıcıları kader mahkumu değildir! YETERİNCE UYUŞMADIK MI?

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) af teklifini Meclis Başkanlığı'na sundu. MHP`nin af teklifinde işkence, eziyet, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, devlete karşı işlenen suçlar kapsam dışı bırakıldı. Teklifte en dikkat çeken detay ise 50 binin üzerinde uyuşturucu madde ile uğraşan, satan kişinin serbest bırakılacak olması. Ülke olarak en çok dert yandığımız sorunların başında gelen uyuşturucu tacirleri için böyle bir şeyin düşünülmesi kamuoyunda infiale neden oldu. Bu kadar uyuşturucu satıcısının bırakılacak olması ‘zaten yeterince uyuşmadık mı?` yorumlarına neden oldu. Konuyu gazetemize değerlendiren Av. Hasan Bozdaş, “Bu kişilerin rehabilitesi sağlanmadan hatta kanunun öngördüğü infaz süresi dahi bitmeden, dolayısıyla cezaları bir yaptırım mahiyeti taşımadan salıverilmesi, bu suçlarla mücadeleye ciddi bir darbe vuracaktır.” dedi.

DEVLET, SADECE DEVLETE KARŞI İŞLENEN SUÇLARDA TASARRUF SAHİBİ OLMALIDIR

Bozdaş, “En başta belirtmeliyim ki, kişiye karşı işlenen suçlarda af yetkisinin devlette değil mağdurlarda olduğunu düşünüyorum, bu anlamda doğrudan bireye ve cemiyete zarar veren kişilerin siyasi tasarrufla affedilmesini ne etik, ne hukuki, ne de ceza mantalitesine uygun buluyorum. Devlet, sadece devlete karşı işlenen suçlarda tasarruf sahibi olmalıdır. Kaldı ki o da bu tasarrufunu kullanmaktan acizdir. 28 Şubat mağdurları olarak bildiğimiz kişilerin masumiyeti ve mağduriyeti tüm kamuoyunun malumuyken, onlara adil bir yeniden yargılanma hakkını dahi çok görmektedir. Söz konusu af tasarısı, uyuşturucu, hırsızlık, rüşvet, yağma, organize suç örgütleri gibi halkın huzur ve sükûnunu doğrudan etkileyen suçları kapsamına almakta, sokakları tekrar suç işlemeye müsait hale getirmektedir.” ifadelerin kullandı.


Av. Hasan Bozdaş

BU SUÇLARLA MÜCADELEYE CİDDİ BİR DARBE VURACAKTIR

Uyuşturucu suçlarından cezaevinde 50 binin üzerinde kişi bulunduğuna dikkat çeken Bozdaş, “Bu kişilerin rehabilitesi sağlanmadan hatta kanunun öngördüğü infaz süresi dahi bitmeden, dolayısıyla cezaları bir yaptırım mahiyeti taşımadan salıverilmesi, bu suçlarla mücadeleye ciddi bir darbe vuracaktır. Bu kişilerden elbette pişmanlık belirtileri taşıyanlar, hayatlarını suçlardan uzak durarak idame ettirmeye karar vermiş olanlar vardır ama cezaevindeki herkes için bu zannı taşımak mümkün değildir.” şeklinde konuştu.

AF TASARISININ BU HALİYLE TOPLUMUN HUZUR DOKUSUNA ZARARLI OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM

Bozdaş son olarak şunları söyledi; “Ceza infaz sistemimiz mükemmel değildir, ıslah ve rehabiliteden de uzaktır, zira felsefesi buna müsaade etmemektedir, her fırsatta buna eleştirilerimizi yapıyoruz. Ama cemiyete, kişilere doğrudan zararı dokunmuş bireyleri alışkanlık oluşturacak şekilde affetmek, toplumda genel önleme ilkesini ihlal edecektir. Bir hırsız onlarca defa cezaevine girip çıkacaktır, uyuşturucu tacirleri cezaevinden korkmayacaktır, ilkokula inen uyuşturucu kullanım oranının artacağına şüphe yoktur, yağma suçluları üzerinde cezaevinin hiçbir anlamı olmayacaktır. Bu yüzden sokaklarımız kapkaç suçlarına yeniden açılacak, gasp çeteleri oluşacaktır, mafya adını verdiğimiz organize suç örgütleri devletle paralel bir yapı oluşturacaktır. Oysa ceza infaz sisteminin amacı, öncelikle bireyde sonra toplumda bu suçları işlediğinde cezaevi korkusu oluşturmaktır. Siz her defasında bu korkuyu suçluların ensesinden alıyor, toplumu suç işlemeye müsait hale getiriyorsunuz. Dolayısıyla af tasarısının bu haliyle toplumun huzur dokusuna zararlı olacağını düşünüyorum.”

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir