"Siyonist işgal sonlanmadıkça tefrika ve fitne son bulmayacaktır"
Mustazaflar Cemiyeti Van Şubesi tarafından "Dünya Kudüs Günü" münasebetiyle düzenlenen basın açıklamasında, siyonist işgal sonlanmadıkça tefrika ve fitnenin de son bulmayacağı vurgulandı.
"Dünya Kudüs Günü" dolayısıyla Mustazaflar Cemiyeti Van Şubesi tarafından kitlesel basın açıklaması düzenlendi.
Hz. Ömer Camii'nde cuma namazı çıkışı toplanan dernek üye ve gönüllüleri, Siyonist İsrail tarafından hakları gasp edilen mazlum ve mustazaf Filistinlilerin yanlarında olduklarını göstermek için bir araya geldiler.
Yoğun katılımın olduğu basın açıklamasına camii cemaati de eşlik etti.
Basın açıklamasına "Bugün günlerden Kudüs" diye başlayan Mustazaflar Cemiyeti Van Şube Başkanı Recep Karabulak, "Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu Muhammed'i Mescid-i Haram'dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa'ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir. O, gerçekten İşitendir, görendir." ayetine atıfta bulundu.
Karabulak, "Bugün gündemimizde yine Kudüs var! Kudüs, sadece bugünün ve bizim değil, İslam tarihi boyunca tüm zamanların gündeminde olmuştur. Kudüs, vahye dayanan tüm zamanlar için mukaddes bir şehirdir. Bunun en önemli sebebi ise Allah'ın insanları doğru yola iletmeleri üzere görevlendirdiği peygamberlerin birçoğunun bu şehirde yaşamış veya en azından hayatlarının bir bölümünü bu şehirde geçirmiş olmalarıdır. Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa'yı bağrında barındırması ve Peygamberimizin isrâ ve Miraç mucizesine şahit olması bu üstünlüğünün sebeplerinin başında gelir. Etrafıyla beraber bereketli kılınmış olan Mescid-i Aksa, Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevî'den sonra yeryüzündeki en faziletli mescittir." dedi.
"Bugün günlerden Kudüs"
Karabulak, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bugün Kudüs'ü konuşmamızın, gündemimizde tutmamızın tek bir sebebi var. Barbar siyonistlerin, mukaddes topraklarda işlediği katliamlar, vahşet ve süregelen işgal, İslam coğrafyasındaki acıların ana merkezi olan siyonist işgal sonlanmadıkça acılarımız dinmeyecek, tefrika ve fitne son bulmayacaktır. Tarih boyu İslam milletlerine olmadık zulümler yapan, acılar yaşatan israiloğulları, bugün başta Kudüs olmak üzere coğrafyamızın hemen her yerinde akan kanın asıl müsebbibidir. Yaptıkları zulümden dolayı her defasında büyük belalara duçar olan İsrail oğulları geçmişlerinden, atalarının akıbetinden ders almayarak insanlığı tehdit etmeye devam etmekteler."
"Siyonist esaretin sonlanmasını istiyorsak ilk hedefimiz vahdet olmalıdır"
Konuşmasında tüm İslam ümmetine seslenen Karabulak, "Bizler Selahaddin'in torunları olarak bu meydandan İslam ümmetine de sesleniyoruz: Karanlık, şafağın sökmesiyle yok olacaktır. Zulüm hak güçlenince bitecektir. Müslümanlar, kardeş olduklarının farkına vardığında, birbirini ötekileştirici, çatışmacı dili bıraktığında, namlularının yönünü değiştirdiğinde küfür karşımızda mağlup olacaktır. Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'nın işgalden kurtulmasını, Siyonist esaretin sonlanmasını istiyorsak ilk hedefimiz vahdet olmalıdır. Kudüs bizim birleşmemizi, bütünleşmememizi beklemektedir. Biz kendi aramızda birlik kuramazsak bu zillet hali, yaşadığımız bu acılar katmerlenerek sürecektir." diye belirtti.
"İslam beldelerinin, kutsallarımızın çiğnendiği artık yetmez mi?"
Ramazan'ın, Müslümanlara birçok sorumluluğunu hatırlattığını söyleyen Karabulak, "Her şeyden önce insan ve hayat ile dünya ve ahiret ilişkisini öne çıkarır. Müslümanların aslında nasıl olması gerektiği, bu anlamdaki hukuka ilişkin hatırlatmalarda ve uyarılarda bulunur. İçerisinde bulunduğumuz bu mübarek ay dolayısıyla, hele şu tekli geceleri yaşadığımız günlerde artık daha derin düşünmeli; ferasetle, basiretle hareket etmeliyiz. İslam beldelerinin, kutsallarımızın çiğnendiği artık yetmez mi? Toprağı bedenlerimizle doyurduğumuz artık yetmez mi? Bütün bir suskunluk neden? Olup biten mezalimi sadece izlemek neden? Çocukların-kadınların çığlıklarına duyarsız kalmak neden? Artık silkinmenin vakti gelmedi mi? Birlik olmanın, küfrün tüm şubelerine karşı tek cephede mücadele etmenin vakti gelmedi mi?" dedi.
"Tüm benliğimizle zalimlere ve onların yerli işbirlikçilere meydan okuyoruz"
Karabulak, "Hazreti Muhammed'in ümmeti olan bizler, zillet içerisinde yaşayamayız. Başta Kudüs ve Mescid-i Aksa olmak üzere tüm mukaddes beldelerimiz ile işgal altındaki tüm coğrafyamız için direnmeliyiz. Bugün yürüttüğümüz mücadelemiz günden güne büyüyecek ve sömürgeci ABD ile Siyonistleri bozguna uğratacaktır. Allah'a gerçek manada iman edenler kâinata meydan okurlar. Bugün bu meydanda tüm benliğimizle zalimlere ve onların yerli işbirlikçilere meydan okuyoruz. Sakın bizi bu meydandan ibaret sanmayın. Derinden gelen çığlığımızın kulaklarınızda yankılanacağı günler uzak değildir. Filistin olacağız, Kudüs, Gazze olacağız Irak, Suriye olacağız Afganistan, Lübnan, Keşmir, Çeçenistan olup zalimlerin başlarına ateşler gibi yağacağız. Yeter ki birlik ve bütünlüğümüz olsun. Yeter ki kardeşliğimiz pekişsin. " diye belirtti.
"Mazlum halkın eli hem dünyada hem ahirette yöneticilerin yakasında olacak"
İslam liderlerine çağrıda bulunan Karabulak, "Artık siyonistlerle olan askeri ve ekonomik iş birliklerini sonlandırın. Kudüs'ü Filistin'in başkenti ilan edin ve buna ilişkin pratik adımlar atın. Yıllardır büyük sıkıntılar çeken, saldırılara uğrayan Gazze'nin üzerindeki ablukanın kalkması için her türlü baskıyı oluşturun. Siyonist sermayenin ülkenizde ticaret yapmasına izin vermeyin. Filistin topraklarını işgal altında tutan Siyonistlerin meşru olmayan rejimini tanımaktan da vazgeçin. Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgür kalmasında samimi olanlar, bu pratik adımları atmalıdırlar. Şikâyet ve sitem, hamaset, icra makamında olanların işi değildir. Hükümet edenler bunun gereğini yapmakla mükelleftir. Yoksa bu mazlum halkın eli hem dünyada hem ahirette siz yöneticilerin yakasında olacaktır." ifadelerini kullandı.
Açıklamanın ardından başta Kudüs olmak üzere dünyanın dört bir yanında acı, sıkıntı ve işkence altında gözyaşı döken mazlum ve mustazaf Müslümanlar için dua edildi. (Yunus Tuğrul-İLKHA)