• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
SEÇİME GİDERKEN AYAK OYUNLARI
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Fikret Özkan – ANKARA

Türkiye 2019 yılında yapılacak seçimlere odaklanmışken, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli`nin yaptığı erken seçim çıkışı ve ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın seçim tarihini 24 Haziran 2018 olarak açıklaması, siyasi ortamın değişmesine ve değişik hesapların, ittifakların oluşmasına kapı araladı. Erken seçim kararı kimi çevreler tarafından İYİ Parti`nin önünü kesmek olarak alınmış bir karar olarak yorumladı. Bütün bunlar konuşulurken CHP`den beklenmedik bir hamle geldi. CHP, 15 vekili İYİ Parti`ye transfer ederek TBMM`de grup kurmasını, hazine yardımı almasını ve en önemlisi de seçimlere katılmasını sağladı.


HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı M. Hüseyin Yılmaz

“MUHALEFETİN ELİNDEN İMKÂN ALINMIŞ OLDU”

HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı M. Hüseyin Yılmaz, ani bir kararla 24 Haziran tarihine alınan “Baskın Seçim” olarak nitelendirilen erken genel seçim ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

24 Haziran 2018 günü yapılacak olan seçimin erken bir seçimden ziyade bir baskın seçim olduğunu belirten Yılmaz, erken bir seçim için beklentisinin Sonbahar aylarında yapılacağı yönünde olduğunu belirterek, “Ancak bu karar belli bazı saiklerle alındı ki bu da iktidar partilerinin sürekli olarak yaptığı bir şeydir. Rakiplerini ne kadar zorda bırakırlarsa o kadar avantaj elde edebilecekleri yönünde bir düşünceyle hareket edilmiştir.” dedi.

YSK tarafından muhtemelen 60 günlük bir takvim çıkarılacağını ve önceden bir hazırlığın olmamasından dolayı çok hızlı bir seçim sürecinin yaşanacağını ifade eden Yılmaz, “Dolayısıyla siyasete girecek olan adayların istifaları, adaylıkları, aday seçmeler, hazırlıklar gibi işlemler hepsi üst üste gelecek. Bu konuda özellikle muhalefetin elinden imkân alınmış oldu. Yani anlayacağınız mevcut kadrolarla seçime girmek zorunda kalacaklar.” İfadelerini kullandı.

“HÜKÜMET, MHP`NİN BU AÇIKLAMASINDAN TAMAMEN HABERSİZ DEĞİLDİ”

MHP`nin bugünkü pozisyonuyla hükümetin gayri resmi ortağı durumunda olduğunu söyleyen Yılmaz, erken seçim çağrısının MHP tarafından yapılmasının da hükümetin bilgisi dahilinde olduğunu söyledi. Yılmaz, “Bu adımla MHP`nin de sözünün de para ettiği, siyaset arenasında sözünün geçtiği, siyaseten güçlü ve etkili olduğu imajı oluşturulmak ve MHP tabanına bu mesajı verebilmek için işaret fişeği MHP üzerinden gündeme atıldı. Yoksa hükümet, MHP`nin bu açıklamasından tamamen habersiz değildi. Her ne kadar aksini iddia etseler de erken seçim kararının Cumhur İttifakı oluşturulduktan ve karar alındıktan sonra verildiğini düşünüyoruz.” diye konuştu.

“YAPTIĞIMIZ KONGRELERİMİZ İLE İLGİLİ TUTANAKLAR YARGITAY`A GÖNDERİLMEMİŞ”

Partilerinin seçime girebilmesi için Yüksek Seçim Kurulu`nun aradığı kriterlerin hepsinin yerine getirildiğini ve seçime girebilme yeterliliklerinin olduğunu söyleyen Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: “Ama asıl sorun şu: Kongre yaptığımız bazı ilçelerdeki İlçe Seçim Kurullarının, ilçe kongrelerimizin tutanaklarını ve gerekli belgeleri ilçe kaymakamlıklarındaki ilçe dernekler müdürlüğüne teslim etmemeleri sebebiyle bu tutanakların Yargıtay`a ulaştırılmamasıdır. Haftalar öncesinden bitirmiş olduğumuz il ve ilçe kongrelerimiz var. Bu kongrelerimiz ile ilgili tutanaklar Yargıtay`a gönderilmemiş. Yargıtay, İYİ Parti ile ilgili olarak bütün il ve ilçelere bir talimat göndererek, İYİ Parti teşkilatlanmaları ve kongreleri ile ilgili olarak ellerinde var olan bütün evrakları talep ediyor. Ancak bizim partimiz ile ilgili yaşanan bu sıkıntılar gündeme getirilmiş olmasına rağmen Yargıtay herhangi bir adım atmış değil.”

“MEMURLARIN PARTİMİZE YÖNELİK İDEOLOJİK YAKLAŞIMI VE İŞGÜZARLIKLARINDAN KAYNAKLANIYOR”

Bürokrasi içerisindeki farklı ideolojik yapılanmaların partilerine karşı bir komplo içerisinde olduklarını ve dolayısıyla bu evrakların Yargıtay`a ulaşmasını farklı ayak oyunları ile engellemeye çalıştıklarını ifade eden Yılmaz, şu örneklere yer verdi: “Bir ilimizde yaşadığımız bir sıkıntı ile ilgili olarak yaşanmış açık bir ihlali örnek vermek istiyorum. Kongremizi yaptıktan sonra kongre tutanağını, raporunu Yargıtay`a göndermemişler. Kendilerine sorduğumuzda bize, ‘Evrakları göndereceğiz ancak Vali beyin imzası gerekir` diyorlar. Vali beyi sorduğumuzda ise bize ‘izinde` deniliyor. Oysaki soruşturduğumuzda ve arkadaşlarımız Vali Bey ile irtibata geçtiğinde Vali Bey, arkadaşlarımıza, ‘Ben görevimin başındayım, izinli değilim, bana gelen herhangi bir evrak da yok.` diyor. Bu şekilde oyalamalar ile evrakları, YSK`nın ilan tarihinden sonraki bir tarihte gönderilmesi için oyalıyorlar. Bu da tamamıyla partimize yönelik ideolojik bir yaklaşım ve farklı bakış açılarına sahip memurların işgüzarlıklarından kaynaklanıyor. Buna ilişkin olarak 7 ilimizin bu şekilde gerekli evrakları Yargıtay`a gönderilmediği sebebiyle partimiz seçime girme yeterliliği yokmuş gibi görülmektedir. Yargıtay`da kendisine ulaştırılan evraklar üzerinden yaptığı değerlendirmeye göre partimizin seçime giremeyeceğine hükmetmiştir.”

“YSK`NIN SEÇİME GİRME YETERLİLİĞİMİZİ ONAYLAYACAĞINI UMUYORUZ”

Parti yetkili kurulları tarafından ayrıntılı bir itiraz dilekçesi hazırlanarak gerekli belgelerin de ekte sunulmasıyla beraber ilgili makama itirazlarını yaptıklarını belirten Yılmaz, “Kongrelerimizi yaptığımıza dair il ve ilçe seçim kurulları tarafından verilen belgeler dilekçe ekinde YSK`ya sunuldu. YSK`nın daha önce de yaptığı gibi ilçe seçim kullarının göndermiş olduğu bu belgeleri esas alarak seçime girme yeterliliğimizi onaylayacağını ve bizi listeye ekleyeceğini umuyoruz, bekliyoruz.” dedi.

“ALDIĞIMIZ KARAR, GENEL SEÇİMLERE PARTİ OLARAK VE TÜM İLLERDE KATILMAKTIR”

Partilerinin Genel İdare Kurulu tarafından alınan karar gereği seçimlere parti olarak ve bütün illerde girme kararı aldıklarını belirten Yılmaz, herhangi bir engelleme olması durumunda seçimlere bağımsız adaylarla gireceklerini söyledi. Yılmaz, “Ancak diğer partilerle yapılan görüşmeler sonucu ortaya çıkacak bir ittifak durumu söz konusu olursa o zaman duruma göre bir karar alma yetkisi ve takdiri Genel Başkanımızdadır. Ama ilkesel olarak aldığımız karar, genel seçimlere parti olarak ve tüm illerde katılmaktır.

“CHP KARŞI CEPHEYİ ZAYIFLATMAYI AMAÇLAYAN STRATEJİK BİR HAMLE YAPMIŞTIR”

İktidar ve muhalefet partilerinin birbirlerine karşı takındıkları tavır ve söylemleri ile CHP-İYİ parti milletvekili transferini de değerlendiren Yılmaz, şöyle konuştu: “İktidar ve muhalefet partilerinin hesabı, seçimden nasıl galip çıkar, nasıl üstünlük elde edebilirimin üzerine kurulmuştur. Bu bağlamda değerlendirildiğinde, İYİ Parti`ye 15 milletvekilinin geçmiş olması, CHP`nin İYİ partinin seçime girebilmesinin yolunu açmak ve cumhurbaşkanlığı seçimine girmek için 100 bin imzaya gerek kalmamasını sağlamak içindir. CHP bu adımıyla da karşı cepheyi zayıflatmayı amaçlayan stratejik bir hamle yapmıştır.”

“TENCERE DİBİN KARA SENİNKİ BENDEN KARA”

“Türkiye`de siyaset arenasına baktığımızda ne iktidar ne de muhalefet cephesinde, bizim anladığımız manada ilkeli bir siyaset yapıldığını söyleyemeyiz.” diyen Yılmaz, “Ahlaki değerlerin esas alınarak yapıldığını söyleyebileceğimiz bir siyaset maalesef yok. Bu açıdan gerek iktidar gerekse de muhalefet cephesinden karşılıklı olarak gelen eleştirileri sadece seyretmekle kalıyoruz. Bu noktada kim haklı kim haksız değerlendirmesini yapabileceğimiz bir durum yok. Bu durumu ifade eden tek bir söz var ki; o da “Tencere dibin kara seninki benden kara” bu durumu en güzel şekilde ifade ediyor.” ifadelerine yer verdi.

“AÇIKLANACAK ADAYLARA GÖRE BİR DEĞERLENDİRME YAPACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı adayı konusuna da değinen Yılmaz, parti olarak Cumhurbaşkanlığı için alınmış bir kararlarının olmadığını belirterek, “Bu konuda alınmış bir kararımız olmadığı gibi partimize yapılmış bir teklif de yoktur. Ancak şu ana kadar açıklanmış tek bir aday var. Henüz diğer adayların açıklanmadığını da dikkate alırsak, bu konuda sürece bakacak ve açıklanacak adaylara göre bir değerlendirme yapacağız.” dedi.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir