Muş'un Korkut ilçesine bağlı Alazlı (Tırmêt) köyünde ikamet eden Aydın Demir, yaklaşık 4 yıl önce Elazığ'ın Kovancılar ilçesi Çakırkaş beldesi yakınlarında meydana gelen trafik kazasında 4 akrabasını kaybetmişti.

Elazığ'dan Bingöl istikametine giden 12 AN 774 plakalı araç ile Kovancılar yakınlarında Bingöl'den Muş istikametine gelen 45 DD 680 plakalı otomobilin çarpışması sonucunda 4 akrabasını kaybeden Demir, daha sonra sigorta şirketine tazminat davası açtı.

2014 yılının mart ayının başında yaşanan kazadan sonra açtığı tazminat davasının bir türlü sonuçlanmadığını belirten Demir, "Sigorta şirketinin 4 yıldır bu mahkemeyi uzatmalarının sebebi nedir?" diye sordu.

Davayı verdikleri ilk avukatın iyi niyetli olmadığını öğrendikten sonra davayı başka bir avukata devrettiklerini ancak aradan yaklaşık 4 yıl geçmesine rağmen bir sonuca varamadıklarını söyleyen Demir, "2014 yılının mart ayında yaşanan feci bir kazada ailemizden 4 kişiyi kaybettik. Kaza esnasında acımızın büyük olması sebebiyle tazminat davası ile ilgilenemedim. Bize ulaşan avukatlara da acımızın yeni olduğunu bunlarla uğraşamayacağımızı söyledik. Daha sonra bazı tanıdıkların söylemesi üzerine geride kalan çocukların mağdur olmaması için sigorta şirketine dava açmayı istedik. İlk başta bir avukatla bu davayı başlattık. Davayı avukata verdikten sonra avukatın iyi niyetli olmadığını öğrendik. Davadan 5 ila 6 ay sonra avukatın sigorta şirketi ile gidip geldiğini öğrendik. Sigorta şirketinin ölüm anında 180 ile 220 bin TL arasında bir tazminatı ödenmesi gerekiyor. Fakat bize ölen 4 kişi için 70 bin lira ödeyeceklerini söylediler. Biz diğer avukatlarla bu konuyu görüştüğümüzde böyle bir şeyin olmadığını öğrendik. Avukatlar davayı o avukattan almamızı ve o avukatın sigorta şirketi ile anlaşma yoluna gittiğini söylediler. Biz de bunun üzerine davamızı başka bir avukata devrettik. 3 buçuk yıldır da aynı avukatla dava devem ediyor." şeklinde konuştu.

"Devletinde bu tür olayların takipçisi olması gerekiyor"

Devletin bu tür olayların takipçisi olmasını gerektiğini ifade eden Demir, emsal davaların kısa bir sürede sonuçlandığını fakat kendi davalarının çok uzun sürdüğünü, zaman aşımına uğrayacağından korktuklarını söyledi.

Aile olarak yaklaşık 10 aracın sigortasını ödediklerini ve bu güne kadar sigorta şirketine ödedikleri parayı geride kalan yetimlere vermeleri halinde mağduriyetlerinin giderileceğini sözlerine ekleyen Demir, "Misal olarak bir aracın sigortası yaklaşık bin TL'ye yapılıyor. Sigorta şirketleri aldıkları bu paraları nereye veriyorlar? Devletinde bu tür olayların takipçisi olması gerekiyor. Bu kazada 4 kişi ölüyor ve bu kişilerin geride bıraktıkları yetimler var. Ölüm anında şu kadar, yaralanma anında da şu kadar ödeme yapacaklarını söyleyen sigorta şirketinin 4 yıldır bu mahkemeyi uzatmalarının sebebi nedir? Şu anda benim şahsım adına 3 tane araç var ve ben her yıl bunların sigortasını ödüyorum. Bu sigortalarını ödediğim araçların parası nereye gidiyor? Şu an ailem de yaklaşık 10 araç var. Bu araçların yıllık yaklaşık 10 bin TL sigortalarını ödüyorum. Şu ana kadar sigorta şirketine ödediğim parayı yetimlere verseydim bunların mağduriyeti giderilmiş olurdu. Bunun emsal davaları vardır. Benim tanıdığım, kaza geçiren aileler var. Yaşadıkları kazalar bizim yaşadığımız kazadan 2 yıl sonra olmasına rağmen bu kazada ölenler ve yaralananlar tazminatlarını aldılar. Bizim davamız büyük bir kaza olmasına rağmen 4 yıldır uzamasının sebebi nedir? Bizim mahkememiz gerçekten çok uzun sürüyor. 2014 yılının 3'üncü ayının 3'ünde yaşanan bir kaza ve hâlâ tazminatı ödenmemiş. Bu tazminatın bir an önce ödenmesini istiyoruz." ifadelerini kullandı.

"Davamıza bakan avukata ulaşamıyorum"

Son olarak şu an davalarına bakan avukata ulaşamadığını söyleyen Demir, şöyle konuştu: "Ben şu anda davamıza bakan avukata ulaşamıyorum. Hiç olmazsa ayda bir ulaşabilsem içim rahatlar. Yaklaşık bir yıldır avukatımla görüşemiyorum. Aradığında da telefonlarıma cevap vermiyor." (Ayetullah Tarhan-İLKHA)