Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Dışişleri Sözcüsü Nauert'in "Afrin'de kaygılıyız." açıklamasına tepki göstererek, "Amerika'dan sözcü açıklama yapıyor; 'Afrin'de kaygılıyız.' diyor. Biz kaygılarımızı sizlere ilettiğimizde neredeydiniz? Bizi aldatmaya kalktınız. Terör örgütüne silah yardımında bulundunuz. Eğer bizim stratejik ortağımızsanız bize saygı duyacak ve bizimle beraber yürüyeceksiniz." dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) AK Parti grup toplantısına katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantıda milletvekillerine ve partililere hitaben bir konuşma yaptı.

Konuşmasının başında katıldığı son grup toplantısından bugüne geçen iki haftalık süreçte iştirak ettiği programlar ve gerçekleştirdiği ziyaretlerle ilgili bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri çerçevesinde katıldığı programlarda, kadına yönelik şiddet konusu ile ilgili tartışmaları değerlendirerek görüşlerini kamuoyuyla paylaştığını hatırlattı.

"Stratejik ortaksan bizimle beraber yürüyeceksin"

Konuşmasının devamında Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı Sözcüsünün, Afrin'le ilgili dün yaptığı "Kaygılıyız." açıklamasına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz kaygılarımızı sizlere ilettiğimiz zaman neredeydiniz? 'Gelin burada bu terör örgütlerini temizleyelim.' dediğimiz zaman neredeydiniz?" ifadelerini kullandı.

ABD'nin, "terör örgütleriyle" iş birliği yaparak DEAŞ'ı temizleyeceklerini kendilerine söylediğinde, "Yanlış yaparsınız, gelin bunu beraber yapalım." dediğini ancak ABD'nin buna inanmadığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Buyurun, şimdi PYD'sini, YPG'sini de evet, bizim Mehmetçiğimiz, Özgür Suriye Ordumuz nasıl halletti işte orada. Bir taraftan Türkiye'ye 'Siz bizim stratejik ortağımızsınız.' diyeceksiniz, ondan sonra gidip teröristlerle iş birliği yapacaksınız. İşte gerçek ortada, eğer bizimle stratejik ortaksan bize saygı duyacaksın ve bizimle beraber yürüyeceksin. Ve bizi aldatmaya kalktınız. Öyle bir öyle bir aldatmaca ki, hep söylüyorum, 5 bin tır, fazlası var azı yok, buraya silah soktunuz, 2 bin kargo buraya silah, mühimmat soktunuz. Biz sizden paramızla silah istedik, bize vermediniz; ama terör örgütüne ücretsiz olarak bu silahları, bu mühimmatı verdiniz. Bu nasıl ortaklık, bu nasıl dayanışma?"

"İki ayda Afrin operasyonunun askerî safhasını büyük ölçüde bitirdik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye, sınırları ötesinden kendisine yönelen terör tehditlerine karşı artık tepkisiz kalmayacağını, terörü kaynağında yok etmeye kararlı olduğunu, 24 Ağustos 2016 tarihinde başlattığı Fırat Kalkanı Harekâtı'yla ilan etmişti. Bundan önce de sınır ötesi operasyonlarımız olmuştu. Ama bunlar daha ziyade, gir çık şeklinde, belirli bir hedefe yönelik nokta operasyonlar olarak cereyan etmişti." ifadelerini kullandı.

Bu operasyonun ardından bölgeden kaçan 160 bin Suriyelinin yeniden topraklarına döndüğüne işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrin bölgesini PYD'den temizlemek için 20 Ocak'ta başlattıkları Zeytin Dalı Harekâtı'nda iki ay geçmeden şehir merkezinin kontrol altına alındığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tuzaklanan patlayıcıların ve kılıç artıklarının temizlenmesi için güvenlik güçlerinin ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) mensuplarının operasyonlarına bir müddet daha devam edeceğini açıklayarak, herhangi bir endişeye mahal bırakmamak ve bir sıkıntı yaşamamak için bunun olması gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "terör örgütünü" sürekli şişiren, sürekli büyüten, bölgede çok kanlı çatışmaların yaşanacağı havasını veren haberlerin yayılmaya çalışıldığını hatırlattı. Yine bu dönemde Batı ülkelerinin, 'Afrin'e girmeyin.' demeye utandıkları için 'Bir an önce operasyonu bitirin.' mesajları verdiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tabii biz onları kırmadık, onların ricalarını yerine getirelim istedik ve iki ayda Afrin Operasyonu'nun askerî safhasını büyük ölçüde bitirdik." diye ekledi.

"Sivillerin arkasına sığınarak ancak bu kadar dayanabildiler"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sivillerin arkasına sığınarak ancak bu kadar dayanabildiler. Kendileri orada yaşayan masum halka etmediklerini bırakmayanlar, bir de utanmadan, arlanmadan bizi sivillere zarar vermekle suçlamaya kalktılar. Hamdolsun, tüm iddiaları, belgeleriyle, ispatlarıyla, şahitleriyle, görüntüleriyle çürüttük ve bu iftiranın üzerimize yapışmasını engelledik. Şimdi, bölgeyi, oranın asli sahibi olan kardeşlerimiz için yeniden yaşanabilir hâle getirme çalışmalarına başlıyoruz." şeklinde konuştu. (İLKHA)