Sur mağdurlarından "küçük ev" tepkisi
Diyarbakır`ın Sur ilçesinde evleri yıkılanlar için TOKİ`nin inşa ettiği yeni evlerin oldukça küçük olmasına tepki gösteren vatandaşlar, kendilerine verileceği belirtilen 148 metrekarelik evlerde oturmak istediklerini söylediler.
Diyarbakır'ın merkez Sur ilçesinde yaşanan çatışmaların ardından evleri yıkılan ve yeni ev talep eden vatandaşlar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından Üçkuyu mevkiinde konutlar inşa edildi.
15 Kasım 2017 tarihinde yapılan ilk kura çekimin sonucuna göre, buradan ev alacak bazı aileler belirlenmişti. Yapılacak ikinci kura çekiminin ardından diğer aileler de yeni evlerine yerleştirilecekler.
Kendilerine 148 metrekarelik ev verileceği bildirilen aileler, bugün TOKİ'nin inşa ettiği evleri görünce hayal kırıklığı yaşadılar.
İkamet edecekleri evlerin, belirlenen büyüklükten küçük olduğunu gören vatandaşlar, soluğu Diyarbakır Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde aldılar.
Buradaki yetkililere, aileleriyle birlikte küçük evlerde oturmayacaklarını bildiren vatandaşlar, yetkililerin duruma müdahale etmesini istediler.
Konuyla ilgili İLKHA'ya açıklamalarda bulunan Sur mağdurlarından Çiğdem Şenol, eskiden Hasırlı Mahallesi'nde ikamet ettiğini söyledi.
Şenol, "Eşyalarımızla birlikte evlerimizi yıkıp, bizi dümdüz bir arsaya götürdüler. Ondan sonra bizi çağırıp, 'Bizden ne talep ediyorsunuz? Sur'dan mı TOKİ'den mi ev istiyorsunuz? Yoksa size belli bir miktar para vereceğiz, arsanızın üstünde ev yapın.' dediler. Ben de TOKİ'den ev istedim. Bize, 'Gidin, evleri görün. Beğeniyor musunuz?' dediler. Biz de gidip baktık. 3+1 ve 148 metrekarelik evi beğendik. 'Belli bir zamandan sonra kura çekimi olacak. Kura çekimi belirlendiğinde size kat verilecek ve evinize yerleşeceksiniz.' dediler. Birinci kura çekildi. Kameraları götürüp, milleti evine yerleştirdiler. Şimdi ikinci kura vakti gelmiş. O evleri el altından satışa vermişler. Benim evimi para karşılığında başka insanlara satmışlar. Buraya geldim. Bize, 'Sizi evlerinize götürüp, göstereceğiz.' dediler. Gittiğimiz evlerde köpek bağlasanız durmaz. Odaları ve mutfağı küçücük. Benim 5 çocuğum var, o evde oturamam. 'Biz o evler için imza attık, niye o evleri bize vermiyorsunuz?' dedik. Bize, 'Elimizde ev kalmamış.' diyorlar. Elinizde ev kalmamışsa neden o ev karşılığında bana imza attırıyorsunuz. Ben evimi istiyorum. O ev bana verilmezse kesinlikle kabul etmiyorum. Kira paramızı vermiyorlar. Ben çocuklarımla ortada kaldım. Bu kadar halk mağdur, hakkımızı istiyoruz." dedi.
"Bize 148 metrekarelik ev verecektiler, 68 metrekare olduğunu gördük"
Gidip baktıkları evlerin 68 metrekare olduğunu dile getiren Ramazan Turgay, şunları söyledi: "Bize önce TOKİ'lerde 148 metrekarelik ev vereceklerini söylediler. Buna istinaden geldik, burada imza attık. Bugün gidip baktığımız zaman evlerin her birinin 68 metrekare olduğunu gördük. Bu konuyla ilgili bir yetkili, itiraz edebilecek birini bulamadık. Bu kadar insanın mağdur olması, evsiz kalması... Zaten büyük bir kaos yaşamışız ve daha da yaşamaktayız. Bu kaosun devamında artık ne olur bilmiyorum."
"Çadır alıp, orada yaşayacağız"
Bugünden itibaren çadır kurup, orada yaşayacaklarını anlatan Halime Alpaydıncı, "Ben, oğlum ve torunum, bahçeli bir evde oturuyorduk, 9 odamız vardı. Bize, 'Gelip imza atın, size büyük ev vereceğiz.' dediler. Bunun için 26 bin TL istediler, kabul ettik. Bize ayda bin TL veriyorlardı. Bu parayla ne yapabiliriz? Onu da kestiler. Verecekleri evin küçük olduğunu gördük. Bugünden itibaren çadır alıp, orada yaşayacağız. Biz bu durumu asla kabul etmiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Bize verdikleri evler kümes gibi"
Kendilerine 148 metrekarelik ev için imza attırıldığını ancak evlerin küçük olduğunu gördüklerini kaydeden Şefik Şenol ise "Ben yeni evlenmiştim, evimi yıktılar. Hiçbir eşyamı çıkarmadan beni evden attılar. Bana 5 bin TL vermek istediler ama ben o parayı almadım ve almayacağım. Çünkü çok mağdurum. Bize TOKİ'nin inşa ettiği Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesinin oradaki 148 metrekarelik ev için imza attırdılar. Ailece gittik, evleri beğendik ama bugün bize verdikleri evlere baktığımızda kümes gibi olduğunu gördük. Çocuklarımız orada yaşayamaz. Bizi, 'Buraya gelin, evlerinizi görün.' diye çağırdılar. Tabi ki çok mutlu olduk ama ilk gördüğümüz evi göremedik, hayal kırıklığına uğradık. Bu şekilde kabul etmiyoruz. İsteğimiz, bize başta gösterdikleri evi tekrardan sunmalarıdır." şeklinde konuştu.
Konuyla ilgili görüşmek istediğimiz Diyarbakır Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkilileri, bize dönüş yapmadılar. (Hamza Adiyaman, Mehmet Çelik - İLKHA)