• DOLAR 32.483
  • EURO 34.833
  • ALTIN 2439.675
  • ...

Doların yükselişi vatandaşı olumsuz etkilemeye devam ediyor. Otomobilde yedek parçaların çoğu ithal olduğundan dövizdeki artış oto yedek parçalarının fiyatlarının her gün artmasına yol açıyor.

Yedek oto parça fiyatlarının dövize endeksli olmasından dolayı birçok ürüne yüzde 100'ü aşan oranda zam geldiğini belirten Gaziantep'teki oto yedek parça esnafı, döviz kurundaki yükselişle ekonomideki olumsuz durumun sanayi sitelerindeki esnafı olumsuz etkilediğini ve iş yapamaz duruma geldiklerini söylediler.

Dolara endeksli olan araç yedek parçaların fiyatlarının bir günü bir gününü tutmadığını belirten esnaf, 10 liraya sattıkları bir parçayı diğer gün aynı fiyata alamadıklarını belirtiyor. Döviz kurundaki bu artışın yanı sıra doların yükselişini bahane edip kendi başına fiyat artıran kişilerin de olduğunu dile getirdiler.

Konuyla ilgili İLKHA'ya açıklamalarda bulunan oto yedek parça satış esnafı, sanayide bulunan malzemelerin çoğunluğunun dolar üzerinden gelmesiyle birlikte oto parçalarının da etkilendiğini ve bu durumun esnafı olumsuz etkilediğini belirtti.

Oto yedek parça satışı yapan esnaflardan Faruk Yılmaz, sattıkları malzemenin günlük olarak kura bağlı değişkenlik gösterdiğini ve oto yedek parçaların fiyatlarının uçtuğunu söyledi.

"Dolar tekrar düştüğünde bir indirim olmuyor"

Döviz kurundaki gelişmelerden dolayı esnafın şu anda çok mağdur olduğunu belirten Yılmaz, "Bunun başlıca sebebi parçaların yüzde 70-80 oranında tamamının ithal gelmesidir. Yine bu parçaların dolara endeksli olması ve doların da yüzde 30 oranında yükselmesi aynı zamanda da sektördeki bazı fırsatçı arkadaşlarımızın 'canı sağ olsun' dolara yüzde 20-30 zam geldiğinde bunu parçalara yüzde 200 oranı denilebilecek ciddi rakamlarda zam yapıyorlar. Dolar tekrar düştüğünde bir indirim olmuyor. Örneğin dün müşteriye 10 TL'ye sattığımız bir parçayı bugün 30 TL dediğimiz zaman müşteriyle kötü oluyoruz. Müşteriye derdimizi anlatamıyoruz. Ama gerek toptancı gerek üretici arkadaşlarımız gerekse bunun fırsatçıları bu durumu çok iyi değerlendiriyorlar. Bundan dolayı hem biz hem de diğer tüm esnafların tamamı mağdurdur." dedi.

"İki arada bir derede kalmışız, ne yapacağımızı bilmiyoruz"

Dolar yükseldiğinde ürünlere zam yapıldığını, ancak dolar düştüğünde ise ürünlere yapılan bu zammın geri çekilmediğini belirten Yılmaz, "Şu anda ne yapacağımızı bilmiyoruz. Dolar 5 lira 40 kuruştu. 7 lira oldu şu anda ise 6 lira 60 kuruş oldu. Dolar 7 lira bile olsa bu üçte birine tekabül ediyor. Ama şu an birçok ürünün tamamında firmalar yüzde 100-200 zam yapmışlar. Dolar 7 liraya kadar çıktı, tekrar 6 lira 50 kuruşa düştü. Düştüğü zaman fiyatları geri çekilmiyor. Bundan dolayı mağduruz. Satışlarımız darmadağın, ürün satamıyoruz, sattığımızın yerine ürün koyamıyoruz. Bir korku ve endişe içersindeyiz. Satıp satmama arasında kalıyoruz. Yani iki arada bir dere de kaldık. Bugün 15 TL'ye sattığımız bir ürün birkaç gün sonra bize 20 TL'ye mal oluyor. Bırakın yerine ürün koymayı daha üzerine biz cebimizden para koyuyoruz. Bundan dolayı mal satmaya korkuyoruz. Ama satmasak da müşteri gelmiyor. Ürünü yeni fiyattan sattığımızda problem oluyor. Şu anda biz iki arada bir derede kalmışız, ne yapacağımızı bilmiyoruz." ifadelerini kullandı.

"Fırsatçılara meydan bırakmamak lazım"

Yetkililerden bir çözüm beklediklerini belirten Yılmaz, "Bunun aslında bir çözümünün olması lazım ve kördüğüm gibi olmaması lazım. Sonuçta memleketimiz üretken bir memleket. Yerli üretim de olabilir. Yeni üretim olursa dolara endeksli olmayabilir. Dolayısıyla dolar ile ticaret yapmak yerine yerli üretim ile hem sanayimiz güçlenmiş olur hem insanımız kazanır. Ama maalesef yeni üretimde tam anlamıyla iş yapamıyoruz. Gaziantep sanayi şehri ama tam anlamıyla bu hizmeti veremiyor. Bu duruma da artık üst düzey yetkilerin bir el atması lazım. Bizim gibi küçük esnafların çırpınması yetersizdir. Buna devlet büyüklerimizin el atması lazım. Süratle üretime geçiş yapmalıyız. Bu fırsatçılara meydan bırakmamak lazım. Bunun tek çaresi ve çözümü yerli üretimdir." şeklinde konuştu.

Yedek parça fiyatlarının günlük yaşanan dövizdeki değişikliğe göre değiştiğini ifade eden yedek parça satıcısı Kadir Yılmaz da ürünlerini dolar ile alıp TL sattıklarını ve bu durumun kendilerini çok olumsuz etkilediğini belirtti.

"İç piyasadaki büyük firmalar fahiş zamlar uyguladı"

Yılmaz, "Biz Gaziantep'in Sanayi Sitesi'ndeyiz. Burası Gaziantep'in en büyük sanayilerinden birisi. Biz otomotiv üzerine yedek parça satışı yapıyoruz. Uzun zamandır sattığımız parçaların zam geldi. Gelen zam bizi etkilediği kadar müşterimizi daha çok etkiledi. Alım gücünü düşürdü. Örneğin daha önceden ana parçalar daha kolaylıkla alınabiliyordu. Örneğin ön düzen parçası almaya gelen sormadan alırdı. Yani fiyat yükselmezdi. Ön düzen işleri basit işlerdir. Arabanın günlük kullanımında aşina parçalarıdır. Parçanın değişimi bütçeleri çok büyük külfet olmuyordu. Ama parçalara biraz zam geldikten sonra bu bile külfet haline geldi. Yani insanlar araçlarının genel zorunlu bakımlar dışında bakım yapmıyor. Alım gücü düştü. Bundan iki ay önce 5 TL'ye aldığımız bir parçayı şu anda yüzde 80-90 oranında zamlar ile alıyoruz. Ürünlerimiz dolara bağlı olduğundan dolayı dolar yüzde 40 oranında bir artış gösterdi. Ama bu parçalara yüzde 100 yansıdı. Bunun sebebi ise parçalarımız dışarıdan geliyor olması ve iç piyasadaki büyük firmaların uygulamış olduğu fahiş zamlar." diye konuştu.

"Yüzde 90'a varan zamlar geldi"

Dış ülkelerdeki firmalardan daha çok bu durumu fırsata çeviren iç firmaların kendilerini zor duruma koyduğunu belirten Yılmaz, şunları söyledi:

"Firmanın elinde mal varsa bile firma bize 'Bizde ürün yok' diyebiliyor. Çünkü piyasanın ne olacağını bekliyor. Bu durumu fırsata çeviren çok kişi var. Normal bir motor yağına gelmesi gereken zam dolar ile aynı oranda bir zam gelmesi gerekiyor. Ama yüzde 90'a varan zamlar geldi. Bu da ister istemez bir tatsızlık yarattı. Serbest piyasa koşullarının elbette ki korunması lazım. Ama serbest piyasanın dışında satış yapan toptancı firmalara bir kısıtlama getirilmesi lazım. Fiyat endeksinin ve zam oranının belirli oranda olması gerekir. Buna Ticaret Bakanlığı ve diğer ilgili bakanlıkların gerekli müdahaleyi yapması gerekir."

"En çok tüketici mağdur oluyor"

Aldıkları bir ürünü başka bir gün aynı fiyattan alamadıklarını, doların yükselmesinin kendilerini bayağı bir etkilediğini belirten Ali Oğan ise malzemelerin fiyatında yüzde 100'den fazla bir artışın olmasından dolayı araçlarının bakım zamanı gelen araç sahiplerinin araç bakımlarını ertelemek zorunda kaldığını ifade etti.

"Eğer bu şekilde giderse 15-20 gün sonra 2000'li yıllara döneriz" diyen Oğan, "Çalışmış olduğumuz bu ürünlerin tamamı yurtdışı ürünler olup dolara endeksli. Firmalar zaten belli bir oranda zam yaparken doların birden bire yükselmesi ile parçalara yüzde 100 oranında bir zam geldi. Bizler müşteriye daha dün verdiğimiz fiyatları bugün veremiyoruz. Burada en çok tüketici mağdur oluyor. Şu anda birçok kişi arabasını yaptıramıyor. Arabalarının hesabını ödeyemiyor, arabaları bağlı kalıyor. Biz ne kadar fiyatları bir dengede tutmak için uğraşsak da sonuçta sermayeli bir ürün, dolara endeksli. Firmalar da bayağı bir zam yaptı. Kurları sabitleyelim diye talepte bulunduk, bunu da yapamadık. Kur sabitlenmeyince de bir saat önceki verdiğimiz fiyat bir saat sonrayı tutmuyor. Yani her geçen saat fiyat yükseliyor ve dün 100 liraya aldığımız ürünü bugün 130-140 TL'ye satıyoruz. Ürünlerimizin de yüzde 70'i ithal ve Avrupa arabalar üzerine çalışıyoruz ve yerli ürünlerimizin de hammaddeleri dolar endeksli olduğu için fiyatlar yükseliyor. Vadeler peşine ödemeler öne çekildi. Ciddi anlamda bir sıkıntı yaşıyoruz. Birazda fırsatçılık var." (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)