"Uyuşturucu konusunda sivrisinek yerine bataklıkla uğraşmak daha mantıklıdır"
Uyuşturucu kullanma yaşının ilkokullara kadar düşmesinin kendilerini endişelendirdiğini söyleyen vatandaşlar, devletin, uyuşturucu tüccarları ve baronlara karşı harekete geçmesi gerektiğini belirtiyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, zinanın yasal olarak suç kapsamına alınması ve bunun önüne geçilebilmesi için ağır cezaların verilmesi yönündeki açıklamaları gündemdeki yerini korurken, vatandaşlar, gençleri zehirleyen uyuşturucu tacirleriyle ilgili de çalışmalara başlanmasını bekliyorlar.
Mardin'in Kızıltepe ilçesinde siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, âlimler ile vatandaşlar, uyuşturucu kullanma yaşının ilkokullara kadar düştüğüne dikkat çekerek, bunun ticaretini yapanlara verilen cezaların caydırıcı olmadığını söylediler.
İlçede vaiz olarak görev yapan Kemal Kahraman, uyuşturucu kullanımının yaygın olmasının kendilerini endişeye sevk ettiğini anlattı.
Kahraman, "Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız, gençlerimiz heba olmaktadır. Maalesef bu sayı her geçen gün katlanarak artıyor. Bunun sebepleri üzerinde hepimizin tek tek düşünmesi lazım. Allah Resulünün belirttiği gibi, hepimiz çobanız ve güttüğümüzden mesulüz. Dolayısıyla bu mesuliyet, hepimizi ilgilendiriyor. Toplumun her katmanında uyuşturucu ve buna benzer kötü alışkanlıkların önüne geçmek için her birimiz üzerimize düşen görevi yapmalıyız. Devletin, siyasi partilerin, STK'ların ve halkın, herkesin kendine göre yapacağı şeyler vardır." dedi.
"Her birimiz İslami şuuru kazanıp çocuklarımıza aktarmalıyız"
Çocukların, ilk başta özenerek uyuşturucuya bulaştığına vurgu yapan Kahraman, şunları söyledi: "Birkaç sefer kullandıktan sonra artık alışkanlık haline geliyor. Bizi yoktan var eden Allah, bizi kendisine muhatap kılmış ve bize emir ve nehiylerini bildirmiştir. Bizler Allah'ın emir ve yasakları doğrultusunda hareket etmek zorundayız. Allah'ın emirlerine uyduğumuz vakit sıkıntılarımız azalacaktır. İslami bir şuuru her birimiz kazanıp, bunu yeni nesillerimize, çocuklarımıza aktarmamız lazım. Çocuklarımızın bizlerin üzerinde hem maddi hem manevi hakları vardır. Giyim kuşamlarından yemeğine kadar imkânlarımızı seferber edip, kendilerine sunuyoruz. Bu konuda her türlü fedakârlığı yapıyoruz ama bunun yanında çocuğun manevi anlamda da eğitilmesi gerekiyor. Hem dini eğitim hem de İslam'ın temeli olan ve çok önemsediği ahlak konusunda da onları eğitmemiz lazım."
"Madde kullanımı artarak devam ediyorsa cezaların yetersiz olduğu ve caydırıcı olmadığı anlamına geliyor." diyen Kahraman, çocukların uyuşturucuya çok rahat ulaşılabildiğini ve bu konuda engelleyici tedbirlerin alınması gerektiğini vurguladı.
"Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizi uyuşturucu illetinden kurtarmamız gerekiyor"
Bakkallarda, köşe başlarında, büfelerde ve okulların en yakınında uyuşturucu satıldığını bildiren Kahraman, "Bu konuda elbette tedbirler, önlemler alınıyor ama yetersizdir. Bunun cezası daha da artırılabilir. Eğitim olarak da okullarda, camilerde ve diğer kurumlarda bu konu irdelenmeli ve işin uzanmaları tarafından iyice tektik edilmelidir. Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizi uyuşturucu illetinden bir an önce kurtarmamız gerekiyor. Düşmanlarımızın bize yapacağı en büyük zarar da gençlerimizi böyle uyuşturmakla olacaktır. Devlet olarak, millet olarak, uyanık olmamız ve geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza sahip çıkmamız gerekir." ifadelerini kullandı.
"Uyuşturucu kullanma yaşı ilkokul çağındaki çocuklara kadar inmiştir"
Uyuşturucu ve madde bağımlılığının toplumda büyük bir sorun haline geldiğini kaydeden HÜDA PAR Kızıltepe Gençlik Kolları Başkanı Cihad Karaalp, "Uyuşturucu kullanma yaşı ilkokul çağındaki çocuklara kadar indi. Bu da hepimizi ilgilendiren bir sorundur. Uyuşturucu ve madde bağımlılığıyla mücadele ile ilgili genel merkez gençlik kollarımız bir çalışma başlatmıştır. Bunu gündeme getirdik. Yetkililerin bu sorunun üzerine daha çok gidip, çözüm arayışlarına gidilmesini istiyoruz. Bunu topluma hatırlatma ve uyarı babında çarşı merkezlerine brandalar astık. Gençlerimizi kazanmak için elimizden geldiğince bu alanda çalışacağız. Gençler ülkelerin geleceğidir. Eğer gençlik uyuşturucu ve madde bağımlılığı çukuruna düşmüşse demek ki ülkenin geleceği karanlıktır. Verilen cezalar maalesef caydırıcı değildir. Gençlerimize uyuşturucuyu bulaştıran çetelere karşı denetimlerin artırılması ve caydırıcı cezalar verilmesi lazım." şeklinde konuştu.
"Uyuşturucu konusunda sivrisinek yerine bataklıkla uğraşmak daha mantıklıdır"
Gençleri kötü alışkanlıklardan korumak için ailelere, çevreye ve devlete büyük görevler düştüğünün altını çizen İrfan-Der Başkanı Yusuf Oktay, şunları dile getirdi:
"Bir seferden bir şey olmaz.' anlayışıyla arkadaş çevresinden sigara alışkanlığı edinen, sigara alışkanlığından alkol ve uyuşturucu gibi daha büyük zararlı maddeler kullanan gençlere rastlıyoruz. Çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan korumak için hem ailelere hem çevreye hem devlete büyük görev düşmektedir. Çünkü uyuşturucu kullanma yaşı ortaokul düzeyine inmiş. En başta büyük görev ailelere düşmektedir. Ailelerin, çocuklarının kimle oturup kalktığını, kiminle arkadaşlık ettiğini, kimle gezdiğini çok iyi bilmesi gerekir. Ayrıca ailelerin, çocuklarıyla yeterince vakit geçirmesi gerekir. Çünkü çocuk ailesinden yeterince ilgi ve alakayı görmediğinde ona daha fazla ilgi ve alaka gösteren uyuşturucu tacirlerinin kucağına düşebiliyor. Devlet, uyuşturucu satan ve kullananlarla mücadele etmekle çözüme ulaşacağını zannediyor ama bu yeterli değildir. Uyuşturucu konusunda sivrisinek yerine bataklıkla uğraşmak daha mantıklıdır. Sorunun kökten çözümü için devlet bu işin baronlarına, bu işin ticaretini yapan, geleceğimizi karartan, çocuklarımızın hayatını mahvedenlere el atmadığı müddetçe bu işin çözümü zordur. Ayrıca, medyaya baktığımızda alkol reklamı çok rahatlıkla yapılabiliyor. Televizyon dizilerinin hemen hemen hepsinde alkol kullanılıyor. Bu, ister istemez gençlerimizin özenmesine neden oluyor. Devletin, bununla da ilgili yasal düzenleme yapması gerekir. Yasaların daha çok caydırıcı ve ağır cezaları içermesi gerekir. Alkol ve uyuşturucu gibi zararlı maddelere ulaşımın çok kolay olmaması, onlara ulaşmanın engellenmesi gerekir."
"Uzman kişiler öğrencilere yönelik seminerler veriyor, bunların daha sık yapılması gerekir"
Son olarak Oktay, "En başta eğitim yuvalarımız olan okullarımız, camilerimiz, mahalle muhtarlıklarımız bu konuya el atıp, uyuşturucu bağımlılığıyla ilgili konferanslar düzenleyebilir. Ev ev, kapı kapı dolaşıp, bu konuda bir farkındalık oluşturabilir. Özellikle imamlarımız, gençlerin bu illetten uzak durması ile ilgili vaaz ve hutbeler verebilir. Okullarda bazen uzman kişiler çağrılıp öğrencilere yönelik seminerler ve konferanslar veriliyor ama yeterli değildir. Bunların daha sık yapılması gerekir." dedi.
"Cezalar caydırıcı olmadığı sürece uyuşturucu şebekesiyle karşı karşıya kalacağız"
Uyuşturucunun, Kızıltepe'nin kanayan yarası olduğunu belirten Atatürk Mahalle Muhtarı Yavuz Kandemir, "Maalesef Kızıltepe uyuşturucu ve eroine teslim olmuş bulunmaktadır. Ne çocuklarımız rahat okula gidebiliyor ne vatandaşlarımız rahatlıkla parklarda oturabiliyor. Bu konuda hem kaymakam beyin hem il ve ilçe emniyet müdürlerimizin güzel çalışmaları oluyor ama yetersizdir. Kızıltepe 300-350 bin nüfusa sahip. Personel sayısı az olduğu için sahada yeterli olamıyorlar. Kızıltepe halkı perişan durumda. Çoğu aileler deşifre olmamak için çocuklarını bu illetten kurtarmak amacıyla başka illere tedaviye götürüyorlar. Bir an önce kanayan bu yaramıza ilaç bulunmasını istiyoruz. Buradan Ankara'ya da sesleniyorum. Polis uyuşturucu kullanıcılarını yakalıyor ama mahkemede serbest bırakılıyor. Nedeni ise bunlar kullanıcıdır. Üzerinde eroin yakalanıyor, cezası neyse verilmesi gerekir. Cezalar caydırıcı olmadığı sürece Kızıltepe halkı olarak, uyuşturucu şebekesiyle karşı karşıya kalacağız ve hep huzursuz olacağız." ifadelerini kullandı.
"Çarşıda, mahallelerde leblebi satar gibi uyuşturucu satılıyor"
Kandemir, özellikle ailelerin çocuklarına sahip çıkmaları gerektiğine vurgu yaparak, "Çocuğum ne yapıyor, nereye gidiyor, bu parayı nereden getiriyor? Bunun araştırıp sorgulanması lazım. Ne yazık ki çarşıda, mahallelerde, Kızıltepe'nin her yerinde leblebi satar gibi uyuşturucu satılıyor. Özellikle büyüklerimizden, milletvekillerimizden isteğimiz şudur: Cezalar caydırıcı olsun, bu işin önüne geçilebilsin. Bu, hepimizin yarası olan çok ciddi bir sorundur. Yetkililerin bizzat ilgilenmelerini istiyorum." şeklinde konuştu.
"Yetkililerin, uyuşturucuyla mücadele konusunda daha çok tedbir almaları gerekir"
Vatandaşlardan İsmail Yılmaz ise şunları söyledi: "Tedbir alınıyor ama yeterli değildir. Çocuklarımız perişan haldedir. Yetkililerin uyuşturucuyla mücadele konusunda daha fazla üzerinde durmaları ve daha çok tedbirler almaları gerekir. Bir çocuğun ne zorluklarla büyütüldüğünü ve ne kadar zorluk çektiğimizi biz biliyoruz ama maalesef çocuklarımız uyuşturucu müptelasıyla harcanıyorlar. Uyuşturucuyla mücadele konusunun sürekli gündemde olması ve gündemde bulunması gerekir. Gençlerimizi mahveden uyuşturucu illetinin ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Hem uyuşturucu hem hırsızlık olaylarında yakalananlar kısa bir süre sonra serbest bırakılıyor. Yaptıkları suça göre caydırıcı cezasının olması gerekir ki bir daha bu işi yapmasın." (Mehmet Aslan - İLKHA)