"Bediüzzaman Müslümanların vahdeti için çaba gösteren cesur insandı"
Üstad Bediüüzaman`ın kişiliği ve mücadelesine ilişkin değerlendirmede bulunan İttihad`ul Ulema üyesi Emrulah Uysal, Üstad`ın Müslümanların vahdeti için mücadele eden cesur bir şahsiyet olduğunu söyledi.
Üstad Bediüzzaman Said Nursi'in doğduğu Bitlis'in Hizan ilçesine bağlı Nurs köyünde, yurtiçi ve yurtdışında binlerce kişinin katılımıyla "Bediüzzaman'ı Anma Mevlid Programı" düzenlendi.
Programa katılan Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihad'ul Ulema) üyesi Emrulah Uysal, İLKHA muhabirine, İslam'ı kendisine dert edinen Üstad Bediüzzaman'ın Müslümanların vahdeti için mücadele eden cesur bir insan olduğunu söyledi.
"Hayatını İslami mücadeleye adamıştı"
Üstad Bediüzzaman'ın peygamber varislerinden bir varis olduğunu dile getiren Uysal, "Üstad, Allah'ın (Celle Cellallühü) lütuf ve keremiyle birçok ilme mazhar olmuş, birçok mücadele hayatı sürmüş, hayatını İslam için mücadeleye adamış bir şahsiyettir. Üstad; davası büyük, hedefi büyük, mücadelesi büyük olan bir insandır. Üstad Bediüzzaman özellikle uhuvveti, kardeşliği pekiştirmeyi esas alır. Bunun üzerine İtikat ve inanç esaslarını kendisine düstur edinmiş, Müslümanların vahdeti için çok çaba göstermiş cesur bir insandır. Boyun eğmeyen, hakkı her yerde söyleyen, haktan yana tavır takınan, hakkı her şeyden üstün tutan bir insandır. Üstad baki olana önem vermiş, fani olana hiç değer vermemiştir. Üstad; davası büyük olduğu için büyük hesaplarım peşine düşmüş ve ümmetin içerisinde bulunduğu hastalıktan kurtulması için reçeteler hazırlanmıştır." dedi.
"Bize düşen yolunu takip etmektir"
Müslümanlara düşen vazifenin Üstad'ın mücadelesine sahip çıkarak yolunu takip etmesinin olduğunu dile getiren Uysal, şunları söyledi: "Biz Müslümanlara düşen Üstad'ın reçetelerine kulak vermek, üstadın davasına kulak vermek, onun davasını pratiğe dökmektir. Eğer davası bir kitapta kalıyorsa, bir ev veya medresede okunuyorsa ve bu icraata geçmiyorsa, Müslümanların içerisinde bulunduğu bu buhran bizi etkilemiyorsa demek ki bizim Üstad ile alakamız yoktur. Üstad; ümmetin dertleriyle dertlenir, haksızlığa karşı başkaldırır, hiçbir şekilde haktan ödün vermezdi. Bize düşen üstadın o yolunu takip etmektir."
"Üstad hayatta olsaydı Müslümanların birliği için öncülük yapacaktı"
Ümmetin içinde bulunduğu duruma da dikkat çeken Uysal, Müslümanların bütün şahsi, nefsi meseleleri bir tarafa bırakıp ümmetin meselesini her şeyin üstünde görmesi gerektiğini söyledi.
Uysal, "Temennimiz; Müslümanların bütün şahsi meselelerini, nefsi meselelerini, bir tarafa bırakıp; ümmetin meseleleri ile ilgilenmesi, ümmetin meselesini her şeyin üstünde görmesidir. Çünkü bugün ümmetin içerisinde bulunduğu durum çok acı verici bir haldir. Ümmetin dağınıklığı, Müslümanların perişan halde oluşu, Müslümanların her gün katledilmesi, namuslarının tarumar edilmesi acı verici bir durumdur. İnanıyorum ki; bugün Üstad hayatta olmuş olsaydı, bu işin öncülüğünü yapacaktı. Ümmetin birliği için gecesini gündüzüne katacaktı. Ümmetin birleşmesi adına elinden gelen ne varsa onu yapacaktı. Allah bizi üstadın çizgisinden ayırmasın. Üstad gibi düşünen, hareket eden, çalışan, hesabı büyük olanlardan bize eylesin." diye konuştu. (Şükrü Tontaş - İLKHA)