"Elde ettiğimiz ürün masrafımızı çıkarmıyor"
Adıyaman`da hasat işlemlerini gerçekleştiren çiftçiler, elde ettikleri ürünlerin masraflarını çıkarmadığını belirttiler.
Bu yıl yağışların kış aylarında düzenli olmayışı ve akabinde ilkbaharda aşırı şekilde olması, çiftçilerin ürünlerinden istedikleri verimi almalarına engel oldu.
Tahıl ürünlerinden elde ettikleri gelirin önceki yıllara göre çok az olduğunu belirten Adıyamanlı çiftçiler, bu sorunlarının çözüme kavuşturulması için destekleme projelerinin hayata geçirilmesi gerektiğini söylediler.
2017'de il genelinde 58 bin 444 çiftçiye toplam 142 milyon 623 bin 23 lira ödenmiş, kırsal alandaki 107 çiftçiye bundan 41 milyon 787 bin 753 TL düşmüştü. Bu desteklemenin farklı yollarla yapıldığını bildiren çiftçiler, bundan tam anlamıyla faydalanamadıklarını anlattılar.
Yenigüven (Xosmosi) köyünde ikamet eden çiftçilerden Haci Bağcı, " Bu seneki yağışlar, mevsimi dışında yağdı. Bu nedenle elde edilen hasat istenilen düzeyde olmadı. Bu sene verim çok az. Yaptığımız masraf ile elde ettiğimiz ürünlerin gelirini karşılaştırdığımız zaman gelen ürünün yaptığımız masrafı çıkarmadığını görüyoruz. Mazot, gübre ve tohumu hesapladığımızda hiçbir kârımız kalmıyor. Tüm bunlara rağmen yine de Rabbimize şükrediyoruz. Cenab-ı Allah ne dilemişse olur." dedi.
Tarımsal ürünler konusunda yeterli bilgiye sahip olmadıklarını dile getiren Mehmet Çelik, şunları söyledi: "Ektiğimiz ürünün içeresinde hasat zamanında çok fazla arpa olduğunu gördüm. Bu da net bir bilgimiz olmadığından ve tarımdan fazla anlamadığımızdandır. Bu durum Adıyaman genelinde böyledir. Bin 500 liralık masraf ettim, ancak bin lira kâr elde edebileceğim."
"Doğrudan destekleme istiyoruz"
Mart ve nisan aylarının kurak geçmesi nedeniyle tarımsal açıdan verimin bu sene çok az olduğunu anlatan Mahmut Ekici, "Mayıs ayında yağan yağmurlar tarıma zarar verdi. Elde edilen arpa ve buğday kendi masrafını çıkarmadı. Bir zamanlar bir kilogram buğday satar, bir kilogram gübre alırdık. Şimdi ise kaç kilo buğday satacağız ki bir kilo gübre alalım? Gübrenin tonu 2 bin lirayı geçmiş durumdadır. Buğday ve arpa ise halen yerinde sayıyor. 3 senedir fiyatlar nerede ise aynı durumda. Mazot, gübre, ilaç derken çiftçiye bir şey kalmıyor. Bu durumda çiftçilik ölmüştür. Eskiden doğrudan destekleme çiftçiye yapılırdı. Şimdi ise gidip bazı fabrikalardan fatura alıyoruz. Bu durumda bize gelen desteklemenin yarısını fabrikalara vermek zorunda kalıyoruz. Böylece kendimize değil, fabrikalara çalışmış oluyoruz. Biz çiftçi olarak desteklemenin doğrudan bize yapılmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Fatura uygulamasıyla tefeciler zengin oldu"
Üretimde ciddi oranda düşüş yaşandığını kaydeden Mehmet Akalın ise "Kaldırdığımız ürünler mazot parasını kurtarmıyor. Çiftçi şu an çok mağdur durumdadır. Bizler dışarıdan saman ve buğday ithal ediyoruz. Bu Türkiye'nin ayıbıdır, çiftçimizin ve hükümettin ayıdır. 'Size destek veriyoruz.' deniyor. Sonra 'Git fabrikadan makbuz kes, getir. Sana destek vereyim.' diyorsun. Bana bin lira ver, bin lira da devlete kalsın. Devletin parası heba olmasın. Fatura uygulamasıyla tefeciler zengin oldu. Devletin kasasında kalması gereken para hak etmeyenlerin eline geçti. ABD ekonomisinde tarım yüzde 2'lik küçük bir yer tutmasına rağmen dünyaya hâkim olmuş durumda. Türkiye ise yüzde 60 çiftçilikle uğraşmasına rağmen ithal ediyor. Nohut ve mercimek dışarıdan alınıyor. " dedi. (Cemil Özdaş - İLKHA)