Bitlis`te Adnan Oktar hakkında suç duyurusu
Diyanet-Sen Bitlis Şubesi tarafından, Diyanet İşleri Başkanlığına yönelik hakaret içeren sözleri nedeniyle Adnan Oktar`a suç duyurusunda bulunuldu.
Diyanet İşleri Başkanlığına yönelik hakaret içeren sözleri nedeniyle Adnan Oktar'a bir suç duyurusu da Bitlis Diyanet-Sen Bitlis Şube başkanlığından geldi. Şube üyeleri tarafından Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusu dilekçesi teslim edildi.
Diyanet İşleri Başkanlığına yönelik sarf edilen çirkin sözlere tepki gösteren Diyanet-Sen Bitlis Şube Başkanı Behzat Durak, "İslam'ın kadın ve erkeklerin giyimi ile tavır ve davranışı konusundaki hükümleri açık iken; İslam dininin, Yahudi ve Hristiyan inancının dahi tasvip etmeyeceği nahoş görüntülerle ekranlarda boy gösterip toplumun sinir uçlarına dokunmak normal karşılanacak bir durum değildir." dedi.
"Bu nahoş durumu normalmiş gibi sunmanın arka planında kimlerin olduğunu tahmin etmekle birlikte İslam ahlakının sınırlarını zorlayarak nahoş tutumları toplumda yaymak adına gösterdiği çaba, kimsenin gözünden kaçmamakta ve oynanan oyunun herkes farkındadır." diyen Durak, şunları söyledi:
"Müslümanların gözünün içine baka baka milli ve manevi değerlerimizi aşağılayan Adnan Oktar'a tepki konulduğunda ise ahlaksız ifadelerle bu milletin güzide kurumu Diyaneti hedef alarak aklınca cevap vermeye çalışmakta. Diyanetin ve âlimlerin halk nezdinde itibarını zedelemeye çalışmaktadır. Adnan Oktar Diyanetin gelirlerine gelince aklına İslam gelmekte; ama kendisi eleştirildiğinde, özgür bir devlette herkesin yaşamına olduğu kadar kendi yaşamına saygı duyulması gerektiğini vurgulamaktadır. Soruyoruz Adnan Oktar'a, senin nahoş görüntülerin özgürlükle meşru oluyor da devletin anayasası ve ekonomik yapısı üzerine kurulu olan bir devlet anlayışında Diyanet hangi mantıkla bütçeden istisna olabilsin? Veya bu durum salt Diyanetin sorunu mu ki burada Diyanet suçlanıyor? İsraile sevgi gösterisinde bulunan Adnan Oktar, israil ve Hristiyan memleketlerdeki dini kurumların bütçelerine de aynı mantıkla bakıyorsa buna ancak gülünür. Her defasında siyonizmin önderlerini kendilerine kardeş ilan eden, israile hayranlığını tehditkâr bir üslupla dile getiren Adnan Oktar'ın israile gösterdiği saygının en azından yarısını, ekmeğini yediği ülkenin kurumlarına ve İslam dininin temsil edildiği nezih bir kurumu olan diyanete göstermesini kendisinden bekliyoruz."
"Bunlar dilleri zehirli yürekleri zincirli beyinleri uyuşturulmuş organize örgütlerdir"
Durak, İslami değerler üzerinde yıllardır yaptıkları tahribat yetmiyormuş gibi kendi rezil hayatlarını örtbas etme adına ülkenin dini, manevi, insani, ahlaki ve kültürel hayatını ayakta tutan din görevlileri ve bağlı oldukları kurum olan Diyanetin hedef alındığını ifade etti.
Durak, "Ahlaksızca, sınırsızca ve arsızca din görevlilerine iftira atılmış, içlerindeki kin, zehir olup kamuoyunu yanıltma, toplumu ifsat etme faaliyeti olarak dışarı akmıştır. Diyanetin bu fasid yapılara geçit vermeyen halinden rahatsız olan bir takım yapıların uzantısı olan Adnan Oktar'ın ne yapmaya çalıştığının farkındayız. Bu bir kalkışmadır. İslam'a ve insanlığa karşı isyandır. Bunlar; dilleri zehirli, yürekleri zincirli, beyinleri uyuşturulmuş, mankurtlaştırılmış bir ruh hali ile Müslüman Anadolu halkından ve tarihinden intikam alma uğruna kurulan gizli ajandalı organize örgütlerdir." ifadelerini kullandı.
Diyanet-Sen olarak 81 ilde suç duyurusunda bulunduklarını hatırlatan Durak, açıklamasını şöyle tamamladı: "Hâkimlerimizden ve savcılarımızdan talebimiz odur ki İslam dininin genleriyle oynayan, halkın değerlerini bile bile aşağılayan, toplumda kin ve nefretin yaygınlaşmasına yol açan, devletin kurumlarına salya sümük saldıran, ahlaksızlığı fikir özgürlüğü diye servis eden bu şer unsurların israil ve FETÖ hayranlığı dâhil arkalarında var olan güçler ve ekonomik beslenme kaynakları araştırılsın ve hak ettikleri ceza kendilerine verilsin." (İLKHA)