İşlerimizde hikmet var mı?
Hikmet, üzerinde çeşitli tartışmaların yapıldığı kavramlardan biridir. Bu önemli kavramın taşıdığı anlamlar hakkında yazmadan önce neden hikmeti ele aldık? Çünkü bugün her şeyden; bilimden, ilimden, sanattan daha çok ihtiyacımız olan hikmettir. İnce anlayıştır. Arka planı görmektir.
“Hikmet” ne demektir? Onun gerçek mahiyeti nedir? Bu konuda Merhum Elmalılı Muhammed Yazır, tefsirinde şu kısımlandırır:
1.Söz ve fiilde isabet etmek.
2.İlim sahibi olmak ve onunla gereğince amel etmek.
3.İlim ve anlayış sahibi olmak.
4.Eşyanın künhüne vakıf olmak.
5.Aklı, Allah`ın emrine tabi kılmak.
6.İnce anlayış
7.İcat kabiliyeti
8.Eşyayı yerli yerince koymak.
9.İyi olanı, kötü olana tercih etmek.
10.Kur`anî ahlak ile ahlaklanmak.
11.Düşünceyi Allah`ın emrine tabi kılmak.
12.Allah`a itaat, dini anlamak ve onunla amel etmek.
Ayrıca hikmet için şunlar da söylenebilir:
13.Hızlı ve doğru karar verme kabiliyeti
14.Basiret sahibi olma.
15.Vesvese ile gerçek arasında doğruyu tercih etmek.
Ragıb El-İsfehani, El-Müfredat isimli eserinde şöyle der: H-k-m`nin mastarı olan “hikmet”, akıl ve ilimle hakka isabet edilmesidir. Hikmet`in ilim anlamına dayandırılması, hikmet-ilim ilişkisi sık sık tartışılan bir konudur. Bu tartışmalarda “hikmet”in genellikle ahlaki bir kavram olarak göz önünde bulundurulduğu, dolasıyla bilginin yanında fiilin de içerisine karıştırıldığı görülmektedir. Nitekim Suriyeli Hıristiyan filozoflar,”hikmet”i “bilginin iyi tatbik edilmesi “olarak tanımlamışlardır. Aslında hikmette aklı kullanma anlamı da vardır. Fakat hikmet-akıl ilişkisine fıkhetme açısından bakılması daha uygun olur. Çünkü hikmet, aynı zamanda fıkıh(kavrama gücü) olarak da ifade edilmektedir. “Fıkh”, ahiret için, dünya üzerinde düşünmeyi de içine alır. Bunda fıkhın amacı her iki dünyada da iyiliğe ulaşmaktır. Bu amaç aynı zamanda hikmetin de bir ifadesi olmaktadır. Çünkü hikmet her iki dünyanın da iyiliğini ifade eder. Dolayısıyla hikmet sahibi olan, hem dünyada, hem ahirette iyiliğe ulaşacaktır. O halde fıkhın amacı, hikmeti elde etmektir. Çünkü hikmetle, her şeyin hakikatine ulaşmada isabet edileceği ve bu isabet neticesinde de her iyiliğe ulaşılacağı belirtilmektedir. Nitekim hikmet, Kur`an`da çok ve büyük bir iyilik diye ifade edilmiştir. İmam Mutahhari hikmeti “eşyanın tabiatını bilmek” şeklinde tarif eder. Yani sebep sonuç ilmini bilmektir. Maddi ortam, bu yasaların boyunduruğu altındadır. Hayatın kendisi bu yasaların boyunduruğu altındadır. İnsan bu yasaların boyunduruğu altındadır. Hikmetli söz söyleyebilmek, bu yasaları iyi tanımakla, hayata kuşatıcı bir gözle bakmakla mümkündür. Bir insanın hidayetine vesile olmak, insan konusunda sarraf olmakla mümkündür. İnsan topluluklarını yönetebilmek, toplum davranışları konusunda sağlam bilgiye sahip olmakla mümkündür. Hikmetin verildiği kullardan olmak temennisiyle..
FATMA ALTUNTOP